“Size anlatacağım şey çok gizli.
Hepimizi aşan bir komplo. Dışarıda dünyayı yöneten, güçlü insanlardan oluşan
gizli bir grup var. Size, görünmez ve hakkında hiçbir şey bilinmeyen
insanlardan bahsedeceğim. %1’in üstündeki %1’e sahip, izne gerek duymadan
tanrıyı oynayan insanlardan. ..Ve şimdi de sanırım beni takip ediyorlar.”
Bu, sıradan
bir siber güvenlik mühendisi Elliot’un hikayesi... İlk başta böyle sandık.
Aslında bu, siber güvenlik mühendisi Elliot’un sadece bir parçası olduğu
muazzam bir gücün hikayesi. Elliot hayatını tam bir süper kahraman tadında
yaşıyor. Tek eksiği ona hayran olan milyonlarca insan. Düşman kısmı ise diğer
süper kahramanları kıskandıracak cinsten.
Nobody can give you freedom!..
Hepsinden
biraz daha fazla sorunlu ve biraz daha az yakışıklı. Süper güçleri de öyle çok
şatafatlı değil. Fakat ne yalan söyleyeyim diğerlerinden çok daha fazla zarar
verici. Onu süper kahramanlardan ayıran bir nokta daha var. Diğer tüm
süper kahramanlar mevcut sistemin kölesi konumundayken Elliot’un bu konuda
kafası biraz karışık. Onun için bir nevi yolunu kaybetmiş V for Vendetta diyebiliriz.
Gündüz
sıradan işinde çalışıp geçimini sağlıyor geceleri ise oturduğu yerden kötülerin
korkulu rüyası oluyor. Çünkü o, bu evrende görüp görebileceğimiz en muazzam
hacker. Her hacker gibi inanılmaz meraklı. Merakının sınırları yok. Üstelik
aşırı korumacı. Psikoloğu dahil az da olsa sevdiği herkesi kendince koruyor. Bu
iki özelliği ile tam bir yengeç burcu diyebiliriz.
Format 30 lira. Office de kurarım. Need for Speer, Fifa 2015 falan oyun da atarım.
Yolunu
kaybetmiş olmak onu bir şeyleri yapmaktan alıkoymuyor. Yine de kötülüğe karşı
mücadelesini veriyor. Yeri geliyor bir çocuk pornosu ağını çökertiyor, yeri
geliyor kadınların kalbini kıran uslanmaz bir zamparaya hayatının şokunu
yaşatıyor. Fakat bunlar onun gibi bir hacker için yeterli mi? Elliot’un
potansiyeli göz önüne alınırsa hiç de yeterli değil. O bunun farkında olmasa bile
başkaları farkında.
İşte tam da burada
devreye Mr. Robot giriyor. Hackerleri hep genç sanırız. Mr. Robot ise orta yaşı
almış yürümüş bir hacker. Belli ki geçmişte çok pis işlere bulaşmış ama bir
noktadan sonra kafası atmış. “Yıkılsın bu düzen!” diyor. Zira düzenin sadece
rakamlardan ibaret olduğunu biliyor. Gerçek bir adaletin mümkün olmadığını
çözmüş. Yakalanmadığın sürece hırsız da katil de olamayacağın bozuk bir yapıdan
hepimizden fazla tiksiniyor.
2 liran var mı minibüse bincem de..
Mr. Robot,
hepimiz gibi düşündükçe kızıp iki küfür savuran sonra el mahkum düzene uyan
adamlardan biri değil. Onun bir çözümü var. Rakamlarla kurulan düzeni rakamları
yok ederek dağıtamayacağının farkında. Yerine yenisini koymaları çok uzun
sürmeyeceğini biliyor. Mr. Robot’un amacı düzeni değiştirmek değil. Düzeni
değiştirme gücüne sahip olanları parçalamak. Bunu da tek seferde değil. Parça
parça yapmayı planlıyor. Uygulaması çok zor ama teoride basit bir plan. En
büyük yardımcısı ise Elliot sayesinde tetiklenecek kaos olacak.
Hacker algısına
ve kafasına sahip birisi için Mr. Robot’un Elliot’a sunduğu fırsat
reddedilemeyecek kadar çekici. Peki ya sonra?... İşte görünmez ve hakkında
hiçbir şey bilinmeyen insanların hikayesine bu noktada giriyoruz. Artık savaş
başladı ve saklanacak bir yer yok.
Ya bu düzen
yıkılacak ya da bu bir avuç kahramanın varlığından kimse haberdar olmayacak...