Yargı'yı çok severek izliyorum. Nedenlerim için birçok
şey sayabilirim. Sema Ergenekon'un kalemi, oyunculuk kalitesi hepsi bir bütün.
İşte bu bütün arasından bugün bahsetmek istediğim Ceylin Erguvan resitali.
Öyle bir karakter düşünün ki aynı sezon içinde hem
avukatı, hem savcıyı canlandırsın. Hem de ne savcılık. 64. bölümde Ceylin
Savcımın ekrana girdiği sahne mesleğin karizmasını arşı alaya çıkardı. Gördüğüm
en karizmatik savcı girişiydi. O an etkisi ile çarpıldığım doğrudur. Böylesine
bir kadına hayranlık duymamak mümkün değil.
Savcılığı ile kim bilir 64.bölümdeki gibi kaç kayıp
çocuk vakasına yardım etti Ceylin. Oldukça da keskin olduğunu Eren'den
duymuştuk. Hayran kaldık. Hayran kaldık ama biz Avukat Ceylin Erguvan'a da hep
hayrandık. Ceylin, dizideki mesleği kötüye kullanmış diğer karakterler bunu
sorun etmemişken adalet adına ve çocuğunu korumak için alınan sahte bir raporu
engelleyip olması gereken adaleti sağladığı için mesleği bıraktı. Tekrar Avukat
olarak sahalara döndü. Savcılık ayağını dizide "körler sağırlar birbirini
ağırlar" şeklinde gördüğüm için açıkçası çok üzülmedim ve bekliyordum.
O zaman hoş geldin yeniden Avukat Ceylin Erguvan.
Ceylin'i bu sezon avukat ve savcı olarak
izledik.
Ceylin'i yeni anne olmuş bir kadının tüm heyecanı ve
korkuları izledik.
Ceylin'i çocuğunu kaybetmiş bir annenin feryadıyla
izledik.
Ceylin'i çocuğunun yanında olmamasının acısını ama
yaşıyor olduğunun inancını gözlerinden kıyafetine kadar giymiş bir anne olarak
izledik.
Ceylin'i inancı uğruna ve çocuğu için tüm hayatını
değiştirmiş güçlü bir kadın olarak izledik.
Ceylin'i çocuğuna karşı suç işleyenler adaletten
kaçamasın diye anında bir plan yapıp gerekeni yaparken izledik. Sahtekarlıkla
alınan bir raporun mağduru da kızı olmasın diye tek başına savaşan zeki bir
kadın olarak izledik. Onun bu yönünü çok seviyorum. Kızına yapılan
adaletsizliğe ve bunun için çiğnenen protokole cici kız olmak uğruna seyirci
kalmadı. Mercan çok şanslı böyle bir annesi olduğu için. Yoksa 4,5 yaşında
böyle bir sahtekarlığın kurbanı olacak ve adaletini alamamış bir mağdur
olacaktı.
Bu bölümde ise hep merak ettiğimiz ama izlemediğimiz
başka bir Ceylin çıktı karşımıza. Üniversiteli Ceylin Erguvan... Annem bile bu
bölüm Engin dönüyor, Ceylin üniversitede diye heyecanla oturdu bölümün başına.
İnci'yi görmek çok güzel bir sürpriz oldu. Ceylin üniversitede iken de yine bir
yürüyen ateş fırtınasıymış. Yürüdüğünüz yollar yandı hanımefendi. O Ceylin'in
dünyası güzelmiş babası tutuklanan kadar.
Mercan'a da iki çift lafım var. Bizim dizideki yavrumuz Ceylin. Onu üzene karşı Ceylin'i tüm anaç
hislerle koruduk hep. Sana torpil yapacak değildik. Dizide torpil problem
olmuyor ama sana gerçek adalet dersi. Sen şu an Ceylin'in kalbini kırma
potansiyeline en çok sahip kişisin. Senin de kendini bize kabul ettirmen lazım. Bu da ikinci hayat dersi. Bu işler
karşılıklıdır. Ceylin'in Mercan'ı değilsin daha. (Eylülcüm sen harika oynuyorsun. Çok da tatlısın. Aferin sana. Ben annesini üzen Mercan'a biraz sitem ettim ama onu da seviyoruz.)
Tadilat Uyarısı: Bu yazıda Ilgaz adını hiç geçirmedim
çünkü tadilattayız. Kötü şey yazacağıma hiç yorum yapmadım. O da eski günlerin
hatırına... Sevdiği kadından başka kadının flört erişimine ve dokunuşlarına
kapalı adamlar severiz biz. En başta çoğumuzun listesinde Mr. Darcy vardır.
Şimdi Mr. Darcy'nin olduğu bir listede sevdiceği çocuk acısıyla yanarken başka
kadınla buluşan Ilgaz olamazdı. Çıkardık onu listeden şimdilik. Büyü bozuldu
büyü. Ilgaz erişimi gayet kolay bir adammış. Bu bilgi üzdü. Nil gibi biri de
olsanız gözlerinizde imalı bakışlar ile bakıp, kirpik kırpıştırıp,
"yardımına ihtiyacım var" deyip biraz da egosunu okşarsanız adam
ayağınıza arşivi taşırmış. Kollarına gir, daya vücudunu, yanaktan öp, omzuna
başını koy. Tüm kapılar açılıyormuş böyle. Azıcık daha çaba ile yanaktan makas
alırsın. Daha neler neler. Ilgaz kolaymış yani. Geçen bölüm bir de çocuğunu
korumaya çalışan karısını şikâyete koştu. Ceylin'i şikâyete koşan adam
babasını, arkadaşını, eski nişanlısını korumuştu. Bunun için Ilgaz'ı seven
yerlerimiz tadilatta.