RaniniTV Ekspres: 15 Soruda Umut Karadağ

RaniniTV Ekspres: 15 Soruda Umut Karadağ
26 Şubat 1971 yılında Ankara’da doğan Umut Karadağ, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih- Coğrafya Fakültesi Tiyatro Sanat Dalı, Oyunculuk Anasanat Dalı’ndan mezun oldu. Vatanım Sensin, Halka, Kuruluş Osman, Beyaz Balina, Bağlılık Hasan gibi ses getiren dizi ve filmlerde rol alan Karadağ, şimdilerde Prime Video’nun ilk orijinal yerli dizisi Düğüm’deki performansıyla konuşuluyor.



1. Son projenizde canlandırdığınız karakteri özetleyecek beş anahtar kelime?
Cahil, korkak, yüzsüz, saldırgan, sapık.

2. Canlandırdığınız karakterin tek bir özelliğine sahip olacaksınız; hangisini seçerdiniz?
Hiçbirini seçmezdim, gerçekten her özellik birbirinden kötü.

3. Oynadığınız diziyi, filmi veya tiyatro oyununu bir yemek, canlandırdığınız karakteri de malzemelerden biri olarak düşünecek olursanız; projeyi hangi yemeğe benzetirsiniz ve karakteriniz olmasa hangi malzeme eksik olurdu?
Ali Nazik diyeyim. Ben de patlıcan olurdum sanırım.

4. İlk audition’ınızı hatırlıyor musunuz; nasıl geçmişti?
TRT’de Halka dizisinin İskender Akay karakteri için audition’a girmiştim. Kısa zamanda çok şey yapmanız bekleniyor, ezber gibi. O karakterin tavrı gibi zor ama keyifliydi diyebilirim.

5. Bugüne kadar oynarken yaptığınız en komik hata nedir?
Diyarbakır Devlet Tiyatrosu’nda Güngör Dilmen’in yazdığı Canlı Maymun Lokantası adlı oyunu oynuyoruz. Ben de Çinli garsonu oynuyorum. Oyunu, ayağımı burktuğum için tekerlekli sandalyede oynuyorum. Dekorun içinde yanan tütsülerden birine yanlışlıkla çarptım ve közler, ahşap dekorun içine düştü. Yangın çıkacak korkusuyla tüm oyuncu arkadaşlarım ve ben, oyun karakterlerimizden çıkıp panik halde su bulmaya koşuştuk. Söndürülünce hiçbir şey olmamış gibi karakterlerimize geri dönüp oyuna devam ettik. Sonradan konuşup çok güldüğümüz anılardan biridir.

6. Şu an/son olarak oynadığınız dizide, filmde veya tiyatro oyununda sizin ya da başka bir karakterin söylediği, en sevdiğiniz replik nedir?
Turan Oflazoğlu’nun 4 Murat adlı oyununda Şair Nef'î ve 4 Murat’ın bir sahnesi vardı. Ben, Şair Nef'îyi oynuyordum. Oyunda 4 Murat şarap içiyor ama kendi yasaklamış. Hatta pek çok kişi bu yüzden idam edilmiş. Şair Nef'î, “Hünkarım siz yasaklamışsınız ama kendiniz içiyorsunuz” diyor. 4 Murat’ın o sırada eli kadehine gidiyor ve “Şair, şimdi yasağı kaldırdım” diyor ardından kadehi kafasına dikiyor ve masaya koyuyor. “Ve şimdi de yasağı tekrar koydum” diyor. En sevdiğim repliklerden biriydi.

7. Bir bölümlüğüne/sahneliğine oynadığınız herhangi bir işteki karakterinizi ekipten başkası canlandıracak. Kimi o rolde görmek isterdiniz? Aynı şekilde siz de başka bir karakteri oynayacaksınız. Hangisini seçerdiniz? (Yaş, cinsiyet vb. etmenleri düşünmeden)
Tatar Ramazan dizisinde Abdurrahman Çavuş karakterini oynuyordum. Bir bölümlüğüne Haluk Bilginer’i Abdurrahman Çavuş’u oynarken görmek isterdim. Ben de Tatlı Hayat dizisinde bir bölüm Haluk Bilginer’in yerine İhsan Yıldırım karakterini oynamak isterdim.



