Deha: Gülünü kaybediyorsun Genç Karan

Deha: Gülünü kaybediyorsun Genç Karan
Deha’da bir bölümü daha geride bıraktık. Herkesin eline, emeğine sağlık. Güzel bir bölümdü genel hikâye adına. Kendi adımaysa bölüm sonu içimde koca bir boşluk oluştu. Çok sevdiğim bir dizi karakterini kaybetmiş gibi hissetmenin verdiği boşluk hissinden herhalde. O zaman... Perde...
 
Geçen bölüm başrollerin tatilde olduğu bir bölüm olduğu için pek bir şey olmamıştı bölüm sonu hariç. Sonunda Devran’ın kazanmasıyla bitirmiştik geçen bölümü. Tarihte bir ilk. Ateistler haydi, bunu da açıklayın da görelim. Mağlubiyetlerin bir numaralı ismi sonunda kazanıyor. Aysel’in kocasını öldürdüğünü öğrenmiştik. Devran’ın yeni bir ortağı olmuştu. Ertan Saban gelmiş dizimize, hoş gelmiş. Baba oğul savaşı sonunda kaldığı yerden devam. İskender’in delirme sahnesi çok güzeldi. Onun gülüne böyle açık açık dokunmak büyük cesaret. Devran İskender Karahan güzel bir ekip oldular. Buradan devam edelim.
 
Karahan karakteri bizim aradığımız esas kötü olarak sonunda alması gereken yeri aldı. Keşke diyorum baştan beri izleyebilseydik. Dizinin böyle birisine ihtiyacı vardı. İçimizdeki Ertan Saban sevgisi de malumunuz. Çok vahşi bir karakter. İstediğini elde etmek için de her şeyi yapacak bir karakter. Bir kötüyü izlerken yer yer ürktüm ilk defa. Komik bir yanı da var hareketlerinin ama genel olarak bakarsam ürkütücü. Çok ürkütücü. Devran çok yalnız kalmıştı, yanında birisine ihtiyaç vardı. İyi bir ekleme oldu ama sonuçları çok can yakıcı bir ekleme oldu. Hiç kimseye acıması olmayan, racon bilmeyen, değişik bir şahıs kendisi. Ve en önemlisi de asla ihanet edilmemesi ve borçlu kalınmaması gereken bir karakter. Kargaymış, Kuduzmuş geçiniz onları. Çok farklı bir ligde Karahan karakteri. Bu iş çok kötü yerlere gidecek. Gitmeye de başladı zaten. Neyse, o konuyu hatırladıkça kan beynime sıçrıyor. Gitmezse beni de şuramdan vursunlar. Gözünü İmre’ye dikti. Karga’nın alamadığı kadın olduğunu öğrenince onu alma hırsı daha da arttı. Ancak kullandığı kelimeler o kadar mide bulandırıcıydı ki. Bu kadarının da olacağını öngöremedim. Aklıma geldikçe tansiyonum düşüyor. Her kadını parayla satın alabileceğini düşünen bir zihniyetmiş meğer kendisi. Sabır. Ya sabır.
 
Bölümün benim içim kırılma noktası çok can yakıcı oldu. Hazmedemedim. Hala da hazmedemiyorum. Onu affedemiyorum. En başından beri benim sevdiğim karakterlerden oldu. Hatta günün sonunda bakınca bu dizide en sevdiğim karaktermiş meğer. İnsanın canını en çok sevdiği yakarmış misali bölüm sonu benim de kalbimi söküp aldı. Çok sevdiğim bir arkadaşımı, çok sevdiğim bir dostumu yitirmişim gibi hissettim bölüm sonu. Öyle bir kalp kırıklığı bendeki.

 
*Yuvarlak masa şövalyeleri*

İmre... Sen benim kalbimi bu bölüm çok kırdın. Benim de içimde koca bir yara açtın. O kadar büyük bir yara açtın ki... Seni nasıl affedeceğimi bilmiyorum. Ben bu karakteri tanımıyorum. Bu benim sevdiğim, tanıdığım İmre değil. Benim içimde bir şeyler koptu. İnsan galiba bazı şeyleri kaybedince ne kadar çok sevdiğini anlıyor. Gözlerinden her duyguyu okumayı çok seviyordum. Devran’a rağmen ona olan aşkını izlemeyi, tek başına da olsan bir şekilde ayakta durmaya çalışmanı, şarkılarınla gelip yeri geldiğinde kendi oyununu kurmanı, tak tak tak cevapları yapıştırmanı, hüznünü, neşeni, gözlerinle anlattığın her duyguyu... Ama sen o benim tanıdığım güçlü kadın değilsin artık. Aşk çok güzel bir şey ve kesinlikle yeri geldi mi çok yıkıcı bir şey ama böyle değil. Bu şekilde değil. Bir insanı bu kadar zayıflatmamalı. Seni gözü yaşlı görmek zaten yeterince yıpratıcı. Seni ağlarken görmekten nefret eder oldum çünkü acını bu kadar hissetmek sinirimi bozuyor. Sürekli kendinden bu aşk için ödün verdiğini görmek bir yerden sonra çok fazla gelmeye başlamıştı. Ama yine de içimden “Tamam ya, tamam. Aşk işte bu, insanlar değişir, dönüşür, herhalde bu son.” diyordum ama. Bu sefer gerçekten son. En azından benim için son. Galiba benim sınırım da bu. Keyfim o kadar kaçtı ki... Karahan’la olan diyalogların mide bulandırıcılığı ayrı zaten. Ne güzel oysa benim tanıdığım İmre cevapları bir güzel yapıştırmıştı ona. Tek gecelik ilişki olayı olmuş -BU OLAY OLURSA KİBAR KİŞİLİĞİMDEN ÇIKIP KALEMİMİ SİVRİLTİP BURAYI ATEŞE VERİRİM-, olmamış benim umrumda değil. Bir önemi yok artık. Devran kalbinin üzerinde bir kez daha tepindikten sonra fıtı fıtı “Karahan, Karahan.” diye dolanıp oda numarasını sorması, kapısına gelip kendisi için ne kadar vereceğini sorması, para karşılığı akşam nerde isterse orda olacağını söylemesi. Ve bunları da adamın tek gecelik ilişki için para teklif eden üstü kapalı hikayesini dinledikten sonra yapması. Ben bunu aşamıyorum. Burada takıldım kaldım ve aşamıyorum. Kim için? Devran için. Onu yaşatmak için her şeyi yapacağını söylemişti ama Devran’a gerçekleri anlatmaktansa bunu mu yaptı gerçekten? Âşık olduğu adam için her şeyi yapar bunu anlarım ama bahsettiğim bu değil. Ünlü düşünür Tarkan ne demiş? Yo, yo, yo. Bir de ameliyatın kendisi için de değil, ön ödemesi için. 2 milyon dolar. İmre’ye biçilen değer bu. Pardon, “Ne kadar vereceksin?” diye Karahan’a sormuştu ama adam hiç değilse “Siz belirleyin.” gibi bir şey demişti. Sinirden hatırlayamıyorum bazı sözleri. Bir eşya gibi, bir mal gibi değer biçilen, kendisine değer biçtirten bir kadın bu. Kendimi gerçekten çok zor tutuyorum. Yanlış bir şeyler yazmayayım diye çok zor dayanıyorum. Böyle bir şeyi bir kadına nasıl yazabiliyorsunuz? İmre karakterini ben yeterince iyi tanıdığımı düşünüyorum. O kadar da değil. O kadar da değil. Yavaş. Devran için değer mi diye kendime soruyorum ama kusura bakmayın bu kadarı da değmez. Onu bu kadar hırpalayarak seven bir adam için değmez. İmre’yi neden bu kadar zayıf, bu kadar güçsüz bir hale getirdiniz ki? Borçlu kalmaktan bu kadar korkan bu kadın, adamın kendisinden nefret ettiğinden emin olduktan sonra kendisini başka bir adama mı teslim edecek kendisinden nefret eden bu adam için? Brezilya dizisi mi çekiyoruz?  Karahan’ın İmre’ye dokunması düşüncesi tiksinti uyandırıyor bende. Bu borçlanma olayının bir kadının, İmre gibi sevdiğim bir kadın karakterin bedeni üzerinden olması sağa sola kusma hissi uyandırıyor. İmre bunu asla yapmazdı ya. Asla. Bir karakteri seviyoruz ya, illa üzerinden geçin. Güçlü kadın olamaz. İlla bir erkeğe âşık olacak siz de karakterinin üzerinde tepineceksiniz.
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER