17. !f İstanbul Bağımsız Filmler Festivali başlıyor!

17. !f İstanbul Bağımsız Filmler Festivali başlıyor!
İş Bankası Maximum Kart’ın ana partnerliğinde düzenlenecek 17. !f İstanbul Bağımsız Filmler Festivali, 36 ülke ve 120 yönetmenden toplam 111 filmi İstanbul’a getiriyor! “Phantom Thread”den “Lady Bird”e, “The Disaster Artist”ten “Professor Marston & The Wonder Women”a, yılın merakla beklenen filmlerinin Türkiye galalarına evsahipliği yapacak olan !f İstanbul; yenilenmiş kopyasıyla “Sevmek Zamanı”, Ara Güler’in kayıp filmi “Kahramanın Sonu”, 3D bilimkurgu “Prototype” gibi özel gösterimleriyle de sinefillerin ilgi odağı olacak. İstanbul eğlence hayatına alternatif !f music etkinlikleri, Müjde Ar ve Tuğrul Eryılmaz’ın !f İstanbul’a özel sohbeti ve hayat verecek etkinlikleriyle çok konuşulacak olan festival, 15 Şubat’ta İstanbul’da başlıyor, 1-4 Mart tarihlerinde de Ankara ve İzmir’e uğruyor!
 
İş Bankası Maximum Kart’ın ana partnerliğinde gerçekleşecek 17. !f İstanbul Bağımsız Filmler Festivali, 15-25 Şubat 2018 tarihlerinde İstanbul’da, 1-4 Mart 2018 tarihlerinde ise Ankara ve İzmir’de gerçekleşecek. !f İstanbul bağımsız sinemanın en iyilerini, yılın çok konuşulan ve bol ödüllü filmlerini sinemaseverlerle buluştururken, !f music filmleri ve etkinlikleriyle müzik tutkunlarının odağı olacak. 36 ülke ve 120 yönetmenden toplamda 111 filmin gösterileceği !f İstanbul, dijital yayın ağı Yeni !f ² ile de 33 farklı şehre !f filmlerini götürecek.
 
İstanbul sinemaları ve mekânları
!f İstanbul’un sinema salonları: İstanbul durağında, Cinemaximum City’s Nişantaşı, Cinemaximum Kanyon, Cinemaximum Budak & CKM ve Cinemaximum Akasya; Ankara’da Cinemaximum Armada, İzmir’de de Cinemaximum Konak Pier sinemaları olacak. Festivalin etkinlik mekânları ise bomontiada, Babylon, A Corner in the World X bomontiada ALT ve Soho House İstanbul olacak!
 
!f İstanbul 2018: Hayat Var!
!f İstanbul Bağımsız Filmler Festivali bu yıl temasını “Hayat Var!” olarak belirledi. Türkiye ve dünyanın içinden geçtiği karanlık zamanlara rağmen hayatın farklı renkler, sesler ve hikâyelerle var olduğunu gösteren, kanıtlayan bakışların ve hayatların peşine düşen !f İstanbul, izleyicileri filmlerde, müzik etkinliklerinde ve sohbetlerde bir araya getirip ilham vermeye devam edecek.
 
!f İstanbul’u Lady Bird açıyor!
17. !f İstanbul Bağımsız Filmler Festivali’nin açılış filmi, Amerikan bağımsız sinemasının 2010’lardaki kraliçesi Greta Gerwig’in yazıp yönettiği, başrollerini “Atonement”, “Hanna”, “Brooklyn” filmlerinin yetenekli oyuncusu Saoirse Ronan, kariyerinin en iyi rolünde izleyeceğimiz Laurie Metcalf ve “Call Me by Your Name” ile son zamanlarda adından sıkça söz ettiren Timothée Chalamet’in paylaştığı “Lady Bird / Uğur Böceği” olacak. Time Out’un “Etkileyici bir şekilde gençliğin ritmiyle kanat çırpan bir güzellik” sözleriyle övdüğü, eleştirmenlerce Yılın Filmi seçilen “Uğur Böceği”, Türkiye’de ilk kez !f İstanbul’un Açılış Gecesi’nde seyirciyle buluşacak. Rotten Tomatoes’ta “Tüm zamanların en iyi filmi” unvanına ulaşan film, Oscar yarışının da en güçlü adaylarından sayılıyor.
 
Galalar: Yılın en iyileri ilk önce !f’te!
Festivalin Galalar bölümü, bu yıl da Sundance’ten Venedik’e, Toronto’dan Cannes’a, dünyanın önemli festivallerinde büyük ilgi görmüş filmlerin yanı sıra ödül sezonunun öne çıkan yapımlarının da Türkiye galalarına ev sahipliği yapıyor.
 
