Taht kavgası
Çocukluğumuz arka bahçemizdir bizim. Birçok şeyin zeminidir orası, temelidir, sonradan yaşadığımız birçok şeyin sebebidir. Bizi o kadar fazla etkiler ki, kimi zaman hayal kırıklıklarımızı besler, kimi zaman atacağımız adımların yönünü belirler. Bazıları ömür boyu sessiz sedasız gömülü kalırken, bazıları yaşamımızın içinde kanlı canlı kalmaya devam eder. Bazıları sürekli bomba olup patlarken, bazıları yaşadığımız anı tetikler. Bu nedenle Serhan polis arabasıyla karakola götürülürken çocukluğundaki yalnızlığına gitti bir anda. Varlığın içindeki yokluğu yaşadı tekrar. O duygulara aşinaydı Serhan, onun geçmişinin bir parçasıydı yalnızlık. Kendini ifade edemeyişinin nedeniydi muhatap bulamamak. Her şeyi olmasına rağmen hayatın içinde tek başına büyümüştü çünkü. Ne sevinçlerini ne de üzüntülerini paylaşamamıştı ailesi ile. Var olduklarını bildikleri, yokluklarıyla yara olmuştu onun tarihinde.

Serhan’ın işlemediği bir suçla böyle bir bu muamelenin içine düşmesi bizim de içimizi burktu. O demir parmaklıklar arkasına götürülürken, onu alan esaret bizi de sardı. O haksızlığa uğradıkça bizi de kasvet bastı. Elbette adalet yerini bulacak, haklı haksız gün yüzüne çıkacak ama bu zaman zarfında biraz yer yerinden oynayacak. Adeta bir maskeli balo olan Sarmaşık’ta kim dost kim düşman ortaya çıkacak. Gerçi Sarmaşık evreninde dost bulmak neredeyse imkansız. Herkes birbirinin kuyusunu kazmakla, düşene bir tekme daha vurmakla, arkadan konuşup bire bin katmakla meşgul. Öyle bir dünya ki Sarmaşık, sadece çıkarların ve kişisel hesapların üzerinde yaşıyor buradaki insanlar. Sürekli saf değiştiriyorlar. Hangisi işlerine gelirse kolayca oraya dönüyorlar.
 
Ben babamın çocukluğuyum.
 
Sadece Serhan’ın değil Merve’nin düştüğü duruma da üzüldük ki, kendisine çok ayar olduğumuz var. Sürünsün diye çok dua ettiğimiz var. Yine de başına gelenlere sevinemedik. Valla Merve için üzüleceğim hiç aklıma gelmezdi ama inanın üzüldüm. Kendini çok çaresiz hissetti Merve, ilk defa bu kadar ağır bir yenilgi yaşadı. Her ne kadar yaşadıklarıyla yüzleşemese de, insan olduğunu bize bir parça hissettirdi. Belki de ilk defa her şeye hükmedemeyeceğini o da fark etti. Kuyruğu ne kadar dik tutarsa tutsun, elindekilerin kayıp gidebileceği kafasına bir nebze olsun dank etti. Pes eder mi? Etmez elbette. Merve bu, bu durumda bile plan yapabiliyor kolayca. Allah bilir ne adımlar atacak bundan sonra. Rahat durmayacak, kim bilir kimin canına ne otlar tıkayacak. Görünen o ki bu fatura en çok da Pelin’e çıkacak.

Bu bölüm merak ettiğimiz bazı soruların cevabını da almış olduk. Bu kadar ayrı dünyaların insanı olan Serhan ve Merve nasıl evlenmiş diye sorup duruyorduk haftalardır. Meğer oyunbaz Merve orada da sahnedeymiş. O üstün zekasını burada da kullanmış. Planı yapıp başarıyla uygulamış. Aile özlemi içindeki Serhan’ı bir güzel kafalamış. Merve olmak bunu gerektirir, her daim entrika her daim ince hesap. Yalnız Eyşanım Mervem, her şeyi bu kadar ilmek ilmek dokuma cesaretin, azmin ve ince zekan nedeniyle senin önünde saygıyla eğiliyorum. Seni ne kadar yanlış bulsam da cesaretini alkışlıyorum. Bütün bunların doğru işlerde yapsan keşke demeden edemiyorum. Gerçi o zaman da Merve olmazsın, seni nereye koysak biz de şaşırdık. Allahım ne büyük gelgitler bunlar.
 
 
 
Bu hafta saydırdığımız kişi Pelin’di. Sinsiliği ve ezikliği ile bizi yine şaşırtmadı. İçinde biriktirdiği ne varsa Merve’nin üzerine boşalttı. İnsan bu kadarını yapabilir mi bilmiyorum ama bize izlerken daral geldi, pes dedirtti. Böyle bir dünyanın içinde olmak ne kadar zor ya. Bütün gün birlikte hareket ettiğin kişinin, böyle bir durum karşısında zayıflığından bu denli faydalanabilmesi akıllara zarar. Gerçi Merve de aynı, bu nedenle beraberler ya. Edip’e o yüzden söyledi bütün o lafları. Ona atılan adımların altında hep bir art niyet araması, kendisinin de güvenilmez olmasından çünkü. Kendi gücünü var etmek için başkalarının zayıflığından faydalanan Merve, kolay kolay bu sebeple güvenmiyor kimselere. Serhan sadece imkanlarıyla değil, güvenilir oluşuyla da liman oluyor Merve’ye. Aralarındaki bağı bu hafta daha fazla çözdüm bu yüzden. İlk defa aile olduklarını hissettim Merve ile Serhan’ın. Serhan ailesinin yokluğuyla Merve’ye sığınırken, Merve kimseye güvenemediği için Serhan’ın güvenirliliğine sığınmış. Aralarındaki duygusal bir bağ olmaktan öte eksikliklerini tamamladıkları bir yere dönüşmüş. Birbirlerine çok bulaşmadan yaşayıp gitmelerinin altında yatan nedenlerinden biri buymuş meğer. Merve bu olay karşısında sadece kendine değil Serhan’a da üzüldü mesela. Bu da Merve için ekstrem bir durum bence.

Yazı devam ediyor...
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER