Aslında Defne ve Ömer ilişkisinin 35 bölümdür (35 bölüm mü? O kadar oldu mu yahu?^^) nasıl geliştiğini, boyut değiştirdiğini, nasıl dönüştüğünü de görüyoruz. İkisi de ilişki içinde büyüyorlar ve değişiyorlar. Söz gelimi, ilişkinin başındaki Defne ile şimdiki Defne aynı mı? Otel odasında Ömer’in yanağına utangaç ve kaçamak öpücük konduran Defne’den elma gönderen Defne’ye geldik. Duygularını çok daha rahat ifade eden taraf Defne. Buz dağımız ise biraz yavaş çözülüyor, ama Defne ateş… Alev alev yakar o buz dağını vallahi:) Tam da yeri gelmişken bu dizide en çok çalmasını istediğim şarkıdan* bir alıntıyla olayı perçinleyelim^^
Alev alev yanıyorum
Buzlarım çözülüyor aşka
Gardım düşüyor, tutamıyorum
Korkuyorum bakışların çarpınca bana
Biz bu diziyi Defne ve Ömer’le sevdik. Onların aşkları, hepimizin kendince sıkıntılar yaşadığı dünyasını sıcaklığıyla ısıttı. Onlarla sevinir, onlarla üzülür olduk, ama hep söylüyorum ya Kiralık Aşk’ı bir bütün olarak değerlendirmek lazım. Bu dizide bence yan karakter yok. Her karakter bir amaca hizmet ediyor. Bir düşünürseniz, yan karakter dedikleriniz olmasa Defne ve Ömer’de olmaz aslında.
Bütün karakterler birbirine bağlı ve her birinin hikâyesi, bizi asıl hikâyenin merkezine doğru götürüyor. Her bir karakter ve aralarındaki ilişki ilmek ilmek işleniyor. Tabii ki daha çok Defne ve Ömer sahnesi görmek istiyoruz. Bir an önce kavuşsunlar, mutlu olsunlar istiyoruz. Ben de istiyorum. Bu çocuklar birbirine sarılsa ağlayan benden bahsediyoruz:) O zaman sözü Ömer’e bırakalım. “Burada kalmayacak! Yaşanamayanlar, yarım kalanlar hepsine sıra gelecek!” Ne diyorduk? Kiralık Aşk’ta hiçbir şey boşa söylenmez! Her söylenen aslında bize de bir mesaj sevgili okuyucu...
Sadri Usta'nın Defne’nin mahallesine taşınması, kendisi dizimizin bilge kişisi olduğundan çok önemli bence… Verdiği hayat dersleri, Ömer’in hayatındaki önemi, bize gelecek bölümler için de bir kapı aralıyor sanki. Ömer’in kendi mahallesinden (korunaklı alanından) çıkıp Defne’nin mahallesine (alanına) daha yakın olacağının bir göstergesi bu taşınma. Sadri Usta'nın, İso’ya işi öğretmesi ise tahmin ettiğim ve çok da mutlu olduğum bir ayrıntı. O ayrıntı, asıl hikayenin merkezine çok büyük katkı sağlayacak diye düşünüyorum.
Tıpkı İso ve Ömer dostluğunun sağlayacağı gibi. Ömer’in “kardeşimsin bundan sonra” demesi de boşuna değil. İso, Ömer’in çok bağlı olduğu ve önem verdiği geçmişini ve geleceğini birbirine bağlayan kişi oldu. Geçmişi Sadri Usta, geleceği ise Defne... İso’nun, Defne ve Ömer ilişkisinde bir dinamo olacağını ve ilişkinin seyrini pozitif anlamda çok etkileyeceğini tahmin ediyorum. Diyorum ya her bir karakter ve birbirleriyle ilişkileri ilmek ilmek işleniyor. Hiçbiri de boşuna yapılmıyor. Hepsinin sonunda bağlanacağı bir merkez var. O merkez hikâyemizin de özü aslında…
Yazı devam ediyor..