Bana bir masal anlat baba

Süper Baba dizisinden hatırladığımız Bana Bir Masal Anlat Baba şarkısını dinlemeyenimiz var mı? Çok çok azdır eminim. Bu şarkıyı ne zaman dinlesem güzel şeyleri hatırlarım. İlk kez dün gece çok alakasız bir anda dilime dolandı. Alakasız diyorum çünkü Yavuz ve babası ile ilgili (başlangıçta) yüzümüzü güldürecek bir detay yoktu. Bir oğlun babasını öldürmesini ve hapse düşmesini izledik neredeyse tüm bölüm. Fakat bir türlü dilimden düşmedi şarkı. Reklam arasında düşündüm. Agah’ın sırlarıyla birlikte ölmesi yüzünden üzüldüğümü ve bu nedenle şarkıyı hatırladığımı anladım. Bana göre Agah’ın hikayesi yarım kalmıştı. Yavuz’a -masal anlatır gibi- yaşadıklarını anlatmalıydı. Ajan olmasına da gerek yoktu. Sağlam bir hesaplaşma, yerinde kurulan cümleler yeterliydi. Yavuz hikayeyi babasının dilinden dinlemeliydi. Son dakika boşuna üzüldüğümü anladım gerçi. :)

Uzun süredir Agah'ın ajan olabileceği tahmin ediyorduk. Bölümde de Agah'ın kaçmadan önce bahçede oyalanması, Yavuz’un babasının öldüğünü görmemesi ipucu niteliğindeydi. Ancak senarist Ethem Özışık olunca “acaba mı” diye düşündüm durdum. Mutsuz son yazmakla anılan bir senaristin “Herkes ajan olamaz, bazıları sadece kötüdür” demesi de olasılık dahilindeydi. Öyle olmadı. Agah Türk İstihbaratına çalışan bir ajan çıktı. Gerçek adı da Hamit Karasu… Eminim çok zevkli sahneler çekeceklerdir. Oyunculuklar harika çünkü… Ama birtakım endişelerim de var maalesef.

Öncelikle Yavuz ordudan resmen atıldığına göre babasının yanında mı görev alacak? Timden ve Bahar’dan bu durum ne kadar saklanacak? Yavuz istihbarata mı geçecek? Lütfen geçmesin. Çünkü diziyi çiftler için falan değil tim için izliyorum. Beklentim bir tim komutanı ve askerlerini izlemekti. Bugüne kadar bunu layıkıyla yaptılar. Çizgilerinden ayrılmamalarını diliyorum. Yavuz bir an önce askerliğe dönsün ve gizli görev gibi aksiyonlara girmesin. Dizinin dokusunu bozmaktan başka bir işe yaramaz.

İkinci sorunum ise Agah'ın hikayesinin bir benzerini Eylem karakterinde izlemiş olmamız. Şahsen farklı bir hikaye olsa daha mutlu olabilirdim. Elbette hikayenin detaylarını henüz bilmiyoruz. Öğrenince fikrim değişebilir. Dipnot olarak şunu da belirteyim. Agah’a Hamit demeye alışmam zor olacak. Daha Eylem’e Eylül demeye alışamadım. :)

Agah’ı yakasında Türk Bayrağı rozeti ile görmek, hain olmadığını bilmeden izlemek enteresan oldu. “Oğlum benim” diyerek oğluyla gurur duyan bir babayı sadece bakışıyla bile anlatabilen Mehmet Özgür'e hem tebrikler hem teşekkürler. Haftaya anlatacağı güzel masalı sabırsızlıkla bekliyorum. Bir de Erdem’in bunları ne zamandır bildiğini öğrenmeyi elbette… Agah'ın odaya girmesine bile Erdem’in her şeyi bilmesine şaşırdığım kadar şaşırmadım.

Hapishane sahnesinde çalan rap şarkısı tabiri caizse cuk oturmuştu. Sakallı amcanın yardım edeceği çok belliydi. Üstelik adam Türkmen’miş. Tim durumu ne zaman öğrenecek diye gerilmektense bu küçük tesadüfün olmasını sevdim. Böylelikle her şey çabucak öğrenildi ve ekran karşısında sıkılmadık. Söz’ün en güzel yanı bu... Gizemler uzun sürmüyor. Timin Yavuz’un istifa sebebini öğrenmesi gibi… Öğrendikten sonra yaşadıkları pişmanlık fenaydı. Geçen sefer Yavuz kendine bela okumuştu. Şimdi de Keşanlı… O “Allah belamı versin” dediğinde ben üzüldüm. Mesleklerinden ayrıldıklarında mahvolmalarına rağmen Yavuz için istifayı göze almalarına ne söyleyeceğimi bilemiyorum. Kimse bizi tutamaz komutanım… Arkadaşlıklarını o kadar güzel ki… Bordo Berelilerin telsiz kapatmasına da değinildi. Kapattıklarını izlemek isterdim.