Gazeteci yazar Mehmet Coşkundeniz’in gerçek bir hikâyeden yola çıkarak
yazdığı romanından aynı adla beyazperdeye uyarlanan “Aşk Uykusu”nun
basın toplantısı önceki gün St. Regis
Otel’de yapıldı.
Gökçe Bahadır (Yonca), Alican
Yücesoy (Serkan) ve Hande Subaşı’nın
(Seda) başrollerini paylaştığı Hasan
Küçükçetin (Nejat), Lale Başar
(Vildan) ve İsmail Düvenci’den
(Rıfat) oluşan zengin oyuncu kadrosuyla “Aşk
Uykusu” tutkulu bir aşk hikayesini ve aşk için nelerin göze alınabileceğini
çarpıcı gerçek bir hikaye üzerinden anlatıyor. Mehmet Coşkundeniz de filmde küçük bir rol alıyor.
Yapılan basın toplantısında hazır bulunan filmin
oyuncuları Gökçe Bahadır, Alican
Yücesoy, Hande Subaşı, İsmail Düvenci ve Mehmet Coşkundeniz basın
mensuplarının sorularını yanıtladı.
MEHMET
COŞKUNDENİZ: “TAMEMEN GERÇEK BİR HİKAYE”
Filmin hikayesini anlatan Mehmet Coşkundeniz “Aşk Uykusu benim gerçek bir aşk öyküsünden yola
çıkarak yazdığım bir roman. Kitaptan
senaryolaştırılarak filme çekilmiş bir hikaye. Eşi tarafından aldatılan ve
bunun şüphesiyle yaşayan, bir yandan bununla mücadele etmeye çalışan bir yandan
da evliliğini nasıl kurtaracağını düşünen bir kadının hikayesi. Herkesin
yaşadığı yaşayabileceği ihtimali olan bir hikaye. Tamamen geçek bir hikaye
bunun da altını çizmek lazım” dedi.
NİSAN AKMAN “FİLMDE EN ZOR İŞ GÖKÇE’DEYDİ”
Filmin yönetmeni Nisan Akman “Filmde herkesin kendini haklı bulduğu noktalar var. En
zor iş Gökçe’deydi. Bu film bittikten sonra belki seni hastaneye yatırmak
zorunda kalırız dedim. Her gün değişen psikolojik bir durumu vardı. Onun
açısından zordu” dedi.
GÖKÇE
BAHADIR: ”KENDİMİ RAHATLATMAK İÇİN SÜREKLİ KOŞTUM”
Gökçe Bahadır “Evet benim için de zordu. Şimdi sizinle
birlikte fragmanı izleyince çekim yaptığımız süreci hatırladım. Gerçekten zor
bir hikaye. Kadının duygusal durumu çok zordu. Çok gelgitleri olan bir kadın. Kocasını
bir seviyor bir sevmiyor. Bir nefret ediyor bir evliliğini kurtarmaya
çalışıyor. Çekimlerde bir ay boyunca duygusundan hiç kopmamak için kitabı adeta
başucu kitabı yaptım. Filmde kadın ruhsal bunalıma girdiğinde kendini sokaklara
atıp koşuyor. Ben de film sürecinde sabaha karşı set bittiğinde koşu bandında
koşuyordum. Neden olduğunu bilmiyorum. Ama duygusal olarak kendimi rahatladığımı
hissediyordum koşarken. Filmin adrenalin ve duygusu bitmiyordu çekim yaptıktan
sonra. Kendimi ancak öyle rahatlatabiliyordum. Fragmandan sonra filmin
kadınların duygusuna dair ilgi çektiğini gördüm. “Çok güzel başlayan bir aşk
hikayesi nasıl trejediye dönüşür?”, “Aşık olduğumuz adamın peşinden mi yoksa
bize en doğru gelen adamın peşinden mi gideceğiz?” “İhaneti görsek de
evliliğimizi kurtarmaya devam etmeli miyiz etmemeli miyiz” gibi bir sürü soruyu
kafamızda canlandıracak diye hissediyorum” dedi.
HANDE
SUBAŞI: “AŞKIM İÇİN VAZGEÇTİKLERİM DEĞİL SEÇTİKLERİM VAR”
Aşk Uykusu’nda evli bir adamla ilişki yaşayan bir kadın
olan Seda karakterine hayat veren Hande
Subaşı “Filmdeki ilişkiler biraz karışık. Biz tamamıyla gerçek bir hikaye
olduğu için üzerinde çok da fikir yürütmüyoruz. Zaten yaşanmış bir şey. Halkın
içinden bir hikaye. Biz sadece bunu canlandırmaya çalıştık aslında” diye
konuştu.
“Aşkınız için nelerden vazgeçersiniz?”
sorusuna Hande Subaşı “Vazgeçmek
değil de seçim olarak bakıyorum. Vazgeçmek olumsuz bir kelime. Ben çok
yakıştıramadım onu. Benim için ilişki içindeki bir şey vazgeçiş değil
seçimlerim olabilir. Herkesin kendi yolunda kendi hayatında nasıl mutlu
olacaksa bunu tercih etmesiyle alakalı bir şey diye düşünüyorum” dedi.
ALİCAN
YÜCESOY: “SANSASYONEL BİR FİLM ÇEKTİK”
Filmde Gökçe Bahadır’ın canlandırdığı Yonca
ile evli bir adam iken bir başka kadın ile ilişki yaşayan Serkan karakterini
canlandıran Alican Yücesoy “Film her
ne kadar aykırı görünse de her ilişkide olabilecek bir hikayeyi anlatıyor. İzlerken bir çok insana
aykırı gelecektir. Ama bir çok insan ben de aynı şeyi yaşadım diyecektir. Zaten
sansasyonel oluşu bence bununla alakalı. Bence sansasyonel oluşu iyi bir şey
bir film için. Filmin beni çok çeken tarafı böyle durumlar içinde kalan
insanlarla ilgili hepimizin böyle yaşadığı gördüğü olayların olması. Bu
olaylarla ilgili duruşumuzu bana çok sorgulatıyor. Her birimiz erdemli insan
olduğumuzu düşünüyoruz. Onun için bazı kurallar belirliyoruz. Ya da toplum bir
takım kurallar belirliyor. Ve buna uymaya çalışıyoruz. Ama günün sonunda öyle mi
davranıyoruz sorusunu da bana çok sordurtuyor. O yüzden de sosyolojik olarak da
iyi bir film” dedi.
Yapımcılığını Sihirli Perde’nin (Nöbetçi Televizyon) üstlendiği “Aşk Uykusu” 31 Mart’ta sinemalarda…