RaniniTV Ekspres: 15 Soruda Ali Hikmet Kürekçi

RaniniTV Ekspres: 15 Soruda Ali Hikmet Kürekçi
“Vedaları sevmem” deyip klişeyle başlangıç yaparsam herhalde son noktayı direkt ilk cümleden koyup tabanları yağlayabilirim. Fakat söz konusu özellikle ilk sezonunda hiçbir bölümünü kaçırmadan izlediğim Vatanım Sensin ise bugün bence sadece benim değil, herkesin klişe yapmaya hakkı var kanımca. Diziyi izleyen pek çok kişi gibi Yıldız’ın (Pınar Deniz) deli fişek ruhuna kah sinirlendim kah hak verdim, HiLeon (Miray Daner ve Boran Kuzum) ile aşkın hiçbir etiket taşıyamayacağının ekrandaki en güzel ve unutulmaz yansımasını gördüm, Yakup (Fatih Artman, oyunculuğuna bir kez daha hayran kaldım) ile amaca ulaşmaya kararlıysan “imkansız” diye bir şey olmadığının üstünden geçtim, Azize (Bergüzar Korel) ile fedakar olmanın “saflık” ile eşdeğer olmadığını, hayatın en güzel erdemlerinden biri olduğunu gördüm, Cevdet (Halit Ergenç) ile de mücadelenin nasıl eşsiz bir eylem olduğunu yeniden fark ettim. Vatanım Sensin sayesinde ve de RaniniTV aracılığıyla bu hikayenin anlatıcılarından Kubilay Aka, Miray Daner, Boran Kuzum, Pınar Deniz, Berker Güven ve Devrim Özkan ile yollarımız kesişti ve de her birine “iyi ki” dedim. Finalden bir gün önce bu listeye bir isim daha eklendi: Ali Hikmet Kürekçi. Aslında hazır Ali ile bir araya gelmişken Osman’ı yalnız bırakmayıp yanında Lütfü (Ahmet Uğur Say) ve Arnavut Cezmi’yi (Erman Bacak) de bu röportaja dahil etmek isterdik. Vatanım Sensin’in en sessiz gözüken ama en renkli üç karakterine hayat verdiler iki sezon boyunca; umarız Ahmet Uğur Say ve de Erman Bacak ile başka projelerinde yollarımız kesişir.

Ali Hikmet Kürekçi, bugün ekran başındaki pek çok izleyici gibi Vatanım Sensin’e veda edecek ama asıl onun vedası Osman ile olacak. Bir oyuncu için özellikle uzun süre ruhundan bir parçayı ona teslim ettiği karakterinden ayrılmanın ne kadar güç olduğunu gözlemleme şansım olduğu için bugün tüm ekibin nasıl zorlanacağını az çok tahmin edebiliyorum. Ali’nin affına sığınarak burada ufak bir veda yazısı yazmış gibi oldum ama “Televizyona iş yapmak suya yazı yazmak gibi” başlığının dışına çıktınız Vatanım Sensin ekibi; bunun için bir izleyici olarak sonsuz teşekkür ederim; gönlünüze, ruhunuza bereket.

Konudan daha da sapıp yolu kaybetmeden işin sorgu kısmına geçersek iki sezondur Osman’a hayat veren Ali Hikmet Kürekçi’yi bu röportaj ile biraz daha yakından tanıyacağınız aşikar. Gelecek sezon hem tiyatro sahnesinde hem de yine ekranda (bu noktada kendisinin “aksiyon” totemi yaptığını hayal edebiliyorum) göreceğimiz de aşikar diyebiliriz (Gözlerinde o heyecan ve “Olacak bunlar, nokta” bakışı olduğu sürece her şey gerçekleşir. Test ettik, onayladık.) Bununla birlikte çekim günü Tilki Yapım Stüdyo’dan ayrılırken güzel enerjisinden bir parça zipleyip stüdyoya bıraktığı için de teşekkür ederiz. ^^


 
1- Canlandırdığınız karakteri özetleyecek beş anahtar kelime. 
Vatanım Sensin dizisinde canlandırdığım Osman karakterini vatanperver, yoldaş, cesur, naif ve lakabı da olan dümbelek kelimeleriyle özetlerim.
 
2- Canlandırdığınız karakterin tek bir özelliğine sahip olacaksınız; hangisini seçerdiniz?
Şu an çekimleri devam eden Yeniden Leyla filminde canlandırdığım Oğuz karakterinin umursamaz tavrına ve tarzına sahip olmak isterim.
 
3- Oynadığınız diziyi / filmi veya tiyatro oyununu bir yemek, canlandırdığınız karakteri de malzemelerden biri olarak düşünecek olursanız; diziyi, filmi ya da tiyatro oyununu hangi yemeğe benzetirsiniz ve karakteriniz olmasa hangi malzeme eksik olurdu? 
Bence Vatanım Sensin lezzetli ve sağlıklı bir ege salatası olurdu. Karakterim Osman ise bu salatada yerini zeytinyağı olarak alır. Hem hafif hem de saf… Salata zeytinyağsız olur mu hocam? (gülüyor.)
 
4- İlk audition’ınızı hatırlıyor musunuz; nasıl geçmişti? 
Nasıl unuturum? Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde üçüncü sınıfa geçmeye hak kazandığımın haftasıydı. Ertuğrul 1980 adlı filmde güvertede Lostromo’yu canlandırmak için hazırlandım. Bir önceki gece erkenden yastığa kafamı koydum. Uykuya dalmadan önce hatırladığım tek şey sabah ezanıydı. Hayal ve heyecan uyutmadı (gülüyor.) Görüşmeye girdiğimde ceylan gibi ürkektim. “Bitti mi?” diye sorunca şaşırıp güldüler. “Başka ne yapmak istersin?” sorusu gelince bir de şarkı söyledim. Çok eğlenmiştim. Sonra Lostromo üniforması için kostüm provasına gittim.
 
