Kara
Para Aşk en başından beri adalet arayan bir dizi oldu.
İçerisindeki üç büyük aşkı bir kenara bırakırsak, amaç 12 Mart’ta üç aileyi
mahveden cinayetlerin sebep olduğu adaletsizliği sonlandırmak. Bu arayış başta
Elif ve Ömer ile sınırlı idi. 13. Bölümden sonra Hüseyin’i de içine aldı. Daha
sonra Metin’i de ekledik. Aslı ve Nedret Hala da bu arayıştaki yerlerini aldılar. Her biri kendi
çapında, kendi dünyalarında yaşadıkları haksızlıkların intikamı almak için
uğraşıyorlar. Kendilerince dengeyi yeniden oturtmak için. Örneğin, Metin en son
işlediği cinayeti kendince meşrulaştırıp “ama o pedofili idi” diyebiliyor.
Hüseyin kendi istediği hayatı yaşayamadığı için gizli ikinci bir aile
kurabiliyor. Nedret Hala kendisinden kızını koparan ağabeyini öldürtebilirken,
aklında geçmiş gitmiş gençliği ve kendi kızı ile yaşayamadığı yılları var.
Öte yandan dizinin sınıf anlayışı azıcık karışık.
Elif gibi zenginler hapislerde yapamazken, Fatma Hanım ve Melike gibi yoksullar
kaderin sillesini yiyorlar. Helal yoldan para kazanmaya çalışırken, iş
bulamayınca hemen yasal olmayan yolları denemeyi düşünebiliyorlar. Çünkü dünya
çok adaletsiz bir yer. Onlar denediler ama olmadı. Kocasız, erkeksiz kaldılar.
Kendi ayakları üzerinde “dul” olarak kalmak çok zor. Ancak tüm bunlara
eleştirel bir yorum getirebilselerdi keşke. Onun yerine akıllı düşünemeyen
kadınlar olarak, hem kendilerini hem sevdiklerini tehlikeye atan kadınlar oluyorlar.
Yakalandıkları zaman da Metin ve Hüseyin gibi meşru bir sebepleri olabiliyor: Kader
kurbanları.

Elif’in kendine gelebilmesi için içindeki
şüphelerden kurtulması lazımdı. Aklındaki tilkileri kovalaması lazımdı. Suçunu
itiraf etmek omuzlarındaki yükü aldı ve hapishanede kendine yeni bir dünya
kurmaya çalışıyor.
Tüm evren Tayyar olmuşken Ömer’in attığı her adımın
boşa çıkması normal aslında. Metin de uğraşıyor ama onun da başında Nilüfer ve
junior Metin var. Bir yandan Tayyar imparatorluğunu ele geçirmeye çalışırken
bir yandan kahraman olmak zor. Ömer-Arda-Pelin arasında kalsa her şey çözebilecekler
olayı. Bu sefer akıllandılar gibi.

Arda ile Pelin demişken. Yine ne şekerlerdi. Ama Pelin’in
ağzından dolaylı olarak da olsa “evlenmeden olmaz” lafları çıkmasa keşke. Yoksa
o yeni saçları ne güzel yakışmış. Arda ile birlikte ne güzel uyuyorlardı. Sınıf
dedim ya yukarıda. Bu kadın olayında iyice ortaya çıkıyor. İlk sezon Ömer
fellik fellik Sibel’in bakire olduğunu kanıtlamaya çalışırken, zengin kızı Elif
ile meşklerde buluşabilmişti. Nilüfer Metin ile koklaşabilirken. Mert ile Demet
hala mesajlaşıyorlar. Aynı şekilde Pelin ile Arda nikahı bekliyorlar.Herkesin kendi kararı. Buna kimse karışamaz ama zengin kadın-fakir kadın ayrımına gitmeseler keşke.
Hüseyin yine Tayyar’ı vuramaz. Elif’in içeride
kalması, hastanede olmasından daha iyi olurdu bence. Biraz kendi içine
bakabilirdi. Yaşadıklarını sindirirdi. Daha da güçlenebilirdi. Ömer'in gözden kaçırdığı ipuçlarını bulabilirdi. Bu şişlenme
olayı, umarım, Ömer’i daha dikkatli hale getirir. Tayyar’ın planlarını alt
üst edebilecek kozlar var elinde. Umarım bu sefer bir adım önde kalabilir.