Kiralık Aşk: Yorulduk be merkez!

● Her sahneyi izlerken “ahh bu böyle mi olacaktı ya?” ve acaba Ömer’in hakikaten bir oyunu mu var diye düşünerek izledim. Eğer Ömer bir şeyleri anlamış ve oyun oynuyor olsaydı, inanın o halleri anlamlı olacaktı gözümde. Çünkü bölüm gerçek olamayacak kadar yapay ve duygusuzdu. Ömer’in amcasına ve yengesine evlilik kararını söylediği sahne, sonrasında Defne’yle arabadaki sahneleri, yemek sahnesi, fragmanda görüp merakla beklediğimiz karım olduğun gün sahnesi…( sanırım bölümdeki olmamışlıklar o sahneden keyif almamı engelledi.)

● Ömer damat adayı olarak daha o eve bir kere gitmedi. Bence ilk onun tanışmaya gitmesi gerekiyordu. Ayrıca tanışma yemeği kızın evinde olmaz mı ya? Benim bildiğim erkek tarafı gider tanışmaya. Neyse neyimiz düzgün ki?

● Ömer, Sinan’a evlenme kararını söyledikten sonra “Sorunlarımızı kısmen hallettik. Kafamda sorular var ama ben bu yolu tercih ettim.” dedi. İyi dedi, güzel dedi de ahh keşke biz de görebilseydik o yolu nasıl tercih ettiğini. Ömer hala bazı şeylerden emin değil belli ki ama Defne’ye bırakmış bazı şeyleri ve ona güvenmeyi seçmiş. Ben de Yasemin ve Sinan arasındaki şeyi anlayan hatta Yasemin’in neden Sinan’dan uzak durduğunu tahmin eden ve bu kadar da akıllı olan bir adamın Defne konusunda nasıl bu kadar “görmez, anlamaz” olduğunu anlamıyorum. Yani ortada o kadar çok tutarsızlık ve söylenmeyen, anlatılmayan şey var ki bunları böyle kabullenmesi tuhafıma gidiyor.

● Defne’yle Ömer daha sevgili olamadılar ve sorunlar tam çözülmedi neden illa evlilik yoluna giriyorlar ki? Bizce sevgili de olabilirler yani. Bi sevgili olarak izleseydik onları da evlilik de kalsaydı canım.

● Ömer’le Sinan’ın oyunu gayet iyiydi. Adım adım işlediler. Kendisine “balina avcısı” diyen ve aşırı zeki olduğunu iddia eden kadın, Ömerler'den duyduğu bir bilgiyi araştırmadan, onaylamadan gidip Deniz’e söyledi ve sonuç olarak herkes çekildi defileden. Bir dedikodu neler yaptırdı, hayret vallahi. Hem Gallo’yu hem de Tranba’yı yenmiş oldu güya Ömer ama gördük ki bu kazandığını sandığı savaşta iki cephede de kaybetmiş çünkü Gallo’ya haksızlık etmiş oldu ve Tranba’nın eline de Sude sayesinde koz vermiş oldu. O bahar Ömer’e gelmeyecek ve Ömer’in kışı uzuuun bir kış olacak sanki. Hayal kırıklıklarına doyamayacak Ömer. Defne’den duyarsa yıkım daha az olur. Umalım da Sude ya da Deniz anlatmasın her şeyi.

● Koray zevk ve şöhret düşkünlüğü yüzünden Yasemi’in teklifini kabul etti. Ömer ve Sinan aslında açık şekilde aldığı kararın, durduğu yeri yani tarafını belli edeceğini söylemişti Koray’a ama gözü döndüyse demek ki Koray’ın limuzin ve sergiden dolayı. Yine de Ömer ve Sinan’ın tepkilerini şaka olarak düşünmek istiyorum. Passionis ile bağlarını koparmış bir Koray görmek istemiyorum ama belki de Koray’ın sınavı da budur.

● Yasemin ve Sinan da beraber pek görünmediler ama beraber oldukları sahne de gayet tutkusu olan bir sahneydi. Hem güç hem de ego savaşını bir kenara bırakıp aşklarını yaşayabilecekler mi bakalım.

● Ben mümkünse Deniz ve Sude’nin bu kadar kötü olmalarının ve Ömer’den bu kadar nefret etmelerinin sebebini öğrenmek istiyorum. Gallo’yu işledik o gelmeden önce ve sonra fakat bölümlerdir hikayenin gidişatını etkileyen Deniz hakkında bir şey bilmiyoruz. Neden nefret ediyor Ömer ve Deniz birbirlerinden bu kadar? Sude belli ki anne babasının Ömer’e olan düşkünlüğünü ve hep Ömer’in kazanmasını çekemiyor. Ömer’in de onu ciddiye almaması onu delirtiyor. Keşke bu konular da işlense ve bu kötüler de saf kötü olmasalar.

● Ömer’in bazı şeyleri hiç anlamamasına ve kafa yormamasına şaşıyorum. Acaba Sude’yi ne zaman fark edecek? Cadı deyip işin içinden çıkmayı tercih ediyor olabilir ama ben Sude’yi dinleyen, anlamaya çalışan bir Ömer görmek istiyorum. Bana göre Sude’nin ilacı Eymen değil Ömer. Ömer’in sevgisi, ilgisi ve Sude’ye değer vermesi iyileştirecek Sude’yi.

Son olarak herkesin ellerine sağlık. O kadar çok emek var. Kolay belki böyle eleştirmek ama o kadar çok olmayan, gösterilmeyen, bize bırakılan sahne var ki biz bu kadar insan bunu fark edip söylerken bunu yapanların, çekenlerin fark etmemesi ve bu kadar eksiğe rağmen aynı şekilde devam etmesi beni şaşırtıyor. Şunu da söylemek isterim çok severek izlediğim dizim artık beni yoruyor, üzüyor. Bunca zaman yapılan şeyleri; Ömer ve Defne’nin aralarındaki her şeyi halletmeleri ve bu şekilde beraber olabilmeleri için yapıldığını düşündük, öyle kabul ettik.

Bu kadar bölümden sonra da olumlu şeyler olması gerekirken hala olumsuzluklar işleniyorsa orada herkeste bir bıkkınlık olur diye düşünüyorum ve bu da çok normal. Bunca kötü şeyin içinde bizi eğlendiren, sevindiren, bazen kızdıran ama hep bir bildikleri vardır dediğimiz dizimizi özlüyoruz ve artık bir bildikleri vardır diyemiyoruz. Ne biliyorlarsa biraz da bize söylesinler ve mutlu olalım istiyoruz. 

Umarım tekrar görüşebiliriz. Sevgiler..
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER