Vatanım Sensin’in ikinci sezonunda sessiz sedasız hikayeye dahil
oldu Havva karakteri. Dizideki diğer tüm karakterler gibi bir alt hikayesinin
olacağı ve ilerleyen bölümlerde açılacağı belliydi. Ve o sessiz sedasız kadın,
vatanı için mücadele eden cesur bir kadına dönüştü. İşte, Havva’yı tanırken
onunla beraber Devrim Özkan ismini de öğrendik. Rüya dizisi ile ilk oyunculuk deneyimini yaşayan Özkan, henüz 19
yaşında. Yolculuğuna yeni çıkan birini damdan düşer gibi sorguya çekmek ayrı
keyifliymiş. Vatanım Sensin’in yeni
bölümüne saatler, belki dakikalar kala söz Devrim Özkan’ın…
Dipnot: Devrim, sakarlık konusunda yalnız değilsin!
1- Canlandırdığınız karakteri özetleyecek beş
anahtar kelime. Vatanım Sensin’in Havva’sı
fedakar, mücadeleci, zeki, saf ve cesur bir kadın.
2- Canlandırdığınız
karakterin tek bir özelliğine sahip olacaksınız; hangisini
seçerdiniz?Havva kadar cesur olmak isterdim. Onun yaşadıklarını o dönemde yaşamış
olsaydım onun kadar cesurca mücadele verebilir miydim bilmiyorum.
3- Oynadığınız diziyi / filmi veya tiyatro
oyununu bir yemek, canlandırdığınız karakteri de malzemelerden biri olarak
düşünecek olursanız; diziyi, filmi ya da tiyatro oyununu hangi yemeğe
benzetirsiniz ve karakteriniz olmasa hangi malzeme eksik olurdu? Sanırım
Vatanım Sensin’i çok sevdiğim bir
yemek olan, bol malzemeli, yedikçe yiyesimizin geldiği karnıyarığa
benzeteceğim. Havva olmasa galiba karnıyarıkta domates eksik olurdu. Görüntüde
çok farkına varmadığımız ama yerken mutlaka tadını aldığımız bir malzeme.
4- İlk audition’ınızı hatırlıyor musunuz;
nasıl geçmişti? Evet, hatırlıyorum. Neslihan Yeşilyurt ile birlikteydi. Aşırı
heyecanlıydım, tanıştığım ilk yönetmendi. O kadar heyecanlıydım ki, “İyiyim,
sen nasılsınız?” dediğimi hatırlıyorum. Üç saniyelik bir es olmuştu. Zaten
tanışma kısmında yerin dibine girdiğim için audition’da bayağı gerildim. Fakat
Neslihan Hoca beni çok rahatlattı, farklı teknikler öğrendim ondan. Metin
gerçekten çok zor bir monologdan oluşuyordu. Metnin ağırlığı ve Neslihan
Hoca’nın karşısında olmak beni epey zorlamıştı.
5- Bugüne kadar sette yaptığınız en komik hata
nedir? Net olarak tek bir hata söyleyemem aslında. Çok enerjik bir insanım, bu da
çok fazla sakarlık yapmama neden olabiliyor. Bir gün elimi attığım her dekor
elimde kalır, diğer gün sahnede yürürken ayakkabı ayağımdan fırlar. Fakat en
çok güldüğümüz olayı anlatacak olursam çok yakın geçmişte Pınar (Deniz) ile
beraber bir sahnemizde kafamı masaya vurduğum anı söyleyebilirim. Çok önemli ve
ciddi bir sahnede böyle komik bir hata yapınca herkes ister istemez gülmeye
başladı.
6- Şu an / son olarak oynadığınız dizide, filmde
veya tiyatro oyununda sizin ya da başka bir karakterin söylediği, en
sevdiğiniz replik nedir? Aslında beni etkileyen o kadar çok replik var ki… Hepsi çok dolu. “Bu
adamın tek bir derdi varmış; vatan!” Celile Toyon’un Mustafa Kemal’den bu sözle
bahsettiği sahnede gözümden yaşlar gelmişti, çok duygulanmıştım.