5- Bugüne kadar sette yaptığınız en komik hata nedir? 
Vatanım Sensin’in ikinci sezonunda, çekim esnasında “Dar’ül Mesai’deki kadınlardan yardım isteyelim” demem gerekirken, “Darülbedayi” demiş bulundum (gülüyor.)
 
6- Şu an / son olarak oynadığınız dizide, filmde veya tiyatro oyununda sizin ya da başka bir karakterin söylediği, en sevdiğiniz replik nedir? 
Onur Saylak’ın canlandırdığı Miralay Tevfik karakterinin tehlikeli bir mekandan tam kurtulmak üzereyken dönüp ciddiyetle unuttuğu silahını “Yalnız o silah zimmetli” deyip almasını hiç unutamam.
 
7- Bir bölümlüğüne / sahneliğine Osman’ı ekipten başkası canlandıracak. Kimi o rolde görmek isterdiniz? Aynı şekilde siz de başka bir karakteri oynayacaksınız. Hangisini seçerdiniz? (Yaş, cinsiyet vb. etmenleri düşünmeden.) 
Vatanım Sensin’de Osman karakterini Levent Can’ın canlandırmasını düşünmek isterim. Levent Abi çok neşeli ve eğlenceli bir oyuncu, zengin bir altyapıya sahip; onun role yaklaşımını seviyorum. Osman’a nasıl yaklaşırdı diye düşünüyorum ve bu düşünce beni gülümsetiyor. Bense geçtiğimiz sezon bizimle olan büyük usta Can Kolukısa’nın oynadığı Hristo karakterine hayat vermek isterdim. Dili kesilmiş yaşlı bir adamı oynamak çok eğlenceli olur. Üstelik bu adam eski bir korsan. Çok deneysel ve fiziksel bir performans. Harika! Üstelik bu yaşımda (26) oynamak isterim (gülüyor.)
 
8- Ergenliğinize döndük; sevdiğiniz bir ünlünün fotoğrafını tişörte bastıracaksınız. Bu kim olurdu? (Yerli / yabancı fark etmez.) 
Fırtınasıyla, sakin oluşuyla, sevgisiyle, bertaraf etmesiyle kariyerindeki başarısıyla ve eşsiz müziğiyle; Hayko Cepkin!
 
9- Karşınızda zaman makinesi var; hangi dönemde, hangi şehre ışınlanmak isterdiniz? 
Çok uzaklara gitmeden 2005 yılına, ilk aşık olduğum ergenliğime giderdim. Sürekli “tekrar” tuşuna basardım. Aşık olmak güzel şey.
 
10- Bugüne kadarki en büyük çılgınlığınız nedir? 
Kadıköy Süreyya Opera Binası’nın yanında arkadaşımla (Sinan) ilk sokak tiyatromuzu yapıyoruz. Arkadaşım sanatçıyı, ben zabıtayı canlandırıyorum. Rolüm gereği, ona sokakta müzik yapmaması üzerine uyarılarda bulunuyorum. Sivri bir dille eleştiri yapıyoruz. Eleştirimiz sisteme, en çok da sistemin adamı zabıtaya! Karşı kaldırımdan zabıtaların geçtiğini gördüm. O an içimden “Şimdi bittik” dedim. Lakin izlemeye tenezzül etmediklerinden bir zararla sonuçlanmadı. Kazandığımız parayla pizza yemeye gittik biz de (gülüyor.)
 
11- Hangi dizileri takip ediyorsunuz ve onları izlerken yanında yemesem olmaz dediğiniz abur cuburlar neler? 
Şimdi tekrar Breaking Bad izlemeye başladım. Bunun dışında zaman buldukça House of Cards’ı tekrar gözden geçiriyorum. Abur cubur menümde genelde baharatlı patlamış mısır olur.
 
12- Güne bir kitabın dünyasında başlayacaksınız; öğlen bir dizinin, akşamı da bir filmin dünyasında geçireceksiniz. Hangilerini seçerdiniz? 
Güne Suç ve Ceza romanından Rodion Romanoviç Raskolnikov’un en yakın arkadaşı Razumuhin olarak başlarım (gülüyor.) Öğlen arkadaşlarımla olmak isterim; Friends. Günün geri kalan kısmında bilmecelerle suçlu peşinde; Se7en (gülüyor.)
 
13- Oyunculuğun en çekilir ve çekilmez yanları neler? 
Kopya çekmek istiyorum. Çünkü bu cümleyi çok seviyorum. Canım hocam Aliye Uzunatağan derste şöyle demişti: “Bu mesleğin en güzel yanı yalnızlıktır. En kötü yanı ise yalnızlıktır.”
 
14- Kapitalizm, feminizm, sosyalizm, elitizm... Hadi, bunların yanına bir tane de siz yepyeni bir “-izm”li kavram ekleyin. 
“Tu-kakaizm” demek istiyoruz. Biz toplum olarak önyargılara sahibiz. Tanımadan, öğrenmeden çok “tu-kaka!” deriz. Artık bu ortak düşüncenin bir adı olsun (gülüyor.)
 
15- Bir sonraki oyuncuya sormam için senden bir soru rica etsem...
Sen büyük bir yeteneksin ve haberin yok. Nerede, hangi anda ve kim tarafından keşfedilmek isterdin?
 
RaniniTV Ekspres 15 Soruda bölümünün önceki konuğu Mehmet Korhan Fırat’ın sorusu:
Soruları beğendin mi?
Çok beğendim ve keyifle cevapladım.

 
Röportaj: Cansu Uras
Fotoğraflar: Alper Kemal Özkorkmaz



BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER