Vicious, denemem gerektiğini düşünerek başına oturup üstüne memnun kaldığım dizilerden birisi. Evet, girişte de bahsettiğim gibi espri düzeyini ilk başta biraz garipsesem de karakterleri sevip kanıksayınca zaten gerisi dert olmuyor. Hatta eğleniyorsunuz bile ki belki de çoğu kişi için başta da sorun olmaz. Bu nedenle durumu bir adım ileri götürüp altyazılarına katkı sağladığım da olmuştu. Dolayısıyla isteyen için bir şekilde ulaşılabilir dizilerden birisi.
Ian McKellen'ın nisan ayında Türkiye'yi
ziyaret edip birkaç gün kaldığını hala hatırlayan vardır. Buraya geldiğinde Kaos GL'ye verdiği
röportajda konu
Vicious'a da geldi ve mesela şunları dedi:
“Vicious’taki karakterler karikatür. Ama pozitif karikatürler. Eskiden televizyonda yer alan her eşcinsel karakter güldürü nesnesiydi. Sevişmiyorlardı, hatta seks üzerine konuşmuyorlardı. Sadece kırıtıyorlardı ve buna gülüyorduk. Bütün bunlara karşı biz başka karakterler yaratmak istedik. Freddie ve Stuart, stereotip karakterler değil. Gerçekler. Televizyonda güldürü nesnesi olabilen eşcinselleri izlemiş, zorlu zamanlar atlatmış, bencil oldukları için eşcinsel hakları mücadelesine hiç katılmamış ama gizli olmayan iki kişi. Aynı zamanda birbirine korkunç davranan bir çift. Böyle çok çift var. Birbirinize kötü davranmak için gey olmanız da gerekmiyor.”
Bana kalırsa Vicious için güzel bir tanımlama ve özetleme olmuş. Eşcinsel kitle halen bizde de ülkenin kafa kıran yapı taşları gereği güldürü nesnesi olarak kullanılıyor ama neyse ki dünyaya açılınca çeşitliliğe ulaşılabiliyor. Dahası böylesi mükemmel olmasa bile güzel işler çıkabiliyor.
Bu arada dürüst olmak gerekirse eşcinsel temalı dizilerden birisi olduğu için ülkede yayınlanmasını beklemesem de dizinin ülkemizde yayını da oldu. Vakti zamanında Digiturk bünyesindeki kanallardan Dizimax Comedy
yayınlamıştı. Sahibi değiştikten sonra kanalın şimdiki ismi beIN SERIES COMEDY oldu.
Ayrıca Vicious benim beklentimi aşarak dramayı da güzelce içine harmanlamayı başarabildi. İkinci sezon finalinin sonu diziyi düşündüğümde aklıma gelen sahnelerden mesela ve hazırlıksız yakalananlar için sonuç ne olur bilemiyorum. Final yerine geçen bir saatlik bölümü ise karakterlerin bir yılına dört mevsimi kullanarak dayanan bir bölüm, herkes için uygun bir sonla yayın hayatını bitiriveriyor. Üstelik mesela burada da sonbahar mevsimiyle insanın içine bir şeyleri oturtmayı çok güzle başarabiliyorlar.
Özetle homofobik olmayan kitle için Vicious'u en azından denenmesi için tavsiye edebilirim. Kadro, konu, komedi vs... İlgiyi bir yerden çekebiliyor, izlerken fazla yormuyor, sürekli olmasa da eğlendirebiliyor da. Durum genel olarak böyle yani efenim.
Not: Kaç kişinin anladığını, bildiğini veya hatırladığını merak ediyorum; Stuart ve Freddie ikilisi geçtiğimiz senenin Eurovision yarışmasına da dahillerdi. İsveç'in düzenlediği yarışma sırasında yayınlanan bu
kısa skeçte iki oyuncu karakterleriyle yer aldılar. Hatta Eurovision'ı ti'ye alan ve sıkıcılığından bahseden bir skeçti.