7- Bir bölümlüğüne / sahneliğine Havva’yı
ekipten başkası canlandıracak. Kimi o rolde görmek isterdiniz? Aynı
şekilde siz de başka bir karakteri oynayacaksınız. Hangisini seçerdiniz?
(Yaş, cinsiyet vb. etmenleri düşünmeden.) Havva’yı makyözümüz Neriman Kardeş’in canlandırdığını görmek isterdim.
İçten içe benzetiyorum o saflık ve güzelliklerini. Benim oynamak istediğim
karaktere gelirsek tek bir isim söyleyemem açıkçası. Tüm karakterlerin hikayesi
çok güçlü ve de güzel. Hepsini birer sahnede canlandırmak isterdim.
8- Ergenliğinize döndük; sevdiğiniz bir
ünlünün fotoğrafını tişörte bastıracaksınız. Bu kim olurdu? (Yerli /
yabancı fark etmez.) Ergenliğim… Sanırım
Supernatural ile
büyümüş ve hala büyüyen biri olarak Jensen Ackles olurdu.
9- Karşınızda zaman makinesi var; hangi
dönemde, hangi şehre ışınlanmak isterdiniz? 1940’larda Paris’te olmak isterdim.
10- Bugüne kadarki en büyük çılgınlığınız
nedir? Ailemden izin almadan bütün hayatımı Bodrum’da bırakıp tek bir çantayla
İstanbul’a taşınmak.
11- Hangi dizileri takip ediyorsunuz ve onları
izlerken yanında yemesem olmaz dediğiniz abur cuburlar neler? La Casa de Papel, Sense8, Black Mirror, Supernatural. Nadiren mısır yerim ama bir şeyi çok dikkatli
izlediğim için ses çıkmasını istemem. O yüzden yememeye dikkat ediyorum.
12- Güne bir kitabın dünyasında başlayacaksınız;
öğlen bir dizinin, akşamı da bir filmin dünyasında geçireceksiniz.
Hangilerini seçerdiniz? Güne tabii ki
Harry Potter ile
başlarım. Tüm serinin bütün repliklerini neredeyse ezbere bilirim. Çok ciddi
bir hayranlık benimki. Öğlen ise biraz
Sense8
ile farklı ülkelerde gezerdim. Ve akşam biraz heyecan ve de gerilim lazım.
Yüzüklerin Efendisi ile günü bitiririm.
13- Oyunculuğun en çekilir ve çekilmez yanları
neler? Büyük bir sevgi ve istekle yapıyorum işimi. Bu da
olumlu olumsuz her şeyin önüne geçiyor. Zaten çekilmez bir yanı var diyebilecek
kadar tecrübeli değilim henüz.
14- Kapitalizm, feminizm, sosyalizm, elitizm...
Hadi, bunların yanına bir tane de siz yepyeni bir “-izm”li kavram
ekleyin. Boşist. Kulağa biraz saçma gelse de bazı insanları böyle adlandırmak
istiyorum.
15- Bir sonraki oyuncuya sormam için senden bir
soru rica etsem...Mesleğinizi yaparken canınıza tak eden bir nokta olduğunda kendinizi nasıl
motive edersiniz?
RaniniTV Ekspres 15 Soruda bölümünün
önceki konuğu Recep Usta’nın sorusu:Kendimi
keşfettim dediğiniz an nedir?İlkokuldayken drama
derslerimiz vardı. Sürekli doğaçlama yapardık. Bir gün İlker Hocam bir
doğaçlamamı çok beğenip “Sen tiyatro yapmalısın” dedi. Ben de o dönemlerde judo
yaptığım için başka bir şeyle ilgilenmiyordum. Daha sonra tiyatro grubuna
katılıp orada ne kadar huzurlu olduğumu fark ettim. Keşfettiğim unsur ise
tiyatro yaparken bulduğum huzurdu. İyi ki bir yerden başlamışım diyorum hep.
Çünkü bu hayatta ne yaparsan yap, yaptığın şeyin sonucunda huzurlu değilsen
hiçbir anlamı yoktur.
Röportaj: Cansu Uras
Fotoğraflar: Alper Kemal Özkorkmaz