Dizilerde başörtüsü nedenmiş?

Dizilerde başörtüsü nedenmiş?

 
Üç yıl kadar oluyor, fırtınalar koparacağını bilmeden yazıyorum Hürriyet’e: “Kadınlarımızın yarısı başörtülü olmasına rağmen büyük kanallardaki hiçbir dizide başörtülü esas kız yok. Acep nedendir?”

Yazı yankılar uyandırıyor ve kamuoyumuz Kızıldeniz misali ikiye ayrılıyor. Bir kısmı dizilerde başörtülü kahramanların da olması gerektiğini savunurken diğerleri “Tövbe de! Olmaz öyle şey!” havasında. Bunu teklif etmek bile abes. Belli ki kurduğum pis bir tuzak!

Önce İslamcı kesimin erkekleri itiraz ediyor. Amaçları başörtülü bacıları aşklı-meşkli, entrikalı-ihanetli dizilere meze etmeye çalışan yazar bozuntusuna had bildirmek. Tabii laik kesimden de “Türbanın girmediği bir diziler kalmıştı zaten, pes!” makamında sesler çıkıyor. İki taraftan da çok fena dayak yemekteyim.

Sadece Ertuğrul Özkök’ten duyuyorum “Neden olmasın?” cevabını. Başörtülü kadınlardan ilk tepkiyse Esra Elönü’den. “Reytingimiz yok be abi!”

Esra’dan sonra kapalı yazar hanımlar açıyorlar ağızlarını. Gerçek Hayat dergisinde, “Tuna başörtülü dizi istiyor!” başlıklı bir haber ve akabinde bir anket. Başlıktaki ötekileştirme arzusuna takılmak kolay ama öyle yapmıyorum. İtinayla okuyorum dindar hanım yazarlarımızın kanaatlerini.

“Zor iş bence. Böyle bir film başörtülüleri de memnun etmez, başını örtmeyenleri de. En iyisi böye kalsın” diyor Ayşe Böhürler.

“Dizi sektöründe çalışanların başörtülü kadın profilini derinlikli bir karakter olarak yansıtmak için epey çalışması gerekiyor. Zannımca buna ne istekleri ne de zamanları var” diyor Nihal Bengusu Karaca.

“Bugünkü mantelite ile yapılan diizilerde ‘başörtülü karakter’ her yönden değersizleştirilmeye yozlaştırılmaya çalışılan ‘Müslüman kimliğin’ daha da yozlaştırılmasına hizmet etmekten başka işe yaramayacaktır” diyor Gülden Sönmez.

Tabii Sevilay Yükselir gibi “Başörtülüler de ana karakter olabilir, neden olmasın?” diyen kalemler de var ama azınlıktalar.
Derken ne hikmetse, ATV’de “Huzur Sokağı” başlayıveriyor. Şule Yüksel Şenler’in 1969-70 yıllarında Bugün gazetesinde tefrika edilmiş fenomen romanından uyarlanan dizide, ana karakterler içinde eğitimli başörtülüler de var. Kitabın karizmasına risk almayan senaryo ve sakin üslup da eklenince dizi reytinglerde başarılı oluyor ve uzun süre kalıyor ekranlarda. Bu yüzden İslamın yozlaştığı ya da şeriatın geldiği ise gözlemlenmiyor.

Tabii denilebilir ki Yüksel’in romanı zaten muhafazakâr kesimde çok sevilen, “anısı olan” bir romandır. Bu yüzden başarısının başka sebepleri vardır. Yani bu beni haklı çıkarmaz, mahalle oyunu tabiriyle “saylanmaz!”

Peki hemen ardından (hem de aynı kanalda) başlayan “Diğer Yarım” dizisine ne buyrulur? Üstelik konusu da naçiz yazımda teklif ettiğimin neredeyse aynısı. Bir arada yaşamak zorunda kalan, birinin başı açık diğerininki kapalı iki genç kız! Ben onları kuzen yapmıştım, ikiz kardeşlere çevirmişler (fikir benimkinin ikizi olmasın diye herhalde).

Neyse, diyeceğim şu ki, “Diğer Yarım” da fena gitmiyor. Hem Zeynep’i hem de Esma’yı canlandıran Gonca Sarıyıldız gerçek bir “gönülçelen”. Başı açık da olsa kapalı da, izleyicide olumlu duygular uyandırıyor. Fikrin özündeki sağlam dramatik yapıya (öhm...) doğallığı kovalayan diyalogları, özlediğimiz mahalle sıcaklığını ve usta işi yönetmenliği falan da ekleyince, karşımıza gayet keyifli bir seyirlik çıkmış. Gördüğüm kadarıyla reytingleri de makul. Teşekkürler kime? Tabii ki Tuna’ya!

Bu arada ben de ana karakterlerden biri kapalı olan Gönül Meselesi’ni yazdım ve aynı tartışmalar bir de orada tekrarlandı. Vay efendim başı örtülü bir kız nasıl yasak aşk yaşarmış. Sanki kızcağızın kütüğü Jüpiter’de!

Şaka bir yana, bir dizi, roman ya da film karakterinin başının açık ya da kapalı olması haber değeri taşımaktan nihayet çıkıyor galiba. Bu da tek kurtuluşumuz olan toplumsal melezleşme yolunda hayırlı bir adımdır. Birbirimizin hikâyelerini öğreneceğiz ki birbirimizi anlayabilelim, değil mi?

Demek ki zaten sorun “Dizilerde başörtülü esas kız neden yok?” diye sorulması değil, sorunun “öteki” mahalleden gelmesiymiş. Aslında bu da ayrı bir dizi konusu olabilir belki. Ne de olsa artık sadece romanlardan değil, köşe yazılarından da dizi çıkabiliyor, şekilde görüldüğü üzere! 
 
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER