Biz, hayatı sevgi ve güven kanadında yaşarız. İkisi de
vücudumuzun sağ ve sol tarafı gibi, bizi dengede tutar. Biri eksik olursa ya da
fazla, savruluruz. Yine her şeyin bir içi, bir de dışı vardır. Defne sevgisi ve samimiyetiyle
bu aşkın içi ki, Ömer artık bunun farkında. Ömer’de bu aşkın güven kanadı, yani
dışı -malum adam tam bir protokol- Her ikisi de ayrı ayrı bu iki duyguyu kendi
içlerinde tamamladıkça, aşkın kendisinde de tamamlanmış olacak. Bizim 1 yıldır tanık
olduğumuz, tam da bu süreç. Sevgi ve güvenin içteki tamamlanmasıyla ortaya
çıkan, şahane aşkın bütün hali. Bu bölümde bu sürecin ana duraklarından biri.
Tekrar birbirlerinin elini tuttuğu, işleri hem asistan patron ilişkisi içinde
yürütüp, hem de çift olarak hareket ettikleri, gözlerimizden kalpler fışkırtan
bir bölüm.
İşte yukarıda da dile getirdiğim bütün bu evrilmeler
esnasındaki hallerden biriydi, Defne’nin yatırımcıları anlatan o telefon
konuşmasını yanlış anlaması. Sonrada Ömer’in yanında yer alması gerektiğine
dair jetonun düşmesi ve de arka planda hazırlık yapması. Tam da Ömer’in
telefonda aldığı olumsuz yanıtla, her şeyin bittiğini düşündüğü anda kapıya
dayanması. Kendi sürecinde hep çuvallayan Defne’nin, sevdikleri söz konusu
olduğunda harikalar yaratması. Defne’nin bütün bu olanlara açıklama
getirmesiyle Ömer’in rahatlaması. Ve ikisinin de olmaları gereken yerde olup
olamayacaklarına dair, birbirlerine verdikleri o anlamlı sözler. Biz olmanın
kelimelere dökülmüş haliyle ve de tadıyla yapılan hazırlıklar.
Kiralık Aşk’ın en beğendiğim sahnelerinden biridir,
Defne’nin hazırlanırkenki halleri ve de Ömer’in onu kaçamak seyretmesi.
Moleküllerini zor toplamış Defne’nin, aklı başından gitmeye hazır Ömer’e karşı
rujuna sahip çıkması. Kendisinin yeterince çarptığı Ömer’e, bir de açlık
çarpmasın diye elbisesinin renginde sebze suyu içirmesi. Sonrasında ise dördüncü
bölümde, İtalyanlara oyun olarak takılan yüzüğün gerçeğe dönüşmesindeki ilk
durak. İtiraf edilmiş bir aşk, ismi henüz konmamış bir yüzük ve de arkasından
gelen evlilik teklifi.
Yüzüğü takarken İtalyanların karşısında söylenen “sonsuz
aşkımızın ilk yıldızı” cümlesini birlikte tamamlamaları, aslında daha o gün
ikisinin de her şeyin farkında olduğunu anlatıyordu bize. O gün onlar gibi
biz de, bir nevi bu masalın fragmanını yaşamıştık. Çok sancılı süreçlerden
geçtik ki, hala geçiyoruz. Ama hayat tam da bu değil mi ki zaten, anlayarak
gelişmek, büyüyerek olgunlaşmak. Başımıza gelen her şey bizi başka bir durağa
taşımak ve ilerletmek için araçsa eğer, Defne ve Ömer’in aşkı bu işin uzmanı.
Hepimizi o kadar etkiledi ki, yukarıda da söylediğim gibi her duyguda zirve yaşattı bize. Bozguna uğradığımız her olayda, onlar gibi biz de, daha
güçlenerek geri döndük.
Yazı devam ediyor..