Netflix ve Cannes Film Festivali arasındaki gerginlik devam ediyor

Netflix ve Cannes Film Festivali arasındaki gerginlik devam ediyor
Geçen yıl Okja ile başlayan tartışmalar zirve yapınca Cannes Film Festivali komitesi Netflix filmlerinin değerlendirme dışı bırakılacağını açıklamıştı. Sektör tarafından tartışılan bu karar üzerine çeşitli köşe yazıları, makaleler yayınlandı. Bu konuda son olarak The Guardian'dan Damon Wise bir makale kaleme aldı. 

Cannes Film Festivali, 12 Nisan'da yarışacak filmlerin listesini açıklayacak ama Netflix'in yeni filmlerinin yokluğu muhtemelen fark edilecek.

Cannes Film Festivali, dünyadaki en gürültücü izleyiciye sahip ve eğer filminizi sevmedilerse bundan haberinizin olması uzun sürmüyor. Kapanış jeneriği aktığında salondan gelen yüksek sesli tepkilerden sonucu anlıyorsunuz. Ancak geçtiğimiz yıl düzenlenen festivalde bir ilk yaşandı: Bazı gösterimlerde izleyiciler filmin daha başında ıslıklamaya ve ses çıkarmaya başladılar. Odak noktaları da Bong Joon-ho’nın Okja ve Noah Baumbach’in The Meyerowitz Stories filmlerindeki Netflix logosu oldu. Ana yarışmaya ilk kez online bir platformun filmleri kabul edilmişti ve oldukça hızlı tepkiler oldu. Birçok kişi festival programına dizilerin alınmasına zaten tepkiliydi. Twin Peaks ve Top of the Lake'in festivalde gösterilmesi kararı alınmıştı. Ama Netflix, bir adım ilerisi oldu.

Fransa'da bir film vizyon tarihinden sonra 36 ay geçene kadar online platformlara gelmiyor. Ama bilindiği üzere Netflix filmlerinin sinema gösterimi bile olmuyor. Festivalin yöneticisi Thierry Frémaux, gösterilen tepkilere çabuk cevap verdi ve 2018'de online platform filmlerini yasaklayabileceklerini belirtti. Netflix'in patronu Ted Sarandos ise bu açıklamanın ardından 2018'de 8 milyar dolar harcamayı planlayan şirket için Cannes'ın "daha az çekici" hale geldiği şeklinde kısa bir cevap verdi.

Aradan geçen bir yıllık süreçte Sarandos ve festival arasındaki gerginlik etkisini kaybetmiş gibi görünse de Frémaux, Mart ayında Le Film Francais'e verdiği röportajla çatışmayı yeniden ateşledi. Netflix'in, Cannes Film Festivali'ne dahil olması beklenen beş filmi bulunuyor. Frémaux, erken saatte film gösterimi ve kırmızı halıda selfie yasağı getirilen festivalde Netflix'in filmlerinin ana yarışma 'dışında' gösterilebileceğini de belirtti.

Festival programının açıklanmasına az bir süre kala Netflix'in beş filmini programdan çekebileceği haberleri ise konuşulan bir diğer başlık hainde. Online platform, çıkan haberlere henüz resmi bir cevap vermiş değil ama beş filmin Cannes programından çıkması büyük bir boşluk yaratacak.

Alfonso Cuarón, hikayesi Meksika'da geçen Roma filmiyle Cannes açılışını yapmaya hazırlanıyor. Paul Greengrass, Norveç'te birçok kişiyi öldüren Anders Breivik'in hikayesini anlatan Norway filmiyle festivalde olacak. Cannes'ın daimi isimlerinden Jeremy Saulnier, başrolünde Alexander Skarsgård'ın olduğu Hold the Dark filmiyle festivalde olacak.

Ama bu beş film içinde en beklenenleri ve hatta Frémaux'un bile eksikliğini hissedeceği filmler They’ll Love Me When I’m Dead ve The Other Side of the Wind. İlki Morgan Neville'in hazırladığı Orson Welles belgeseli, diğeri ise Welles'in bitmemiş son filminin yenilenmiş versiyonu.

Festival programının açıklanmasına az bir zaman kala her şey mümkün, ama festival ile online platformlar arası tansiyon muhtemelen yakın zamanda düşmeyecek. Cannes'da yer alamayan filmler elbette Venedik veya Toronto'da yer bulabilir. Ayrıca dijital platformların kendi festivalini kurması da düşünülmez değil. Fransa hali hazırda Cannes Film Festivali, Monte Carlo Televizyon Festivali ve Canneseries dahil olmak üzere beş önemli etkinliğe ev sahipliği yapıyor. Netflix ve Cannes arasındaki soğuk savaş devam ederken sinemanın geleceği için olan kavga da ısınıyor.

Yazıyı orijinal dilinde okumak için tıklayınız: The Guardian


BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER