Eğer bu sitedeki Survivor’u yazılarını takip ediyorsanız tüüüüm
karakterleri en ince detaylarına kadar yazışımdan, ne kadar sıkı bir izleyici
olduğumu da anlamışsınızdır. Haftada üç gün ekranı işgal edecek olan Survivor All Star'ı vaktim yettiğince yazıp
yorumlayacağım izninizle.
Kendi kanalında olmanın rahatlığıyla masraftan kaçınmayan Acun Ilıcalı, her
yarışmacıya ayarladığı siyah VIP minibüsün konvoy görüntüleri, helikopterler ve Ada!ya atv ile yaptığı 'cool' girişden, yarışmadaki prodüksiyon kalitesinin öncekilerden farklı olacağının sinyali
verdi.
Öncelikle, kadrodan bahsedeceğim. Yine Ünlüler-Gönüllüler şeklinde ayrılmış
fakat anlayamadığım, Fulya Keskin ünlü iken Hakan Hatipoğlu neden gönüllü
sayılmış? Benim bile moralimi bozdu çünkü "Hakan ünlüü?" diye sordum kendi kendime. Behzat Ç'de önemli bir oyuncu değil miydi? Keza Hakan’ın
yüzünden de bu kategorizasyondan memnun olmadığı anlaşılıyordu. Neyse, Allah’ın sevdiği
kuluymuş ki takım arkadaşları Ada Konseyi'nde, erkek yarışmacı sayısı eksik olan Ünlüler
takımına yollamak üzere onun adını yazdı. Önümüzdeki bölümlerde
daha mutlu ve hevesli bir yarışmacı olacağına eminim. Ama Hakan’ın Hasan
yazmasına herkes güldü, Hasan’ın kendisi bile... Açıkçası, bir aksilik olmazsa bu
yarışmayı Hasan'ın kazanacağını düşünüyorum. Zira etrafında bir Nihat
Altınkaya yok. O yılki yarışma benim gözümde rekabet açısından gelmiş geçmiş
en iyi Survivor'dı. Hasan bu yüzden çok avantajlı.
Bir diğer Ünlüler takımına yollanan yarışmacı da Berna oldu. Sebebi de tabii ki
Sahra ile ettiği kavga ve diskalifiye olması. Zaten izlemişsinizdir de… Bu
kızcağız hiç mi gülmeyecek? Hiç mi mutlu ve huzurlu bir gün geçirmeyecek?
Yarışmada dikkatimi çeken en önemli nokta "kaslar" oldu. Önceki yarışmalardan
bildiğimiz Anıl, Turabi, Hilmicem şimdiki hallerinin yanında ufak tefek
kaldılar adeta. Eğer kan-ter-gözyaşı kasıysa amenna ama steroid ise üzülürüm
açıkçası!
Oyunlar bir şekilde heyecanla izleniyor, en sonunda muhakkak 9-9 oluyor.
Gerçi takımların kaderini değiştiren fırlatmalı, çembere sokmalı, sütun
düşürmeli oyunları sevmiyorum. Bu tarz oyunlar bana adaletsiz geliyor da, tabii ortada denenmiş, başarılı olmuş bir format var, adamlar 10 senedir bu
işi yapıyorlar, onlar daha iyi bilir.
Daha ilk günden Ada Konseyi bitmek bilmedi.
Sadece Turabi bile 4-5 dakika durdu ki bunun
daha kesilmiş kısımları vardır. Bu sene Turabi’de bir performans düşüklüğü var;
bir kere hiç yarışma kazanamadı ve All Star, adı gereği bu durumu affetmez. Kamyon arkası yazılarıyla bu iş yürümeeez…
Turabi, Survivor’u baştan sona izlemiş ve laflarını ezberleyip gelmiş. O da bir çeşit, bir renk neticede... Fakat izlerken sanki Turabi hep oradaymış, Ada'dan hiç gitmemiş gibi gelmedi de değil. T harfli şapkası, t-shirtü,
çantası, kolyesi derken kendisine şimdiden doyduğumuzu düşünüyorum ama bu benim
görüşüm, sevenleri alınıp, gücenmesin. Sonuçta geçen senenin birincisi,
seveni de çoktur…
Özetle, Survivor başladı ve en “ay ben izlemiyorum, ay hala onu izleyen mi var
yaaaa?”cılar bile olaya hakimken biz izleyenlere de ancak “Hoş geldin Survivor!” demek
düşer.