Pazar günü, ekranların
en iyi animasyonu olduğunu düşündüğüm Bob’s
Burgers yayınlandığı saat göz önünde bulundurulduğunda iyi bir başlangıç
yaptı. Aynı şeyi Mulaney için
söylemek mümkün değil ne yazık ki. Sezona genel bakış attığım yazıyı
okumuşsanız zaten dizinin iyi olmadığını belirtmiştim, izlenme oranları da bunu
yansıttı. Saturday Night Live’ın
yetenekli elemanlarının bir araya gelip başarısız olması üzücü. The Simpsons ve Family Guy geçen haftanın büyük açılışından sonra daha dünyevi
izlenme oranlarına düşünce Brooklyn
Nine-Nine o kadar da başarısız gözükmemeye başladı. Once Upon a Time başarısını devam ettirirken Resurrection tehlike sinyalleri yaymaya başladı. Revenge ise zaten muhtemelen son yılı
olan 4. sezonunu kendi ortalamasında sürdürüp yoluna bakıyor. Madam Secretary ise izlenme oranını
biraz arttırarak henüz ölmediğini gösterdi. CBS’in Pazar gecesi reyting değil,
prestij peşinde olduğu bilgisiyle hareket edersek dizinin devamı için henüz
korkmamıza gerek yok.
Pazartesi günü Gotham ve
Scorpion beklenilen düşüşlerini
sürdürürken ve hala güvenle yayınlarına devam ederken The Originals ikinci sezonuna yeni gününde yeterli bir izlenme
oranıyla başladı. Sezona üzücü bir
düşüşle başlayan Sleepy Hollow kabul
edilebilir bir noktada sabitlenmiş gibi gözüküyor. Daha fazla düşmezse rahat
bir nefes alabiliriz.
Salı günü The CW’nun merakla beklenen dizisi The Flash başladı ve kanalın en büyük
üçüncü başlangıç reytingini alarak tarih yazdı. Yılın belki de en iyi pilot
bölümüne sahip ve marka farkındalığı olan bir dizinin başarılı olması zaten
şaşırtmayacaktı ama bu kadar büyük bir başarı yüz güldürdü. Üstüne üstlük
sinemada DC filmlerinin epey önüne geçen Marvel’ın dizisi Agents of S.H.I.E.L.D.’dan daha fazla izlenmesi çizgi roman
fanatiklerinin uzun süre tartışacağı bir mevzu oldu. Bir Galatasaray-Fenerbahçe
maçı sonrasını düşünün… ABC’nin ve Fox’un komedileri (Selfie, Manhattan Love Story, New Girl, The Mindy Project) zaten
düşük olan reytinglerini daha da düşürürken Forever
en azından stabil reytingiyle hala ölmediğini gözler önüne serdi.
Çarşamba günü Arrow yeni
sezonuna güzel bir başlangıç yaptı. İlk bölümü tekrar edilen The Flash de yeni bölümü yayınlanan bir
çok The CW dizisi ayarında izlenerek başarısını katmerledi. ABC’nin yeni komedi
kuşağı gerek izlenme oranı, gerek içerik kalitesi açısından mükemmel bir
şekilde devam ederken CBS’in iddialı dizisi Stalker
beklenen izlenme oranını yine yakalayamasa da yayınlandığı saatte liderliği
elden bırakmadı.
Perşembe günü Gracepoint
ve A to Z düşüş gösterdiler. Gracepoint’in en azından sezonu ve
hikayesini tamamlayacağını son kez dile getireyim, gönül rahatlığıyla izleyin. A to Z ise müthiş başrol oyuncularına
ragmen potansiyelini henüz yakalayamadı, seyircinin de sabrı yok gibi
gözüküyor. Üzücü. The Vampire Diaries ise
bir gıdım yükselen izlenme oranıyla hayranlarının içine su serpmiş olsa gerek.
Yine de sezona bu kadar düşük başlamak hoş değil, not düşelim.
Cuma günü sezonun en eli yüzü düzgün komedilerinden Cristela çok iyi bir başlangıçla
seyircisine merhaba dedi ve Cuma gününe programlanmanın bütün işler için ölüm
anlamına gelmediğini kanıtladı. Umarım performansı bu şekilde devam eder.
Kablolu kanal dizilerine kısaca bakacak olursak haftanın not
düşülmesi gereken bilgileri şöyle: Homeland
son üç sezonun en düşük açılışıyla yeni hikayesine başladı. İki senedir
aldığı eleştirileri ve ödüllerde de gördüğümüz üzere gözden düşüşünü hesaba
katarsak beklenen bir düşüş yaşandığı söylenebilir. The Strain ise son birkaç haftalık yükselişini sürdürerek sezonu
tamamladı. İlk bölümünden düşük bir reyting alsa da yenilenmesinin haksız
olmadığını kanıtladı. American Horror
Story: Freak Show dizinin en iyi ilk yayın reytingini alarak başarılı bir
açılış yaptı. Palyaçodan korktuğu için diziyi bırakacağını iddia edenlerin
çokluğu kanalı pek etkilememiş demek ki.