Ben bu RaniniTV Ekspres bölümünü çok sevdim. Bu köşede konuk ettiğimiz oyunculardan kopya çekip tabiri caizse değişik sorular araklayabilirim. Bknz. Elit Andaç Çam’ın, bir sonraki oyuncuya sorduğu soru. Bir nedenle daha sevdim; çünkü sadece popüler kültürün gölgesinde parıltılı bir ışık huzmesi olarak gözümüze çarpan isimleri ağırlama şansı yakalıyoruz. Elit Andaç Çam da bu isimlerden. Kendisini ilk defa Yazın Öyküsü adlı dizide izlemiş, “Kesin ben ıskaladım” düşüncesiyle tabii ki soluğu arama motorunda almıştım. En son Gülümse Yeter adlı dizide rol alan Elit, yakında Ümit Ünal’ın son filmi Sofra Sırları’nda canlandırdığı Meral karakteriyle beyazperdede arzı endam edecek. Sebebi ziyaretimiz Sofra Sırları olsa da Elit’in ikincikat Karaköy’ün yeni ortaklarından biri olduğunu duyunca dümeni oraya da kırmadan edemedik. Bu noktada izninizle minik bir reklam girip sözü kendisine bırakacağım. Röportajı okuduktan sonra Elit Andaç Çam adını sayfanın sağına not edeceğiniz aşikâr; bununla birlikte yolunuzu ikincikat Karaköy’e düşürüp Kasap’ı izlerseniz bir Mert Denizmen hayranı olarak tiyatrodan ayrılabilir, Aziz Caner İnan’a da aynı sayfanın sağında yer açabilir ve sezonun yeni oyunu Işıltılı Haşareler’i izleyebilirsiniz. Kahvenizi yudumlamış salona doğru inerken heyecandan içi içine sığmayan bir ev sahibesi görürseniz işte bilin ki o Elit Andaç Çam’ın ta kendisi! Sözü ona bırakarak sahayı terk ediyorum.
1.Canlandırdığın karakteri özetleyecek beş anahtar kelime.
Ümit Ünal’ın son filmi Sofra Sırları’ndaki Meral yalnız, arzu dolu, iradesiz, bilmiş ve güçlü bir kadın.
2.Karakterinin tek bir özelliğine sahip olacaksın; hangisini seçerdin?
Meral, sağlıklı beslenme konusunda oldukça hassas bir kadın. Ben de beslenmeme onun kadar dikkat edebilmek isterdim.
3.Oynadığın diziyi / filmi bir yemek, rolünü de bu yemeğin malzemelerinden biri olarak düşünecek olursan ortaya nasıl bir lezzet çıkardı?
Sofra Sırları, vejetaryen mantı; ben de içindeki mantarım sanırım.
4.İlk audition’ını hatırlıyor musun?
İlk audition’ım değil sanırım ama ilk auditionlarımdan birini bir cast direktörü arkadaşımla konuştuk geçen gün. Audition metnini beğenmeyip “Ben size başka bir şey oynamak istiyorum” diyerek kendi kendime bir monolog oynamaya başlamışım. Oldukça talihsiz bir çaba olmuş tabii ki (gülüyor.)
5.Tüm işlerini düşünecek olursan bugüne kadar sette yaptığın en komik hata nedir?
Kesin çok vardır ama hatırlamıyorum hakikaten. Belki de hatırlamak istemiyorumdur (gülüyor.)
6.Şu an veya son olarak oynadığın dizide ya da filmde senin veya başka bir karakterin söylediği, en sevdiğin replik nedir?
“Ama bu beden dediğin çöp tenekesi değil ki, azıcık dikkat edeceksin şu ağızdan geçenlere.” – Sofra Sırları’ndan.
7.Bir bölümlüğüne / sahneliğine senin karakterini ekipten başkası canlandıracak ya da dublörün olacak diye düşünelim. Kim canlandırsın? Aynı şeyi sen yapacak olsan, hangi karakteri canlandırırdın? (Yaş, cinsiyet vb. düşünmeden; salt karakteri yorumlayış biçimini görmek isteyeceğin kim olur?)
Sofra Sırları’nda yapımcımız Sinan Yabgu Ünal’ı bir Meral performansı sergilerken görmek ilginç olurdu bayağı. Ben de Fatih Al’ın oynadığı Ethem karakterini deneyimlemek isteyebilirdim. Enerjisi benden çok farklı, ilginç bir karakter.
8.Ergenlik yıllarına döndük; sevdiğin bir ünlünün fotoğrafını tişörte bastıracaksın. Bu kim olurdu?
Burak Kut tişörtüm vardı benim (gülüyor.) Yine olsa yine giyerim.
9.Karşında zaman makinesi var. Hangi dönemde, hangi şehre ışınlanmak isterdin?
1871 Paris’ine ışınlanıp dünyanın ilk proletarya diktatörlüğü olan Paris Komünü’ne şahitlik etmek isterdim.
10.Bugüne kadarki en büyük çılgınlığın nedir?
Çılgınlık sayılmaz sanki ama Adana Film Festivali’nde gece yağmur yağarken kıyafetlerimle havuza atladım. Çok keyifliydi.
11.Hangi dizileri takip ediyorsun ve onları izlerken yanında yemesem olmaz dediğin abur cuburlar neler?
Takip ettiğim bir TV dizisi yok ama internet dizilerinden Masum ve Fi’yi beğeniyorum. Shameless, Narcos, Feud da beğendiğim yabancı dizilerden. Kabuklu fıstık vazgeçilmezim ama vazgeçmeye çalışıyorum.
12.Güne bir kitabın dünyasında başlayacaksın; öğlen bir dizinin, akşamı da bir filmin dünyasında geçireceksin. Hangilerini seçerdin?
Orhan Pamuk’un Kırmızı Saçlı Kadın’ında kuyunun başında güne başlayıp, öğlen Aşk-ı Memnu köşkünde bir bruncha katılıp akşam da Ağır Roman’ın tekinsiz sokaklarında çekirdek çitlemek isterdim.
13.Oyunculuğun en çekilir ve çekilmez yanları nedir?
En çekilir ve çekilmez tarafı aynı olabilir: Beklemek. Bekleme zamanlarını verimli kullanmayı başardığımızda işimizi besleyebiliyoruz bence, ama belirsizlik içinde bekliyor olmak bazen gerçekten tahammül edilemez bir hal alabiliyor.
14.Kapitalist, feminist, sosyalist, elitist… Tüm bunların yanına bir tane de senden “-ist”li kavram gelecek; adı ne olurdu veya neye dair bu terimi üretmek isterdin?
Sosyalist, feminist yeterli sanırım benim için. Başka bir “–izm”e ihtiyaç duymuyorum.
15.Bir sonraki oyuncuya sormam için senden bir soru rica etsem…
Sevgilini şimdiye kadar oynadığın hangi karakterden kıskanırdın?
Bir önceki RaniniTV Ekspres’in konuğu Çağrı Çıtanak’ın sorusu:
Kumandanın hangi tuşusun?
Kumandanın kesinlikle ‘mute’ tuşuyum. Televizyonu sesi açık izlemek zor geliyor çoğu zaman.
Röportaj: Cansu Uras
Fotoğraflar: Alper Özkorkmaz // Tilki Yapım