Seri haline geliveren Kısa Kısa'ya üç diziyle daha devam edeyim dedim.
* The Resident
Ekranın medikal dramalarından. FOX kanalında ekrana geliyor ve ikinci sezonu devam ediyor. İlk sezonu 14 bölümden sürdü, ikinci ise 23 bölüm sürecek. Şimdiden üçüncü sezon onayını aldı. Ülkemizde FOXLife Türkiye'de yayınlanıyor.
Bu sefer de Chastain Memorial'a konuk oluyoruz. Hastalar, çalışan doktorlar, intörnler, hemşireler ve yöneticilerle birlikte aslında dışarıdan bakıldığında alışıldık görünen bir paket var önümüzde. Matt Czuchry, Emily VanCamp, Manish Dayal, Shaunette Renée Wilson, Bruce Greenwood ve Melina Kanakaredes gibi isimler kadrosunda yer alıyor.
* The Resident, bana kalırsa ortalamanın üstünde kalan bir tıp draması. Tüm kötülüklerin (dermişim) anası Grey's Anatomy derecesinde pembe değil. The Good Doctor'daki Shaun misali özel durumu olan biri de yok. Chicago Med'in olduğu evren iki diziye daha ev sahipliği yapıyor ve iç içeler. New Amsterdam da türdaşlarından devlet hastanesi dinamiğiyle ayrılıyor.
The Resident ise kendisi dahil hepsi A.B.D.'nin ulusal kanallarında yayınlanan bu dizilere göre daha karanlık ve ciddi bir usluba sahip. Doktorlar arası dile gelen ilişki karmaşası elbette burada da var. Hastaları kurtarmak tabii ki birinci öncelik. Ama görevin kutsallığının ikinci plana atılabildiğini, doktorların da hata yapabilen veya kötü yola sapabilen 'insanlar' olduğunu göze daha çok sokuyor. ;
Bu nedenle de The Resident zaman zaman bana daha gerçekçi gelen bir tıp draması. Kadrosu da genel olarak karakterlerinin ve senaryonun altında kalmayan kişilerden oluşuyor desem yanlış olmaz herhalde.
* Tell Me A Story
A.B.D.'nin ulusal kanallarından CBS'in online platformu All Access'te yayınlandı dizi, ilk sezonuyla ekrana geldi ve yılın başında 10 bölümlük sezonunu tamamladı. İkinci sezon onayını da aldı.
Ana hikayesi bilindik ve sevilen masalların yeniden yorumlanması üzerine kurulu. İlk sezondaki masallar Üç Küçük Domuzcuk, Kırmızı Başlıklı Kız ve Hansel ile Gretel. Antoloji türünde bir yapım olduğu için ikinci sezonda yeni bir kadroyla başka masallar anlatılacak. Dizide modern zamanda ve New York’tayız. Üç masal ve birbirinin etrafında dolanan karakterler üzerinden aşk, intikam, cinayet, kayıp ve hırs gibi konular işleniyor.
Kadroda James Wolk, Paul Wesley, Michael Raymond-James, Danielle Campbell, Kim Cattrall, Billy Magnussen ve Dania Ramirez gibi isimler yer alıyor.
* Diziye başlamam esasında kadrosunda tanıdığım pek çok ismin bulunması sayesinde oldu. Masalların yeniden yorumlanmasıyla ilgili projeler genelde ilgimi çekiyor. Peki, sezonu yeterli mi? Evet. Ama içimde kalmasın, Tell Me A Story kesinlikle daha iyisini yapabilirlermiş tepkisini de verdirten bir yapım. Daha kısa bir sezonla daha sıkı bir hikaye de anlatabilirlermiş tabii ki.
Sezon, hikayeler iç içe geçtikte daha iyi hale geliyor. Sezon finalinde de hikayeleri masallardan da esinlenerek düzgün ve mantıklı bir sona ulaştırıyorlar. Benim sıralamam Kırmızı Başlıklı Kız > Üç Küçük Domuzcuk > Hansel ile Gretel şeklinde oldu. İlk iki-üç bölümün ve kapanış yoluna girdikleri son iki-üç bölümün daha iyi olduğu aklınızda olsun.
* Flack
İngiliz UK TV’nin ve Amerikan Pop kanalının ortaklığıyla ekrana gelen Flack, komedi-drama türünde bir dizi. Limitli dizi özelliğinde ve başrolünde Anna Paquin (True Blood) yer alıyor.
Dizi, ünlü isimlerin krizleriyle ilgilenen bir PR şirketini konu alıyor. Viral haline gelmiş ya da gelebilecek türden skandalların çeşitli yollarla üstünü örtüyorlar veya yönünü değiştiriyorlar. Robyn (Paquin), işinde çok iyi, zeki ve hazırcevap bir kadın. Ama işkolikliği ;hem çevresindeki insanlarla olan ilişkisini hem de kendisini sabote ediyor.
* Limitli türdeki diziler, genelde hikayesini 'devam etsek de etmesek de sorun değil' türden kapatan yapımlar. Kadro, ekip ve reytingler uygun olursa, kanal da isterse devamı çekilebiliyor. Flack de bu yolda. Henüz yeni sezonuyla ilgili haber yok ama mini dizi misali de izlenir bir yapım.
Merkezinde bana göre Ray Donovan’ın kadın versiyonu bir karakter var. Ama onun kadar karanlık değil ve diziye eğlence katmaya da çalışmışlar. İzlerken True Blood’ı hala atlatamadığımı düşündüm, çünkü ara ara karşımda Sookie varmış gibi hissettim. Yine de hakkını vereyim, Anna Paquin elinden geleni yapıyor.
Bölümlerdeki müşteri vakaları ve ele alış yöntemleri bazen saçma dursa da genelde ilgi çekici. Daha çok başta Robyn olmak üzere karakterlerin özel hayatı ilgimi çekti. Finaline de kesinlikle itirazım yok diyebilirim. Bu tarzdaki diziler ilginizi çekiyorsa deneyebilirsiniz.