Gün geçmiyor ki Survivor’da olaylar birbirini kovalamasın, ortalık karışmasın. Son olarak, daha yarışma başlamadan Yılmaz Morgül’ü desteklemeye karar vermiş, bu kararını da her bölümle perçinlemiş bir izleyici olarak, hafta başı Yılmaz Morgül’ün elenmesiyle elimiz böğrümüzde kala kaldım adeta.

Pardone mua?

Yılmaz Morgül’ün ismini, haftanın SMS birincisi olan Avatar Atakan verdi, ki kendisi son günlerde ada halkı tarafından kumpasçılıkla suçlanan bir isim. ‘Şovenist’ kelimesinin anlamının ‘şov yapmayı seven kimse’ demek olduğunu düşünen birisi Atakan, bu şekilde ne kadar kumpasçı olunabilirse, o kadar kumpasçı işte. Yılmaz Morgül’ün elenmesine üzüldüm ama Atakan’ı da o kadar suçlamayı düşünmüyorum bu koşullarda. Yattara, Yunus Günçe ve Yılmaz Morgül’den oluşan bir eleme potasında gidecek ismin Yılmaz Bey olduğunu da düşünmemiştim açıkçası. Demek Yunus Günçe, adındaki ç’yi kabullendirmekle kalmadı, SMSlerini de arttırdı. Tabii SMS sıralamasında potaya ilk yazılan isim her zaman daha avantajlı, çünkü elenmesinden endişe eden insanlar oy vermeye erkenden başlıyor. İsmi son söylenen, bu yüzden de pat diye gidebiliyor bu hafta olduğu gibi.

Yılmaz Morgül, ismi söylenince doğal olarak çok sinirlendi, ve takım için sürekli dua ettiğini (Ayetel Kürsi olduğunu özellikle belirtti), bu vesileyle takıma yadsınamaz bir katkısı olduğunu anlattı. Ayrıca yarışmacı arkadaşlarının yüzünden çamur temizlediğini, onlar için hoplayıp zıpladığını ve her daim morallerini yüksek tuttuğunu da ekledi. Kaçırılan bir sucuk ekmek, iki parça yaprak sarma için yüzleştiği bunca nankörlük karşısında bence Yılmaz Bey burada daha mutlu olacaktır, heyecanla kendisini bekliyoruz. Sonu ‘Bayrammm, bana bir ayrannn’ diye biten o videolarından çeksin bolca, biz onu öyle seviyoruz. Bakalım, hafta boyunca yaşananen heyecanlı olay Atakan’ın karnıyarığı Ezgi’ye kendi elleriyle yedirmesi olan Ünlüler adasında olaylar nasıl gelişecek bundan sonra?

Öyle sakin duruşuma bakma

Gönüllüler cephesinde ise Nihal’in elenmesinden bu yana değişen bir şey yok. Semih’in ‘Dokunulmazlık oyununda oynamayarak kendi kaderlerini kendilerinin belirlemesine izin veriyorum.’ cümlesi üstüne kayda değer bir sahne izlemedim. Semih’in aşırı yoğun bir hayran kitlesi olmasının sebebi tam da bu kukla oynatıcılığa kendini bu kadar kaptırmış olması elbette (taa Ütopya’dan beri). Hayranlar Semih diye kendilerini heder ededursun, Semih bu arada Acun Ilıcalı’nın en çok azarladığı yarışmacı ödülünü aldı alacak. Yarışmacılara aynı mesafede duran bir tavrı vardır genelde Acun Ilıcalı’nın, ama Semih’e lafını hiç esirgemiyor, öyle olmadığına eminim ama bir bakıma adeta ‘sinir oluyor’. Belki de kukla oynatıcısı olmak konusunda birbirlerine ne kadar benzediklerini farketmiştir içten içe.

Bu arada, takım arkadaşlarıyla ilişkisi sıfırın altında olan Semih, Avatar Atakan ile samimiyeti epey ilerletti. Ada birleşmesinden sonra grup olacakları şimdiden belli. Olası bir Avatar Atakan-Semih gruplaşmasında iplerin Semih’in elinde olacağını söylemek için ise yarım saat Survivor izlemiş olmak yeterli. İzleyelim, görelim. İyi seyirler.