Yıkılsın bu düzen!

Yıkılsın bu düzen!

“Size anlatacağım şey çok gizli. Hepimizi aşan bir komplo. Dışarıda dünyayı yöneten, güçlü insanlardan oluşan gizli bir grup var. Size, görünmez ve hakkında hiçbir şey bilinmeyen insanlardan bahsedeceğim. %1’in üstündeki %1’e sahip, izne gerek duymadan tanrıyı oynayan insanlardan. ..Ve şimdi de sanırım beni takip ediyorlar.”

Bu, sıradan bir siber güvenlik mühendisi Elliot’un hikayesi... İlk başta böyle sandık. Aslında bu, siber güvenlik mühendisi Elliot’un sadece bir parçası olduğu muazzam bir gücün hikayesi. Elliot hayatını tam bir süper kahraman tadında yaşıyor. Tek eksiği ona hayran olan milyonlarca insan. Düşman kısmı ise diğer süper kahramanları kıskandıracak cinsten.

Nobody can give you freedom!..

Hepsinden biraz daha fazla sorunlu ve biraz daha az yakışıklı. Süper güçleri de öyle çok şatafatlı değil. Fakat ne yalan söyleyeyim diğerlerinden çok daha fazla zarar verici. Onu süper kahramanlardan ayıran bir nokta daha var. Diğer tüm süper kahramanlar mevcut sistemin kölesi konumundayken Elliot’un bu konuda kafası biraz karışık. Onun için bir nevi yolunu kaybetmiş V for Vendetta diyebiliriz.

Gündüz sıradan işinde çalışıp geçimini sağlıyor geceleri ise oturduğu yerden kötülerin korkulu rüyası oluyor. Çünkü o, bu evrende görüp görebileceğimiz en muazzam hacker. Her hacker gibi inanılmaz meraklı. Merakının sınırları yok. Üstelik aşırı korumacı. Psikoloğu dahil az da olsa sevdiği herkesi kendince koruyor. Bu iki özelliği ile tam bir yengeç burcu diyebiliriz.

Format 30 lira. Office de kurarım. Need for Speer, Fifa 2015 falan oyun da atarım. 

Yolunu kaybetmiş olmak onu bir şeyleri yapmaktan alıkoymuyor. Yine de kötülüğe karşı mücadelesini veriyor. Yeri geliyor bir çocuk pornosu ağını çökertiyor, yeri geliyor kadınların kalbini kıran uslanmaz bir zamparaya hayatının şokunu yaşatıyor. Fakat bunlar onun gibi bir hacker için yeterli mi? Elliot’un potansiyeli göz önüne alınırsa hiç de yeterli değil. O bunun farkında olmasa bile başkaları farkında.

İşte tam da burada devreye Mr. Robot giriyor. Hackerleri hep genç sanırız. Mr. Robot ise orta yaşı almış yürümüş bir hacker. Belli ki geçmişte çok pis işlere bulaşmış ama bir noktadan sonra kafası atmış. “Yıkılsın bu düzen!” diyor. Zira düzenin sadece rakamlardan ibaret olduğunu biliyor. Gerçek bir adaletin mümkün olmadığını çözmüş. Yakalanmadığın sürece hırsız da katil de olamayacağın bozuk bir yapıdan hepimizden fazla tiksiniyor.

2 liran var mı minibüse bincem de..

Mr. Robot, hepimiz gibi düşündükçe kızıp iki küfür savuran sonra el mahkum düzene uyan adamlardan biri değil. Onun bir çözümü var. Rakamlarla kurulan düzeni rakamları yok ederek dağıtamayacağının farkında. Yerine yenisini koymaları çok uzun sürmeyeceğini biliyor. Mr. Robot’un amacı düzeni değiştirmek değil. Düzeni değiştirme gücüne sahip olanları parçalamak. Bunu da tek seferde değil. Parça parça yapmayı planlıyor. Uygulaması çok zor ama teoride basit bir plan. En büyük yardımcısı ise Elliot sayesinde tetiklenecek kaos olacak.

Hacker algısına ve kafasına sahip birisi için Mr. Robot’un Elliot’a sunduğu fırsat reddedilemeyecek kadar çekici. Peki ya sonra?... İşte görünmez ve hakkında hiçbir şey bilinmeyen insanların hikayesine bu noktada giriyoruz. Artık savaş başladı ve saklanacak bir yer yok.

Ya bu düzen yıkılacak ya da bu bir avuç kahramanın varlığından kimse haberdar olmayacak...

BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER