İngiliz kanalı ITV'nin sevilen dizisi Broadchurch'ün yaratıcı ekibinden Sam Hoyle İskandinav dizilerinin İngiliz televizyonuna etkisi, Netflix ve Amazon gibi mecraların dizilerin tarzı üzerinde yaptığı değişiklikler gibi önemli konularda ilgi çekici açıklamalarda bulundu.
C21media'ya konuşan Sam Hoyle, son yılların en başarılı polisiye yapımlarından biri olan Broadchurch'ün bir anlamda İskandinav televizyonunun tek bir hikayeye odaklanan, karakterleri derinlemesine inceleyen tarzından etkilendiğini düşünüyor. Tek bölümde sonlanan Amerikan polisiyelerinin aksine, bu tür olayları ve karakterleri ele almak için daha uzun bir zaman dilimine sahip oluyor. Boyle, İngiltere'de BBC'nin farklı kanallarında ekrana gelen İskandinav polisiye dizilerinin, izleyicileri bu tarz uzun soluklu ve tek bir suça odaklanan yapımlarına hazırladığını söylüyor.
Özellikle İngiliz televizyonu konusunda tecrübeli bir isim olan Sam Hoyle, Amazon ve Netflix gibi online platformların dizilerin yapısını değiştirdiğini de açıkladı. Bu değişime neden olan en önemli faktörün online platformlarda izleyici karşısına çıkan dizilerin arka arkaya izlenebilirliği olduğunu düşünüyor. Bunun da her hafta yeni bölüm mantığıyla ilerleyen televizyon dizilerini kalite arttırmaya ittiğini, aksi halde rekabetten geri düşeceklerini de dile getiriyor. Bunun yanı sıra, bu online platformların televizyonun ekrana taşımaya cesaret edemeyeceği tarzda yapımları izleyiciye sunduğu gibi bir gerçek de var. Bunlara örnek olaraksa House of Cards, Orange is the New Black ve Transparent dizilerini gösteriyor.
Son olarak yeni projelerin yanı sıra Sam Hoyle, Broadchurch'ün merakla beklenen üçüncü sezonu üzerinde de çalışmaların devam ettiğini müjdeledi. Broadchurch'ün 2016 yılı içinde ekrana geri dönmesi bekleniyor.