Dizilerde telefon ve mesajlaşma sahnelerini çok seviyorum, daha gerçekçi yapıyor ortamı gibi. Tabii Aşk-ı Memnu zamanında ne WhatsApp vardı ne FaceTime, iPhone bile yeni yeni girmişti hayatımıza, Ziyagil ailesi zengin olduğu için bizden daha önce almışlardı bu telefonları. Behlül’ün Amerika’da Bihter’in teknede olduğu koskoca bir yaz birbirlerinin yüzünü görmemişlerdi mesela, şimdi olsa vur kendini görüntülü konuşmaya. Tam da Firdevs Hanım’ın kumarda basıldığı ve basına düşmesine Hilmi Önal’ın engel olduğu gece bu utanca dayanamayıp intihar ettiği gece, doğum günü kutlamasından gelen Bihter’in Behlül’e attığı bu mesajı çok severim. Ağırlık yazmayı başaramamış ve de’leri ayırma konusunu tam çözememiş olsa da mesajın içeriği derindir. ‘Çaresizliğin ne olduğunu ben de çok iyi anladım, özür dilerim’ diye biter mesaj ve Behlül’le birlikte bizim de içimizden bir parça götürür. Bütün güzel mesajlar gibi beklenmedik bir anda gelen bu mesaj, Bihter’in Adnan’a yazdığı ‘Omzunun üstünden uzaklara bakmaya başladığım halde seni hala seviyorum’ cümlesiyle beraber favorimdir. İkisinde de kocasını aldatan Bihter’e kızamaz, tam tersi ona sarılıp her şeyin düzeleceğini söylemek isteriz.