İnşallah Emir babasına benzer by Lale
Erol’un düzeleceği konusundaki umudumu ne yazık ki, yitirdim. Her olayda işte bu sefer Filiz’in kıymetini anlayacak dedim ama, o eskisinden daha beter olarak geri döndü. Filiz’i şirkette unutması, özür dilemesi gerekirken, saçma sapan aldığı şeyler, bardağı taşıran son damla benim için. Böyle kötü bir adamı, eşinin sevgisi ve hamile olması bile değiştirmiyorsa, zaten ne dense boş. Üzgünüm Erol, umutsuz bir vakasın.
 
Anormal olan ben miyim bilmiyorum ama, Nergis’e üzülemedim pek. Ben bir kere bile, Nergis’in hislerinden emin olamadım ki. Bir kere bile Samet için gerçekten üzülüp ağladığını görmedim. Samet acı çekerken, gayet netti tavrı. Evet şimdi hatasını anlamış olabilir, özür dileyip, özledim deyip, karşılık bulamaması da çok gurur kırıcı olabilir, ama mevzunun temelinde ben o hissiyatı alamadım. Nergis fazla mıymıy ve şımarık bir kız çocuğu gibi geliyor bana. Şu anda Samet, tamamen Songül’e verdiği söz için uzak duruyor Nergis’ten. Ben tam tersi olmasını tercih ederdim aslında. Yani verdiği söz için değil de; Nergis onun kıymetini anlasın diye uzak duruyor olabilirdi.
 
Her şey dozunda güzel ya hani, ben Lale ve Onur izleyemedikçe, bölümün geneli sadece yan konular üzerine kurulunca, her şey gözüme batmaya başlıyor. Esprilere falan gülemez hale geliyorum. 140 dakikalık bölümde, -bari bırakın da yarısında izleyelim- toplasanız doğru düzgün 10 dakika Lale ve Onur izliyorum. Kurguda da, benim ilgi alanım olan “LalOn” dışında karakterlerin sahneleri peş peşe ve fazla fazla gelince, bildiğiniz karakter zehirlenmesi yaşıyorum. Ben Lale ve Onur’u bekledikçe, karşıma Betül- Pelinsu- Erol çıkıyor. İnanın, izlerken beynim yoruluyor. Şimdi diyebilirsiniz, “Gizem, hep aynı şeyden bahsediyorsun.” diye. Evet, bu durum düzelene kadar, Lale ve Onur’a gereken değer verilene kadar aynı şeyi yazmaya devam edeceğim.
 
Lale ve Onur’un, Songül’e yakalandıkları sahneden sonra biz
 
Haftalardır, ümit ediyoruz bazı şeylerin düzelmesi için. Ama sanırım insanların umudu giderek azaldı ki, AB grubunda her hafta düşmeye başlayan bir reyting çizelgesi var. No:309 bu hafta, başladığı ilk günden beri, en düşük reytingini aldı. Şu anda en büyük avantajı, Survivor’ın çarşamba günleri yayınlanmıyor oluşu. Eğer aksi olursa, her şey çok daha zor olur. Kaybettiği izleyicileri geri alır mı bilmem, ama elindeki izleyicileri kaybetmemek için; bol bol Lale- Onur ve sevgilerini hissettiğimiz sahneler şart.
 
Haftaya görüşmek üzere…
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER