Kiralık Aşk: Buz dağı

Gallo’yu geçen bölümde gördüğümde çoğu kişinin aksine kendisinden nefret etmemiş hatta onun da bir şekilde hikâyemizin merkezine giden yolda gerekli olduğunu düşünmüştüm. Kendisini tanımlarken de biraz Defne, biraz İz ve biraz Ömer karışımı demiştim. Bu bölüm anladık ki hepsinden daha çok Defne’ye benziyor aslında ve bütün o sıcak aile ortamı, sohbet, muhabbete rağmen hala Defne’nin ayakkabı tasarımcısı olduğunu bilmiyor.

Ayrıca, Defne Ömer’e söyledikleri yüzünden kendisine kızgındı. Suratına yumruk filan patlatacaktı, ama Gallo o kadar samimi ve tatlı ki unuttu gitti tabii. Bir de anladık ki Defne Fikret Gallo’yu erkek sanıyormuş. Herkesin çalışmak için birbirini yediği insanın kim olduğunu araştırmak hiç aklına gelmedi mi çocuğum? Bari bir internete filan baksaydın!

Defne ve Gallo dostluğu ileriki bölümlerde Gallo’nun Defne’nin tasarımcı olduğunu da öğrenmesiyle Defne için büyük fırsata dönüşecektir diye düşünüyorum. İzleyelim görelim bakalım neler olacak? Bir tahminde daha bulunayım. Daha doğrusu sanırım herkes aynı şeyi düşündü ve istiyor. Gallo ve İso ne harika bir çift olurlar değil mi ya? Olsunlar bence! Gallo, daha Defne’lere çok gelecektir. E her geldiğinde İso’yu da görecektir değil mi? Çocuk ayakkabı işini de öğrenecek artık. Buradan güzel bir hikaye çıkar eminim.

Ah Sinan ah Sinan… Ne yapacağız biz seninle? Sen nasıl bir kalp taşıyorsun merak ediyorum gerçekten. Neydi o Gallo’yu gördüğünde çarpılmış hallerin? Sonra git Yasemin’e poz yap. Hadi canım! Hoş Yasemin konusunda haklısın. O da İso sayesinde değişen yeni karakterinin gerektirdiği şekilde davranmak istedi, ama sorduğuna soracağına pişman oldu. Bu iş burada bitmeyecek tabii ki. Yasemin ve Sinan çiftinden çok umutluyum ben. Tıpkı Sude ve Eymen çiftinden umutlu olduğum gibi…

Koray bu dizinin gülü… Herkesin hayatında keşke olsa dediğim bir karakter. Misal, ben çok isterdim hayatımda Koray gibi bir arkadaşım olsun. Bayılıyorum ona!

Ve gelelim anahtar meselesine. Tabii ki anahtar bir metafor ve artık Neriman’ın elinde. Her şey o anahtar yüzünden başlamadı mı zaten? Bu anahtar yüzünden bizim çocuklar vuslata eremiyor bir türlü. Sizce o anahtar sadece köşkün kapısını mı açıyor acaba? Yoksa başka kapıları açtığını da görecek miyiz? Buna Neriman cevap versin o zaman: “Her şey bitti mi yani? Büyük final! Mutlu son.” Bize mutlu sonlar yakışır hayatım^^

Ayrıca, Hulusi beyin “dost olalım, aile olmanın, hayatın tadına varalım” açıklamasını da aklımızın bir köşesine not edelim. Hulusi beyi daha çok görmeye başlayacağız bence.

Ve elma… O elma var ya o elma... Ne demişti Koray? “Bu bir elma değil sadece. Ayrıca çok da tehlikeli… Havva Adem’i bununla kandırmış. Ay resmen günaha davet. Bunun olduğu her yer cidden alev alır.” E alsın madem!

Emeği geçen herkesin zamanına, eline, yüreğine sağlık…

Sevgiyle kalın…

 

*Feridun Düzağaç/Alev Alev
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER