39 Basamak sona erip de salondan çıktığımda tiyatroyu neden
sevdiğimi anımsadım. Göz kamaştırıcı dekorlar, büyülü performanslar. İşte
tiyatro! Bir tiyatro oyunundan beklediğim etkileyici bir hikaye olmadı hiçbir
zaman. Bundandır okuduğum kitapların oyunlarına koşmam, aynı metni tekrar
tekrar izlemem. Tiyatro sahnesinde her oyuncunun, hatta her dekorun farklı yorumu
olduğuna inanırım.
İşte 39 Basamak da bana bir tiyatro oyunundan beklediğimi
misliyle verdi. Ortada bir hikaye olmasına rağmen hikayeyi tamamen arka plana
atarak zamanı akıttı durdu…
John Buchan'ın 39 Basamak adlı
romanını filme çeken Alfred Hitchcock, 39 Basamak’ı tiyatroya uyarlayan Patrick
Barlow ve oyunu Türkçe’ye çeviren Mehmet Ergen… Nihayetinde Mehmet
Birkiye’nin yönetimiyle perdede izleyebildiğimiz 39 Basamak Demet Evgar, Engin
Hepileri, Okan Yalabık ve Bülent Şakrak’ı bir araya getiriyor. Oyun, Pangar Tiyatro ve Tiyatro.İN'in ortak yapımı Müşterek tarafından sergileniyor.
Londra’dan İskoçya’ya uzanan çılgın ve hareketli bir
casusluk meselesini odağına alan 39 Basamak’la Engin Hepileri’nin can verdiği Richard
Hannay karakterinin sıkıcı hayatının nasıl hareketlendiğini ve sonra yeniden
nasıl rutine döndüğünü görüyoruz. Oyun boyunca kahramanımızın peşinden koşuyor,
dere tepe aşıyor, sonunda 39 Basamak’ın ne olduğunu öğreniyoruz.
Engin Hepileri ve Demet Evgar’ın uyumu, ahengi bir yana
onlara sayısız karakterle eşlik eden Okan Yalabık ve Bülent Şakrak’ın uyumu
öbür yana. Okan Yalabık ve Bülent Şakrak, yeri geliyor polis, yeri geliyor
pansiyon sahibi oluyor ve bunları öyle büyük bir hızla yapıyorlar ki ne ara
karaktere bürünüyorlar anlamıyorsunuz. Hele birkaç sahneleri var ki tam deli
işi. İkisine de bayıldım! Neler neler yazmak isterim ama oyunu izlemeyenlerin keyfini kaçırmamak adına kendime saklıyorum.
Demet Evgar, Engin Hepileri, Okan Yalabık, Bülent Şakrak…
Hepsi yıllardır ekranda severek izlediğim isimler. Onları tiyatro sahnesinde de
izlemek büyük mutluluk. Ciddi anlamda fiziksel bir performans sergilemelerine rağmen oyunun sonuna kadar hiç yorulmadılar, yoruldularsa da bunu bir an bile hissetmedim.
39 Basamak, yer yer kahkahalarla güldürten sahneleri,
muazzam prodüksiyonu, şahane oyunculuklarıyla bir kez daha “İyi ki tiyatro!”
dedirtiyor. Tek sıkıntısı biraz uzun olması, 20-25 dakika daha kısalmış olsa
tadından yenmezmiş. Bir de Demet Evgar’ın karakterinin cinselliğine aşırı vurgu
yapılıyor olması var. Bunu da detaylandırmadan sizin takdirinize bırakıyorum.
Tiyatro iyidir, iyileştirir. Bu soğuk havalarda, bir tiyatro
salonunda sıcacık iki saat geçirmek ve '39 Basamak'ın ne olduğunu öğrenmek isterseniz 39 Basamak, 'İzlenecek tiyatro oyunları' listenizde mutlaka yer almalı.