Beren Saat, Instagramdan cevap vermiş de anlayana!
12 Mart 2015
Bir yarışma programıyla ekran hayatımıza girdiğinden beri sadece işiyle ilgilenen, hayatının magazin azgınları, tık meraklıları tarafından parça pinçik edilmesine prim vermeyen genç ve başarılı bir oyuncu Beren Saat. Tepkilerini, hissettiklerini, "acaba ne derler? sistem beni işaretler mi?" kaygusu güdmeden de dile getiriyor. İşin ilginç yanı Beren Saat'i sözde hırpalayacak haberleri ağızlarından salyalar akıtarak yayanların, bizzat Saat tarafından aldıkları ayarları da aynı arsızlıkla haber yapmaları değil mi? İşte ben bu hale çok gülüyorum.
Gece yarısı elde üç bölüm olduğu halde "Ulan İstanbul bitti" diye manşet açmak, ertesi gün kanaldan gelen yalanlamayı da sanki manşeti kendileri atmamış gibi duyurmak, Zaten sezon sonunda final yapacak dizi için "Karadayı bitiyor" diye tık avına çıkmak hep bu medyanın işleri. Hadi bunlar masumca internette çok okunmak için yapılan esnaf kurnazlığı ama insan hayatını hiçe sayarak saygısızlık etmek bu medyanın terk edemeyeceği, vazgeçemeyeceği en kötü huyu. Azalarak hızla yok olmalarını umuyoruz. Özetle Magazin batağından kurtulamayan eski medya hem dedikoduyu çıkarıyor hem de aldığı ayarı manşetten arsızca duyuruyor. Biz de aval aval tıklıyor, yayıyor tıpkı Beren saat'in söylediği gibi suça ortak oluyoruz.
İşte son olarak hakkında çıkarılan ve leş biir üslupla sündürülen "hamilelik" ve "tüp bebek tedavisi görüyor" haberlerine Beren Saat'in Instagram hesabından verdiği yanıt. Kime yanıt? Anlayana..
"Dedikoduyu çekiştirerek uzatmak, üstüne mutlaka süslemeler yapmak, adını bomba haberle değiştirip legalize etmek, yakın sayılan insanların bile dürüstçe bana sormak yerine dedikoduları duymayı beklemesi artık kabak tadı verdi.
Çıkan her haberi doğrulama ya da düzeltme kaygısı taşıyan ünlülerden hiç olmadım çünkü çok umrumda olmadı. Ağzımdan ömrümde çıkmamış avamlıkta cümleler, erkeklerle arada cinsellik olmadan ilişki kuramayacağımın zannedilmesi, rakibelerime olan hasetim filan hep bu haberleri yapan beyinlerin ürünleriydi.
Sevgililiğimizin ilk aylarından beri çıkan kim bilir kaçıncı hamilelik haberi; yine de hiç bir şeyi düzeltme ihtiyacı duymuyorum.
Sadece atmaca gibi saldırmayı biraz durdursanız; bu haberi yapmanın Reklam meraklısı bir hastanenin, hasta haklarını hiçe sayarak bilgi sızdırma suçu işliyor olabilme ihtimaline iştirak etmek olduğunu anlasanız; böyle haberlerin önce çekirdek aile içinde kutlanma ve sonra yakınlarına kendileri tarafından haber verebilme hakkını çiğnemek olduğunu idrak edip saygı gösterseniz; hem suç ortaklığı etmemiş hem de daha insani davranmış olursunuz.
Bu haberler de diğer haberler gibi yine umrumda değil. Ama mesleki refleksim gereği empati kurmadan geçemiyorum; başka bir kadın olsam bu süreçte çok incinebilirdim. Belki bu not başka kadınlara verebileceğiniz psikolojik zararı azaltır. Psikolojik şiddet de bir şiddet türüdür! Hamilelik benimki gibi zayıf bir vücutta zaten uzun süre saklanabilecek bir haber değil, olunca nasılsa öğrenirsiniz..."