KISA KISA...
- Neriman is back! Üstelik bu sefer Defne’ye para veren bir
patron olarak değil, dişli bir yenge olarak. Aslında Neriman, Defne’den çeki
aldığı andan itibaren bu ilişkiyi kabul etmişti. İşte Sude yüzünden hafif bir
git gel yaşadı ancak bu bölüm artık onların hayatındaki konumunu buldu. Ve
safoz gelinin yapamayacağını yaparak, Gallo konusunu devraldı. Kiralık Aşk izleyici kitlesinin
haftalardır beyninde dolaşan sözler de onun sayesinde dile geldi.
- Çok sevgili Gallo’cum şimdi sözüm sana. Bıkmadan
tükenmeden her yazımda seni çok güzel savundum. Tehlike arz etmeyeceğine
emindim. Ömer’den yana güvenim tamdı zaten ama sen hayal kırıklığına uğrattın.
Ne bu inat? Hala neden kalmakta bu kadar ısrarcısın? Anladım Ömer’in kaderin
olduğunu sanıyorsun da, o geçmişte kaldı canım. Kendisi başkasına âşık ve sen
de bunu görüyorsun. Biliyorum, tek tesellin oyun açığa çıktığında Ömer’in
etrafında olmak ki bundan faydalanasın. Ama yolcu yolunda gerek, bence miyadını
doldurdun. Umarım haftaya gitmiş olursun ve biz sadece flashbacklerle
Neriman’ın seni nasıl gönderdiğini görürüz.
- Galiba bu dizide en anlayamadığım karakter Sude. Bu
özgüvenin nereden geldiğini bulamıyorum. Cidden Sinan’ın ona âşık olduğunu
sanması ve bunu bu kadar emin bir şekilde herkese söylemesi çok korkutucu.
Geçen hafta elinde bıçakla annesine konuştuğunda biraz korkmuştum ama bu hafta
magazincileri kışkırtması ve önüne gelene “Sinan aslında bana âşık.” demesi
onun tescilli deli olduğuna emin olmamı sağladı.
- Tranba konusu hala muallâkta. Bir planı var ama
açıklamıyor, beklediği şekilde ilerlerse Sude’nin kendisine yardımcı olacağını
sanıyor ama bakalım. Yine evdeki hesap çarşıya uymayacak. Ömer şimdi Yasemin’in
teklifini reddetti. Sinan ile kavgaları aynen Tranba’ya koleksiyon vermek
istedikleri dönemdeki gibiydi. Ancak farklı olan bir şeyi unutuyoruz. Ömer
değişiyor ve artık yanında aydınlık tarafı olan Defne var. Bu olayda Defne’nin
yapıcı olacağına ve bir şekilde orta yolu bulacağına inanıyorum. Yasemin
zamanında hata yapmış olabilir ama değişiyor. Defne de bunu Ömer’e gösterecektir.
Ve bu birleşme olursa Tranba ortada mis gibi kalır.
- İso dizide en sevdiğim karakterlerden biri. Zaten sürekli
bunu dile getirmekten de çekinmiyorum. Yakın zamanda ona da bir aşk geleceğinin
sinyalleri son birkaç haftadır veriliyordu. Önce Nihan’ların bir kısmet
bulması, ardından usta ile yaptıkları konuşmalar derken bu hafta son ipucunu da
Serdar verdi. Umarım en güzelinden bir aşk gelir ona, o da Defne gibi bu hikâyede
mutluluğu en çok hak edenlerden.
- Mahallede aşk kokusu var! Hulusi Dede ile Türkan Teyze’nin
mürüvvetini tez zamanda göreceğimize eminim. Debbish dedi, dersiniz.
- Son olarak sözüm dizinin moda ekibine. 10 yılı aşkın bir
süredir moda dünyasında çalışıyorum. Diziyi izlemeye başlamamdaki en büyük
etken de Ömer İplikçi’nin bir tasarımcı olması ve fragmandaki kostümlerdi. Size
ne oldu? Dizideki kostümler her geçen gün daha çok Osmanbey Rus modasını
andırmaya başladı. Elinizde Elçin Sangu gibi Türkiye’nin en güzel kadını
varken, onu bu şekilde giydirmenizin nedeni nedir? Dua edin ki, kadın çok güzel
ne giydirseniz en azından kaldırıyor. Ancak artık göz zevkim cidden bozulmaya
başladı. Biraz kendinizi toparlayıp özen gösterseniz iyi olur. Milano ve Paris
modası lafı sürekli geçerken dizide kostümlerin bu halde olması çok üzücü.