-- Dikkat spoiler içerir, izlemediysen okuma--Eczanede kalfa olarak çalışan randımansız, tutuk ve
saf Ali’nin çocukluk aşkına kendini kabul ettirme denemelerinin sonrasında
şarkıcı olma hayallerine uzandığını bir kaybeden komedisi olan
Olur Olur, oyunculuklar ve teknik
açısından kaliteli bir seviyeye ulaşıyor. Alper Kul, Şinasi Yurtsever, Onur
Buldu, Onur Atilla ve Jale Aylanç’ın performansları filmin dinamikliğine
katkıda bulunurken; ünlü benzerleri yarışmasının olduğu bölümle de kahkahalar
doruk noktasına ulaşıyor. Filmin diğer komedilerle kıyaslandığında yadsınamayacak
bir espri anlayışı ve kurgu estetiği var. Intro’ya, flashbacklere ve klip
sahnelerine yerleştirilen sıçramalı kurgu ve çok yönlü kamera açıları filmi
daha da akıcı ve eğlenceli hale getiriyor. Öte yandan mizah janrı olarak
sırtını daha çok 'bel altına' yaslasa da bunu kadınlara değil erkeklere yönelik
yapıyor. Kelime oyunlarıyla harmanlanan prezervatif şakaları, ‘’Dik
dur, eğilme!’’ gibi cinsel performansla ilgili alaylar bunun tezahürlerinden
biri.
Başı öne eğilenlerin dikkatine! Zihni Orkinos ve asistanı Ertan ayağınıza geldi!
Televizyon dizileriyle bildiğimiz Kerem Çakıroğlu’nun
Olur Olur’ u, vizyondaki diğer sulu
sepken, sallapati çekilmiş komedilere göre gayet iyi yerde duruyor. Tabi espri
dozajı belli bir noktada değil. Kimi espriler güldürürken (çoğunlukla Şinasi Yurtsever’in canlandırdığı Zihni
Orkinos’un tuvalet mizahlı aforizmaları) kimisi de yavanlaşıyor. Ama en azından
ünlü benzerleri yarışmasının olduğu bölüm gerçekten filmin en iyi bölümü. Keza
Güldür Güldür de sıkça karşımıza
çıkan uzatmalı kahkaha atan seyirciden tutun da Ali Ağaoğlu’na kadar pek çok
sürpriz mevcut. Hatta bazıları da duygulandırıyor. Filmin ilginç bir şekilde
alt metin açısından
Singin In The Rain (Yağmur Altında) filmiyle de benzerlikleri var. ‘’Hayatta şöhretten daha
değerli şeylerin mevcut olması’’, ‘’doğru insanı bulma’’ gibi temalar, aynı
Singin In The Rain gibi müzikal bir
çizgide anlatılmış. Alper Kul’un ‘’Nurettin Şenyuva’’nın (
Şenyuva dizisinde Alper Kul’un canlandırdığı benzer bir
tipleme) repertuarına meyleden arabesk-fantezi şarkıları da bu minvalde
düşünüldüğünde bir alamet-i farika üstleniyor. Gelelim oyunculuklara. Kadro gerçekten iyi. Başrolünden konuğuna kadar kimse sırıtmıyor. Şinasi Yurtsever ve Onur Buldu filmin lokomotif karakterlerine hayat vermiş zaten. Alper Kul’un mimikleriyle oluşturduğu kasıntı ve Jale Aylanç’ın terlik atan dırdırcı anne tiplemeleri çok başarılı. Ancak ne yazık ki öne çıktığı zannedilen Aylin Kontente bu filmde harcanmış. Neredeyse filmde yok gibi. Ayça Varlıer ve Taner Ergör nokta atışı seçimler olsa da kullandıkları jargon bir süre sonra tahammül sınırlarını zorlamaya başlıyor. Selin Yeninci ise gayet dengeli bir performans sergilese de karakteri üzerinde biraz daha durulabilirdi. (Şayet Yıldıray Şahinler’in rejisörlüğünü yaptığı
Bezirgan adlı tiyatro oyununda harikalar yaratmıştır kendisi.)
Teknolojisi olsa şimdi aldırır seni annen!
Son tahlilde, Olur Olur sinemaya gidip adam akıllı eğlenip gülmek isteyenler için birebir. Alper Kul ve Ali Kobanbay’ın yazdığı senaryonun, her izleyeni bir yerden yakalayacak diyalogları ve one-linerları (tek cümlelik espri) akıcılığı kotarmaya yetiyor. Oyunculukları, kullandığı teknik yaklaşımlar,Aytekin Ataş'ın keyifli müzikleri ve sürprizleriyle yılın komedisi olur mu olur! Olursa da bal gibi olur!
*Mehmet Özgür'ün hoca tiplemesini görün. Bana Bir Soygun Yaz’dan çok daha nefis!
*Şu şişman kadınlar üzerinden yapılan alaycı mizahtan ne zaman vazgeçeceğiz acaba?
Filmin Notu: 5/3.5