Daniel Day-Lewis’in perdede son filmi!
Paul Thomas Anderson’ın 1950’lerin Londra’sında geçen ve İngiliz moda dünyasının gözde tasarımcısı iki kardeşin hikâyesini anlatan, Anderson’a özgü̈ incelik ve ustalıkla, bir sanatçının yaratıcı yolculuğunun hikayesini merkezine alan, filmin çekimleri sırasında emekliliğini duyuran Oscarlı aktör Daniel Day-Lewis’i beyazperdede izlemek için de son fırsatımız olan “Phantom Thread”, Türkiye galasını !f’te yapacak filmlerin başında geliyor.
 
Paul Thomas Anderson’ın Indiewire eleştirmenlerince Yılın Yönetmeni seçildiği, Boston Film Eleştirmenleri Birliği tarafından da “En İyi Yönetmen”in yanı sıra “En İyi Film, En İyi Orijinal Müzik, En İyi Görüntü” dallarında da ödül kazandığı; Daniel Day-Lewis için Philadelphia, Seattle, Toronto, Vancouver sinema yazarları birliklerince En İyi Erkek Oyuncu noktasında ortaklaştıkları film; Vanity Fair’da “Anderson’dan yine kendinden dışarı taşıp sizi gerçeğe yabancılaştıran, kalpleri eriten bir aşk şiiri”, The Hollywood Reporter’da ise “1950’lerin melodramlarını tamamen kendine has ayrıksı bir tarzla perdeye getiriyor” sözleriyle övgülere boğuldu.
 
Animasyondan komediye, her zevke gala filmi
Türkiye galasını yapacak filmler arasında ayrıca;
 
•      senaryosunu yazdığı “The Good Girl”, “Nacho Libres”, “Beatriz at Dinner”ın yanı sıra, yönetmenliğini de yaptığı “Year of the Dog” ile de tanıdığımız Amerikalı bağımsız sinemacı Mike White’ın bir baba-oğul ilişkisini eşsiz mizahıyla anlattığı ve Ben Stiller’ın performansıyla hayran bıraktığı komedi filmi “Brad’s Status / Brad’in Durumu: Karmaşık”;
 
•      “The Arbor” ve “The Selfish Giant / Bencil Dev” filmleriyle kendine hatırı sayılır bir hayran kitlesi kazanmış Clio Barnard’ın Kuzey İngiltere’de geçen ve İngiliz işçi sınıfı ve büyümenin yaralı halleri üzerine bir hikayeyle büyülediği, Toronto’dan Onur Mansiyonlu son filmi “Dark River / Karanlık Nehir”;
 
•      ‘Before’ serisi ile hayran olduğumuz, “Boyhood” ile hak ettiği Oscar’a uzanan Amerikalı sinemacı Richard Linklater’ın Bryan Cranston, Laurence Fishburne ve Steve Carell’ın muhteşem performanslarından destek aldığı, Vietnam veteranı üç eski askerin melankolik ve komik yolculuğuna eşlik eden son harikası “Last Flag Flying / Son Kahraman”;
 
•      Angela Robinson’ın Wonder Woman’ın yaratıcısı Harvardlı psikolog William Moulton Marston’ın 1940’lı yıllardaki yaratım sürecini anlattığı, Luke Evans, Rebecca Hall ve Bella Heathcote’un göz kamaştıran performanslarıyla öne çıkan, yılın en sıra dışı biyografik anlatılarından “Professor Marston & The Wonder Women”;
 
•      !f seyircisinin “Samson ve Delilah” ile yakından tanıdığı Avustralyalı sinemacı Warwick Thornton’ın gerçek bir olaydan esinlenerek çektiği, kolonyalizm, direniş ve güç üzerine yapılmış en etkileyici filmlerden birine dönüşen, Venedik’ten “Jüri Özel Ödülü”nü, Toronto’dan da “Platform Ödülü”nü kazanan, incelikli ve melankolik filmi “Sweet Country / Güzel Ülke”;
 
•      Nora Twomey’in Deborah Ellis’in çok satan kitabından uyarladığı, kadınların söz hakkının olmadığı Afganistan’da 11 yasındaki Parvana’nın ilham verici hikâyesini konu alan, ödül sezonunun en etkileyici animasyonlarından “The Breadwinner / Kabil Sokaklarında Bir Kız: Parvana”;
 
•      Fabien Nury ve Thierry Robin’in çizgi romanından, politik taşlamanın ve kara komedinin ustası Armando Iannucci tarafından uyarlanan, Joseph Stalin’in 1953’te bir sabah ölü bulunması sonrası yaşanan trajikomik olayları anlatan, İngiliz Bağımsız Film Ödülleri’nde yardımcı erkek oyuncu, kast, makyaj ve tasarım dallarında ödülleri kucaklayan “The Death of Stalin / Stalin'in Ölümü” de yer alıyor.
 
•      İlk filmi “Hedwig and the Angry Inch”ten (2001) bu yana, “Shortbus” (2006) ve “Rabbit Hole” (2010) gibi farklı denemeleriyle karşımıza çıkan, Amerikan sinemasının yaramaz çocuğu John Cameron Mitchell’ın ‘Sandman’, ‘The Good Omens’ gibi kült romanların yaratıcısı Neil Gaiman’ın kısa öyküsünden uyarladığı ve Elle Fanning, Alex Sharp ve Nicole Kidman’lı kadrosuyla ışıldayan punk filmi “How to Talk to Girls at Parties / Partilerde Kız Tavlama Sanatı”;
 
•      90’ların kült filmi “The Acid House” ile tanıdığımız ünlü İngiliz yönetmen Paul McGuigan’ın Peter Turner’ın gerçek anılarından yola çıkarak çektiği ve eski bir Hollywood oyuncusuyla genç bir aktör arasındaki aşk hikâyesini konu alan, Jamie Bell ve Annette Bening arasındaki kimyayla çok konuşulan “Film Stars Don't Die in Liverpool / Yıldızlar Asla Ölmez” ve
 
•      Isabelle Huppert’e Locarno’dan En İyi Kadın Oyuncu Ödülü getiren, “Dr. Jekyll ve Mr. Hyde”a modern ve gerçeküstücü yorum getiren Fransız komedisi “Madame Hyde / Bayan Hyde” da Türkiye’de ilk kez !f İstanbul’da seyirci önüne çıkacak filmler arasında…
 
Festival kapsamında İstanbul galasını yapacak filmler ise;
 
•      iki yıl önce Iphone’la çektiği “Tangerine” ile sıra dışı bir başarı yakalayan Sean Baker’ın 6 yaşındaki Moone ve arkadaşlarının gözünden zorlu ve çıkışsız görünen yetişkinler dünyasını anlatan, Willem Dafoe’nun Oscar’a göz kırpan oyunculuğuyla da heyecan uyandıran ve yılın en iyileri listesinden düşmeyen son filmi “The Florida Project / Florida Project”;
 
•      dünyaca ünlü sanatçı Ai Weiwei’nin çekimleri 23 farklı ülkede bir yıl boyunca süren, Afganistan’dan Meksika’ya birçok farklı yerden can alıcı insan hikâyelerini anlattığı, Venedik Film Festivali’nden İnsan Hakları Ödülü dahil toplam 5 dalda ödül kazanan belgeseli “Human Flow / İnsan Seli”;
 
•      “Lucia’dan Sonra” ve “Kronik” filmleriyle kendine has bir hayran kitlesi edinen Meksikalı yönetmen Michel Franco’nun, artık imzası sayılabilecek gözlemci ve mesafeli bakışıyla karanlık ve incelikli bir kadın hikâyesini anlattığı, Cannes’da “Belirli Bir Bakış Ödülü”nü kazanan draması “April’s Daughter / Nisan’ın Kızları” ve
 
•      Suriye’nin Rakka şehrinin 2014 yılında IŞİD tarafından ele geçirilmesi sonrasında bir araya gelmiş̧ bir grup anonim aktivisti merkezine alan, Matthew Heineman’ın dünyanın en büyük belgesel film festivallerinden Sheffield’da Büyük Jüri Ödülü’nü, CPH:DOX’ta da Seyirci Ödülü’nü kazanan şoke edici belgeseli “City of Ghosts / Hayaletler Kenti” olacak.
 
Sevmenin !f Zamanı!
Galalar bölümünün sürpriz filmlerinden biri de “Sevmek Zamanı”! “Acı Hayat” (1962), “Yılanların Öcü” (1962), “Susuz Yaz” (1964), “Kuyu” (1968) gibi birçok klasiğin yaratıcısı, Türkiye sinemasının auteurlerinden Metin Erksan’ın yönettiği 1965 yapımı bu kült film, yenilenmiş kopyasıyla ilk kez genel seyirciyle buluşacak. Reha Erdem’den Nuri Bilge Ceylan’a, Türkiye’de birçok yönetmeni etkilemiş ve onlara ilham vermiş olan “Sevmek Zamanı”, Büyükada’da bir zenginin evinde boyacılık yapan Halil adlı bir adamın, evde karşılaştığı bir kadın fotoğrafına âşık olmasını ve onun suretine saplanıp kalışını konu alıyor. Döneminde Erksan’ın biçimsel yeniliği ve Yeşilçam sinemasına aykırı sinema anlayışı yüzünden gösterilecek sinema bile bulamayan ama yıllar içerisinde külte dönüşen film, “Tüm Zamanların En iyi Türkiye Filmleri” listelerinde ilk sıralardaki yerini de korumaya devam ediyor.
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER