Kiralık Aşk'ın
2. bölümü de ilk bölüm kadar eğlenceli, temposu yüksek ve
reklamsız bir şekilde sona erdi. Bundan memnun muyum? Tabii ki. Ama
bir iki maruzatım olacak. Tamam, uzuun reklam aralarından çok
sıkılıyoruz ama böyle reklamsız da hiç olmuyor. Ne ihtiyaç
molası, ne bir şey iftar sofrasında oturduk kaldık annemle dizi
bitene kadar. Bu arada
Kiralık Aşk, yıllar sonra ailecek
izlediğimiz ilk dizi olma özelliğini taşıyor. Genellikle
zevklerimiz hiç tutmaz ama aynı frekansta buluşmayı
başardık sonunda. Sanırım dizinin bu kadar sevilmesinin ve
tekrarlarının bile iyi reyting almasının bir sebebi de bu.
Herkese hitap ediyor.
İlk yardım isteMEyen???
Ömer'in Defne'yi
hatırlayacağını düşünüyordum ben, yanılmadım. Zorla da olsa
öpüp, tokat yediği kızı hangi erkek unutur ki? Kıza net bir
cevap vermedi ama vermiş olsa bile hatırlamamış numarası
yapacağından neredeyse emin gibiyim. Çünkü Ömer karakteri
duygularını bastıran, zayıflıklarını kimseye göstermeye
cesaret edemeyen biri. Ve evet, bir kıza bir şeyler hissetmeyi yani
aşkı zayıflık olarak algılayıp, bunu hastalık diye
adlandırabiliyor. Ailesini çok küçükken kaybetmiş, dedesiyle
olan problemi bize daha gösterilmedi ama bu soğuk kişiliğinin
temelinde o sorun yatıyor bu çok belli.
Tam çizememişsin,olmamış:(
Esas oğlanı değiştiren kız teması romantik
komedilerin vazgeçilmez klişesidir.
Burada da olaya Defne kızımız el atacak belli ki. Hem Ömer'in
bacasında daha şimdiden dumanlar tütmeye başladı bile. Sahil
çekiminde olanlar, Sinan'ı kıskanması, hayır olsun diyorum
sadece. Çok aceleye gelmesin bu aşk işi tek temennim o. Böyle
ağır ağır kısık ateşte pişen aşk ilişkileri daha sağlam
oluyor. Peşinizden atlı mı koşturuyor diyeceğim ama her gün bir
hatta iki dizi yayına girerken eldeki seyirciyi tutmak istiyorsunuz
siz de haklısınız. Her şey reyting...
Elçin Sangu'ya ayrı
bir paragraf açmazsam olmaz. Yüzlerce romantik komedi dizi, film
izlemiş biri olarak söylüyorum ki, kendisi bu tarz rollerde
oynamak için yaratılmış. Hatta annesi onu Defne rolünü oynasın
diye doğurmuş. O kadar güzel giymiş karakteri. Ekran başında
izlerken "işte romantik komedide esas kız böyle sevimli olu"r derken
buluyorum kendimi her seferinde.
Gidişime yollar, duruşuma kızlar hasta. By Sinan!
Bir de Sinan konusu
var tabii. Hikayelerde hep ikinci adam ya da kadını daha çok
severim. Ben de zamanında karşılıksız bir aşk yaşadığımdan
mıdır nedir, hep kendimi onlar mutlu olsun isterken buluyorum ekran
karşısında. Ama Sinan bildiğimiz türden bir ikinci adam olmayacak o
belli. Hem oyundan haberi var, hem de Ömer'in kendinin bile
bilmediği duygularından haberdar. Defne'yi bile isteye Ömer'e
yönlendiriyor. Ama bilmiyor ki böyle yardım ederek, ilgilenerek ve
en önemlisi de dinleyerek onun hayranlığını kazanıyor. Defne de
zamanla anlayacak durumu ama biraz baş ağrıtacak gibi duruyor bu
konu.
Bak bak yapıştı çocuğa o sıcakta koala gibi!
Yasemin (Neriman
Yenge'nin seslenişiyle) ise tam bildiğimiz, sinsi, içten
pazarlıklı ikinci kadın işte. Ömer'e sürekli yanaşmaya çalışması,
kendinden emin havalarıyla tam nefret etmelik karakter. Zaten
altından bir iş çıkacağı da bu bölümde belli oldu. İstediğini
alıncaya kadar canım cicim, alamazsa sırtından bıçaklamaktan
çekinmeyecek biri. Ömer ve Sinan'la arkadaşlık ilişkileri ne
kadar zamana dayanıyor da bu samimiyet doğuyor onu tam çözemedim. Şirketin sahibi benim havaları fazla can sıkıcı. Gerçi
Ömer kibar adam mesajı ayakkabıyla gayet net olarak verdi ama işte
anlayacak ve geri çekilecek bir insan yok karşısında. İlerleyen
bölümlerde Defne'den böyle bir performans bekliyorum.
Cidden ona çok yakışır küçümsediği kızdan ağzının payını
almak. Ay cidden hayali bile güzel..
Gideyim de Yasemin'e laf sokayım diyen Neriman Yenge kalp kalp biz. :D
Vee Neriman Yenge.
Çok akıllı kadın vesselam ama terzi kendi söküğünü dikemez
derler ya o hesaba doğru gidiyor durumlar. Necmettin
Amca antropoz turlarına başlamış aman dikkat. Etraf manken kız
kaynıyor vallahi. Erkekleri bu kadar boş bırakmaya gelmez. Gerçi
sana tavsiye verecek durumumuz yok. Bu bölüm onun özlü
sözlerinden ve engin tavsiyelerinden pek duyamadık. Bir sonraki
bölüme inşallah.
Sahneyi 1545487 kere izleme keyfisi...
Birde şu kareler
için yönetmenimiz Metin Balekoğlu'na tüm genç kızlarımız
adına teşekkür etmezsem içimde kalır. Fragmanı gördüğümden
beri umarım sahne daha uzundur diye dua etmiştim. Kalbim temizmiş.
Daha da iyisini gösterdi bize. Şurada bir six packcik varmış,
burada da bir adonis, aman şu bicepsin de hatırı kalmasın diye
gözlerimiz bayram etti sayesinde. ARO Hocam! Sinan ve Ömer'in bir
basketbol geçmişi varmış zaten, hikaye de el veriyor, sosyal
mesaj içerikli küçük çocukları spora yöneltmek için her bölüm
bu sahnelerden alabiliriz bence. Amaç küçük çocukları spora
alıştırmak, kendim için istediğimden falan değil yani. Bu arada
Barış Arduç'a da maşallah diyorum. 1-2 ay önce Cihangir'de
rastlamıştım, gerçekten de böyle bak bak bitmiyor nazar
değmesin. Eğer böyle bir şey olursa da, annemin nefesi çok
kuvvetlidir bu konularda, haber etmesi yeterli.
Şaka bir yana
keyifle izlediğim bir bölümü geride bıraktık. Fragmana göre
haftaya bizi yine güzel bir bölüm bekliyor. Bölümde emeği geçen
herkesin emeğine sağlık.
Kitapkurdu
Kiralık Aşk 3. Bölüm Fragmanı;