-- Dikkat spoiler içeriyor olabilir--ABC’nin yeni dizisi
Forever bir türlü ölemeyen bir adamın hikâyesini
anlatıyor. Ancak pilot bölümünden anlıyoruz ki sanırım ABC’de
birilerinin canı sıkılmış ve sevdiği diğer dizilerden yamalar alıp
ortaya bu işi çıkarmış:
Castle, Sherlock,…
Sonsuza kadar yaşayanlar nasıl hep yakışıklı da kalabiliyorlar?
Dizi New York polis teşkilatında tıbbi analist
olarak çalışan 200 yaşındaki Dr. Henry Morgan'nın (Ioan Gruffudd) ölümsüzlüğünü bir “lanet”
olarak görüp ona çare aramasını ele alıyor. Boş zamanlarında ise
kadın bir detektife, Jo Martinez (Alana De La Garza), cinayetleri çözmesinde
yardım ediyor. Henry’nin vampir olmaması en azından bir artı gibi durmakta.
Kendini öldürtme mi dedin?Komik olma!
Ayrıca, Henry, güçlü bir gözlem yeteneğine de sahip. İnsanların görünüşlerine,
davranışlarına bakarak ve bunları tek tek onlara anlatarak bazı sonuçlara, yorumlara
varıyor. Aynı yöntem ile cesetlere bakıp, kimsenin dikkat etmediği noktaları bularak cesetlerin ölüm nedenlerini de söyleyebiliyor. Bir türlü ölemeyen bir insan olarak, ölülerin dili oluyor.
Cinayetleri çözmesine yardım ettiği kadın dedektif ise hikaye içerisinde
pek atıl kalıyor. Şuana kadar ne Henry ile flörtleşmelerine tanık olduk
ne de bu karakterin geçmişi ile şuan işlenen hikaye arasında bir bağ
kurulabildi. Dizinin yayınlanan beş bölümü sadece Henry için yazılmış ve
çekilmiş gibi. Gizemli cinayetleri, olayları çözen ve bu diziden daha
fazla beyin uçuran bir dizi olarak hali hazırda zaten Sherlock ya da How to Get Away with Murder dizileri var iken bu dizinin artı bir şey eklemeden, yan karakterlerin hikayelerini derinleştirmeden var olabilmesi zor gibi.
Ölümsüz de olsan güvenebileceğin en az bir kişi olmalı.
Batman’in
Alfred’i gibi Henry’e yoldaşlık eden ve güvendiği tek kişi olan Abe (Judd
Hirsch) isimli bir arkadaşı da mevcut. Bu zamana kadar yayınlanan bölümlerde geçmişe dönerek Abe ile nasıl tanıştıkları gösterildi. Ana karakterin hem yoldaşı hem sırdaşı olarak kurgulanan Abe için böyle bir geçmiş sunulmasını başarılı buldum ben. Dahası henüz ilişkilerinin her boyutunu görmediğimiz için bu ilişkinin de sırlarla dolu olabileceği hissini yaratıyor.
Abe olmadan Henry'nin modern dünyaya ayak uydurması zor olurdu.
Bu iyilik takımına eşlik eden
Moriarty benzeri bir
kötü adamımız da var (
Sherlock Holmes dizisinde Sherlock Holmes'ün üstün zekasına karşın onu zorlamayı başarabilen kötü karakter). Şuan sadece sesini duyabiliyoruz. Kendisi de Henry gibi
ölemiyor ve Henry’i kendi “lanet”lerine bir çözüm bulmak adına kışkırtmaya
çalışırken, bizi Henry’nin geçmişine de bağlayan cinayetler işliyor. Bu zamana kadar yayınlanan bölümlerde bu gizli kötü karakter pek gizem yaratamadı. Sadece olmadık zamanlarda olmadık yerlerde Henry'i arayan bir sapık gibi durmakta. Henüz hikayeye bir heyecan kattığını söyleyemeyeceğim.
Bu kadar insan ölümsüzlük peşinde koşarken, ölmek isteyen bir insan.
Dizinin pilot bölümü, biz bu diziyi daha önceden görmüştük hissi veriyor. Yıllar boyu şu dört unsuru içeren dizileri
izledik:
1. New York’ta geçiyor, 2. Yakışıklı bir aktör esas oğlanımız, 3. Bu
yakışıklının olayları çözmesine yardım eden farklı bir bakış açısı ya da
yeteneği (doğaüstü bir gücü) var, 4. Bu yakışıklıya eşlik eden güzel bir kadın
dedektif bulunmakta. Bu yapım da bu dört unsuru başarılı bir şekilde kullanan bir dizi. Özellikle Henry Morgan'ı canlandıran Ioan Gruffudd karakteri çok güzel yansıtıyor. Pilot bölümünde Henry'nin ölemediği için içinde bulunduğu duygu yoğunluğunu ve yalnızlığını bakışları ile etkili yansıtabilmiş.
Ek olarak, bu dizi, bizi 2008’de yayınlanan New Amsterdam dizisine götürüyor. New Amsterdam, Nikolaj
Coster-Waldau’nun esas oğlan olduğu ölümsüz cinayet masası dedektifinin New
York’ta geçen hikâyesini anlatıyordu. Benim gibi New
Amsterdam’ı izlemediyseniz, Forever dizisi sizin için tamamen yeni ve izlenebilecek hikâyeler
sunacak gibi.
Dizinin eksiği, her ne kadar Ioan Gruffudd
rolünü gerçekten başarılı oynasa da Forever’ın
çözmeye uğraştığı hikâyeler ne Castle'daki
gibi eğlenceli ne Sherlock Holmes'taki gibi
beyninizi 6. viteste çalıştıracak cinsten. Yayınlanan beş bölüm için diyebileceğim Henry doğaüstü gücü olan bir süper kahraman gibi ama olayları bu gücü kullanmadan sıradan biri gibi çözünce, en başından o zaman neden Henry'nin ölümsüzlüğü ile diziye başlıyoruz diye soruyoruz. Reytingleri çok iç açıcı gitmeyen dizinin bir sezonu kurtarabilmesi için bence daha çok gizeme ve harekete ihtiyacı var.
Yine de benim gibi suç, cinayet, gizem ve atışmalı aşk hikayeleri seviyorsanız, ölümsüzlüğü vampir ve kurt adamlar dışında bir hikayede görmek size de bir tazelik gibi geliyorsa, bu diziye bir şans verilebilir.
Dizinin yayın günü: Pazartesi saat 10’da ABC.