Bu adama da yüz verdik hemen evimize geldi. Ne güzel tek karizma ben olacaktım.
Burcu hayalini kurduğu hayata kavuşmak için her yolu denedi yine bu hafta. Mehmet’e oyunlar oynamaya devam ederken hüsrana uğramalara doyamadı. Çaldığı kapılar üzerine bir bir kapanırken o yine arsız arsız ortalarda dolaştı. Sonuçta o da bu yolun yolcusu. Vazgeçmeyecek elbette. Minareyi çalarken kılıfa bile ihtiyaç duymuyor Burcu. O kadar haklı görüyor kendini yani. Sarmaşık sakini olamamak onu daha da yoldan çıkaracak. Gerçi yoldan daha ne kadar çıkabilir onu da bilmiyorum. Şarampole yuvarlanır belki. Ay Mehmet’te olsa yanında iyi olur, bir de Taylan, oh mis.
 
Mehmet’in pişmanlığı sadece bozulan düzeni bence, en azından şimdilik. Yediği lezzetli yemekleri, kalem gibi incecik sarılmış yaprak dolmalarını, evindeki işlerin tıkır tıkır yapılıyor olmasını özlüyor. Hayatı yan yana yaşayacağı bir eşten ziyade arkasını toplayan birinin varlığını önemsiyor Mehmet. Arzu da evlilik hayatının böyle yaşanmasına ve Mehmet’in bu şekilde bir hayata alışmasına çanak tutmuş. Çünkü hizmet aşkı varlığının önüne geçmiş. Bu yüzden de Mehmet, Arzu’dan ziyade onun sağladıklarının yokluğu hissediyor. Mehmet aslında içten içe Burcu’nun onun parasının peşinde olduğunu biliyor ama bu gerçekle yüzleşemediği için Taylan’ın bu sorusuna itiraz ederek, bu durumu kendine bile inkar ediyor.
 
Benim ben, tatlı cadı…
 
Gelelim Serhan ve Oya’ya. Onları çok kritik bir yerde bırakmıştık geçen bölümün finalinde. Duygularının çekimiyle sürüklendikleri yerin ara ara farkına varıp frene bassalar da ok yaydan çıkmak üzere. İkisi de birbirinden uzak durmaya çalıştıkça hayat yeni olaylarla onları bir araya getirip durmakta. Şimdi de site yönetimi çıktı ortaya. Yalnız Serhan'ım karizmam Merve seni çok hızlı ikna ediyor farkında mısın? “İşim çok site yöneticisi olamam” diyorsun ama elle tutulur tek işi cheseecake yapmak olan Merve, birkaç cümleyle  senden daha yoğun olduğuna inanmanı sağlıyor. Gerçi o da haklı. Onca insanın işini gücünü kim takip edecek, onca olaya kim çomak sokacak? Sırada kim bilir daha kaç şantaj yapılacak vaka, kaç ajan yerleştirme işi var. Kadın FBI ajanı gibi maşallah. Kolunun uzanmadığı yer yok.
 
Oya da işini gücünü bıraktı Merve ile Pelin’e oyun oynamaya kalktı. Tamam, bu kadınlardan kurtulmak gerçekten zor. Her durumda tehlike saçıyorlar. Kaçsan kaçmana izin vermiyorlar, kalsan seni rahat bırakmıyorlar. Sürekli taciz ediyorlar. Sonuç zincirleme kaza yaratacak. Edip’in gelişi iyi olmadı çünkü. Hayır Edip’i de anlayamıyorum. Oya’ya yardım etmeye mi çalışıyor yoksa Oya’nın yanlış yapmasını önlemek için Serhan’a olan duygularının önüne mi geçmek istiyor, kestiremiyorum. Yalnız şaşırtıcı bir şekilde olsa da hikayeye dahil olmasına sevindim Edip’in. Onun da yüzleşmesi gerekiyor bu kadınlarla. Geçmişte Oya’yla tekrar nasıl kontak kurduklarını gördük. Bu aradaki süreçte onun da neler yaşadığını göreceğiz muhtemelen.

 
 
Son sahnede herkesin hissettiği şey apayrıydı. Bu hikayede herkesin hesabı ayrı ayrı dedik ya, gerçekten de finalde her birinin çıkardığı anlam farklıydı. En masumu da Serhan’dı. Sonuçta o masada geçmişi bilmeyen tek kişi oydu. Merve ve Pelin şaşırsalar da bu durum karşısında zafer kazandılar aslında. Geçmişte yaşananların mimarları olarak haklı çıkmak onları daha da mest edecek şimdi. Serhan bir sevgilin varlığıyla dağılırken, Taylan kesin karaları bağlayacak. Ama sonuç olarak herkes kendinde ne varsa ona göre yorumlayacak.
 
Hayat nasıl bir şey değil mi? Hem yoruma alabildiğine açık, hem de anlaşılamayacak kadar sırlı. Hem her şey apaçık ortada hem de gizli kapaklı. Kim doğru kim yanlış yaşanan konunun içinde saklı. Kim gerçek kim yalan bazen belli bazen sümen altı. İşte bütün bunları ayırt etmek sadece o masanın etrafındakilerin değil, hepimizin sınavı. 
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER