Hala ikinci sezonuna devam eden You Me Her dizisi için Şubat ayında bir tanıtım yazısı yazmıştım. İkisi karı-koca olmak üzere üçlü bir grup arasında yaşanmaya başlayan ilişkiyi anlatan bir yapım. Bu yazıda ise onun gibi ilişki konusuna alışılmadık bir açıdan yaklaşan başka bir diziyi tanıtmak ve azıcık yorumlamak istiyorum: Billy & Billie.

Üstelik bu diziyi yayınlayan kanal da onun gibi DirecTV'ye bağlı Audience Network. Önceki yazıda da bahsetmiştim, D-Smart ya da Digiturk'ün kendine ait bir kanalda dizi yayınladığını düşünün. 2015-2016 döneminde yayınlanıp toplamda 11 bölüm sürdü; komedi-drama tarzındaki bölümleri yarım saat kadar sürüyor.

Dizi en özet haliyle az üstteki soru üzerine kurulu. Biraz daha detayına girmeden bir konuya açıklık getireyim: Üvey kardeş ve yarı kardeş kavramlarını birbirine karıştırmayalım!

Bizim ülkemizde benzer anlamlarda kullanılıyor gibi ama Amerika'da pek öyle değil. Anne ya da babadan birisi ortaksa 'yarı kardeş', değilse 'üvey kardeş' oluyorsunuz. Ayrıca "Olsun, yine de öyle bir şey olur mu hiç?!" sorusuna da şöyle bir örnekle cevap vermek istiyorum:

Bir vakitler sevgili ülkemizde Küçük Sırlar isminde bir dizi yayınlanıyordu. Ve üstelik pek çok kişinin desteklediği ve dizi sonunda sevgili olarak final yapan Çetin ve Ayşegül çifti, kızın annesi-oğlanın babası evli olmak suretiyle üvey kardeşti. Yani bizim ülkemizde de böyle bir şey izleniyorsa neden olmasın yani? En azından iki kardeşin aynı kişiye aşık olması klişesinden iyidir. Çelişkisi daha sağlam.

Ben en iyisi geleyim biraz daha detaylı konusuna:

Evvel zaman içinde kalbur saman içinde Billy’nin babası ile Billie’nin annesi evlenivermişler. Hatta Carson adında her birine göre ‘yarı’ kardeş olan bir çocukları da olmuş. Billy ve Billie ikilisi de Çetin-Ayşegül ikilisi gibi birbirinden pek hoşlanmaz bir şekilde büyüyüp koca insan olmuşlar...

Amerikan dizilerinden aşinasızdır; çocuklar üniversite zamanı gelince yuvadan uçuyorlar. Bunlar da uçmuş ve sadece önemli tarihlerde bazen aile evinde yan yana gelir olmuşlar. Ancak tabii ki ve ta ki her şeyi değiştiren 'o' geceye kadar...

Billy; satışları iyi giden bir dergide çalışan, bekar ve yakışıklı bir erkek. Kızlarla da arası gayet iyi. Billie ise çizimle uğraşan, ekonomik olarak ayakları yere basmasa da idare eden bir kadın. Güzel ve hayatını istediği gibi yaşıyor. Bu iki üvey kardeş günün birinde yaşadıkları New York'ta bir barda karşılaşıp biraz vakit geçiriyorlar.

Bu vaktin içine alkol da dahil olunca gecenin sonu yatakta bitivermesin mi?

Bitiyor. Ertesi sabah uyandıklarında olanlardan pişman değil ve tek seferde kalması konusunda hemfikir şekilde yollarını ayırıyorlar. Ama yaşanan gece ikisini ve birbirine bakış açılarını değiştiriyor. İtiraf edemeseler de farklı gözle bakmaya başlıyorlar ve birbirlerinin etrafında dolanıyorlar.

Birlikte daha fazla vakit geçirmeye başladıklarındaysa işin rengi değişmeye başlıyor. Üvey kardeş maskesi altında birbirlerine karşı ne hissettiklerini sorgulayan ikilinin aile ve arkadaş çevresi gibi 'birkaç' detayla daha uğraşması da gerekmekte tabii ki.

Konusu kısmında bahsedeceklerim bu şekilde. Gelecek sayfada da diziyle ilgili biraz çene çalmak istiyorum.