8. Ergenliğinize döndük; sevdiğiniz bir ünlünün fotoğrafını tişörte bastıracaksınız. Bu kim olurdu? (Yerli/yabancı fark etmez)
Ray Charles. Beni çocukken Efes Antik Tiyatrosu’nda konserine götürmüşlerdi. Çok etkilenmiştim. Muhteşem bir atmosferde caz dinlemiş, coşmuştuk. En unutulmaz anılarımdan biridir. Tabii ki, Ray Charles, gecenin en büyük yıldızıydı.

9. Karşınızda zaman makinesi var; hangi dönemde, hangi şehre ışınlanmak isterdiniz?
Geleceğe ışınlanmak isterdim. 3200’lü yıllarda İstanbul’u görmek isterdim.

10. Bugüne kadarki en büyük çılgınlığınız nedir?
Yükseklik korkumu yenmek için parasailing yapmaya karar vermiştim. Oturduğunuz yerin yanında paraşüt ipleri var tutacağınız ve yaslanacak herhangi bir yer yok. Emniyette hissetmemi sağlayacak hiçbir şey yoktu açıkçası. Korkumun üstüne gitmenin büyük bir çılgınlık olduğunu ancak parasailing ile yükselince anladım. 10-15 dakika sürdü ama bana bir ömür gibi gelmişti. Yükselirken elime tutuşturdukları kameraya veda konuşması yapmıştım, eşim Çiğdem ve kızlarım Nergis Çiğdem ve Asya Feriha’ya veda ettim konuşmamda. İndiğimde ben ve sesim bitmiş halde sahile dönmüştüm ama hala başım dönüyordu.

11. Hangi dizileri takip ediyorsunuz ve onları izlerken yanında yemesem olmaz dediğiniz abur cuburlar neler?
Yerli dizilerden Bahar ve İnci Taneleri’ni takip ediyorum. Taş Kağıt Makas dizisi de ilgimi çekiyor. Yabancı dizilerden Blacklist ve Dexter’ı izliyorum. Bunları izlerken fındık, fıstık, leblebi ya da salatalık, domates gibi atıştırmalıklarım oluyor.

12. Güne bir kitabın dünyasında başlayacaksınız; öğlen bir dizinin, akşamı da bir filmin dünyasında geçireceksiniz. Hangilerini seçerdiniz?
Güne Pal Sokağı Çocukları romanıyla başlamak, öğlen Breaking Bad dizisinde olmak isterdim. Akşam da God Father’ın dünyasında olmak isterdim.

13. Oyunculuğun en çekilir ve çekilmez yanları nelerdir?
Elbette oyunculuğun en parlak, en vazgeçilmez tarafı, izleyicilerden olumlu tepkiler almak. Oyunda final alkışının coşkusu, yolda ya da herhangi bir yerde birinden sizi takdir ettiğine dair cümleler duymak çok kıymetli. Dikip büyütüp yetiştirdiğiniz fidenin meyve vermesi gibi. En çekilmez yanı da aslında 10 saniye bile yan yana olmaya katlanamayacağınız insanlarla bazen birlikte oynamak zorunda kalmak.

14. Kapitalizm, feminizm, sosyalizm, elitizm... Hadi, bunların yanına bir tane de siz yepyeni bir “-izm”li kavram ekleyin.
Dengeizm diyebilirim.

15. İnsan tabiatı gereği kendini ciddi anlamda eleştirirken zorlanır. Çünkü nedenini herkesten iyi bildiği için hep o noktalara sığınır. Ben bu soruyu kime sorduğumu bilmiyorum ancak diğer oyunculara ve okurlara bir mesaj olması açısından kendinde ‘tamamlanabilir bir eksiklik’ gördüğün şeyi nedeniyle birlikte anlatır mısın?
Bence hiçbir varlık tam anlamıyla tamamlanmamıştır. Sürekli bir gelişim ve dönüşüm sürecindedir. Ben de iyi güzel ve doğru anlamda tamamlanmaya çalışıyorum. Rahmetli İlhan Kantarcı çok iyi bir oyuncuydu, sevdiğim bir ağabeydi benim için. Beni kuliste bir gün üzüntülü görünce yanıma geldi, bir iki kelam ettik. Bana en son verdiği öğüt şuydu: “Umut, sen insanlarla iletişimi samimiyetinle 100 puandan başlatıyorsun, ben ise sıfırdan başlatır 100’e kadar çıkarırım” demişti. Bence ben o sınırı hala koyamıyorum.



BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER