Geçtiğimiz sezon işlerinden olan Fazilet
Hanım ve Kızları şov gibi bir bölümle yeni sezonuna başladı. Şov gibi diyorum
çünkü her bir Egemen erkeğinden bayağı şov denecek hareketler izledik bu bölüm.
İlk sezonda zaman zaman duran hikayesi, çıkmaza girmiş hissettiren olaylarıyla
sıkıldığım anlar olmuştu aslında fakat beni devamlı izlemeye çeken bir hava var
bu dizide. Ucu açık o kadar çatışma vardı ki, sırf nasıl toplanacak merakıyla
inat edip izlemeyi bırakmadım. Yeni sezonunu iple çektiğim Fazilet Hanım
kaldığı yerden en isyankar halleriyle sonunda yeniden karşımızda.
Final bölümünde Hazan’ı tüm gerçekleri
öğrenerek, Hazım Bey’i de Ece’yle düşünürken bile midemi bulandıran bir bağ
kurduğunu resmileştirerek bırakmıştık. Öncelikle Hazım Egemen antiliğim
konusunda içimi dökerek başlamak istiyorum. Aklım da midem de almıyor açıkçası.
Ece’nin durumuna üzülerek ‘yardım eliyim ben sadece’ ayaklarını da hiç
yemiyorum maalesef. İlk günden beri pat diye ona olan ilgisini gözümüze
sokmuşlardı bile. Azimle bu yolda ilerleyerek hatta ilerlemek ne kelime koşar
adımlarla yeni sezonun ilk bölümünde müthiş bir ikili yaratıp evlilik masasına
oturtmaları… Bilemiyorum fazla cesur bir senaryo gördüm. Dürüst olmak gerekirse
biraz da itildim aslında.
Fazilet’ten kızını isteyen Hazım
karşısında ben gerildim izlerken. Sebebim de Fazilet’in ‘Oh yaşadık, yalı benimdir!’ hırsıyla kızı
hemen verir diye düşünmemdi tabii ki. İlk anda Hazım’a ters yaptı ama yine
dediğimize geldi! Ah Fazilet ne yapacağız senle! İyi-kötü hangi tarafa
koyacağımı şaşırdım, mümkünatı yok bulamıyorum yolumu. Bir an gerçekten kızını
yedirmeyeceğini düşünmüştüm oysa. Yine üzdün Fazilet Hanım.
Yalıda evlilik krizinin yaşandığı
sırada açıkçası benim daha çok ilgimi çeken HazSin-YağHaz kavgalarına gelelim
biz en iyisi. Söyleyeceklerimle shiplenen iki tarafın hayranlarını kırmak
istemem ama gerçekten biraz sinir olmaya başladım. Dizi gidişatı
açısından güzel bir çatışma yarattığı kesin. Özellikle geçen sezonun aksine ilk
bölümden YağHaz oluşumu için, 13 bölümde atamadıkları zemini attıklarını
düşünüyorum. Dizinin ilk bölümünde yarattıkları Yağız ve Hazan çatışması ikili
için daima umut oluşturdu. Sinan’ın da Hazan’a olan yalanı bu umudu besledi. Yani
en başından beri planlanan çiftin YağHaz olduğuna inananlardanım. Bu bölüm
Sinan’ın önce Hazan’a koşması sonra kendini dağıtması, uzaklaşma girişimi sonra
tekrar gidip kıskanmaya başlaması gibi ne yapacağını bilmeyen tavırlarına
haftaya Yağız’ın evinde tüy dikecek olmasını da eklersek HazSin işi yaş
görünüyor artık. Bu ikilinin arasındaki gerginliğe rağmen Yağız’ın da hala
sertçe Hazan’a çıkışması yine işi döngüye sokuyor. Yahu bırak bir kızı, git
güven oluştur, bu nasıl bir buzdolaplığıdır arkadaş?! Bu karmaşayı bilemem de
ben Deniz Baysal’dan babasının güçlü kızının daha da güçlenerek dev bir
karaktere dönüşümünü izlemeyi çok isterim. Fazlaca yakışır çünkü.
Dizinin olmazsa olmaz karakteri, ortalık
karıştırıcısı Yasemin bir yandan, Selin’in Yasin’in peşinde koşmasıyla olayları
büyütecek olması diğer yandan bol hikayeli bir yola girilmesi de güzel oldu.
Tabii evlilik masasında Hazım Bey ve Ece’yi görünce Selin’in o evi başlarına
yıkmayacağını umut ediyoruz öncelikle. Ayrıca aynı gıcıklığıyla karakterini yaşatıyor
olması tebriği hak ediyor. O da ilerde gizli nikah kıyarak Yasin’le evlenip
yalıya getirirse oh mis tadından yenmez!
Üvey evlat konusuna henüz girilmemesi de
ilgimi çeken bir diğer olay oldu. Zamanı geldiğinde patlayacak bir büyük bomba
da orada yatıyor. Ece Egemen Hanım’ı izlerken ne kadar güçlü kalabilirim
bilemiyorum gerçekten. Anneliği geçtim kendisine babalık bile yapan ablasına
davranışlarından dolayı onu da kara listeye ekleyeceğim sanırım haftaya. Bol
Fazilet Hanım bağırışları, feryat figanlarıyla ilk bölümümüzü atlattık neyse ki.
Yeni sezonuyla reytingler de şansı bol olsun o zaman!