Titanic: Blood and Steel: Sahi bu gemi niye batmıştı?

Lord Pirrie - Mark Muir - Joanna - J.P. Morgan

Titanic: Blood and Steel genel olarak ilk sayfada bahsettiğim gibi bir dizi. Bölümler boyu Titanic gözlerimizin önünde bir araya gelirken hepsi bir ucundan tutan karakterlerin başından bir sürü şey geçiyor, bir de belli şekilde iç içe geçiyorlar.

Örneğin gemiyi yapan şirkette çalışan Sofia Silvestri, Muir ile olan alakası bir yana işçi kökenli bir aileden gelmesiyle öne çıkıyor. Kitty Carlton ise zengin bir aileye mensup ve kaymak tabaka tarafını onun sayesinde görme fırsatımız olabiliyor. Bu ikili kadın hakları kısmının da önemli bir tarafını oluşturuyor. Dizinin sevdiğim bir tarafı ise tabii ki gerçek hayattan gelme karakterleri de içinde barındırması.

Derek Jacobi'nin çok iyi oynadığını düşündüğüm karakteri Lord Pirrie gemiyi yapan şirketin başındaki isim. Hatta gemiyi zamanında yetiştirmek istese bile Muir'in fikirlerinin de en büyük destekçilerinden. Mesela İrlanda konusunu da daha çok onun bakış açısından izleme fırsatı buluyoruz, işçi hakları konusunda ise sert bir patron değil. Geminin sermayesini sağlayan J.P. Morgan da gerçek karakterlerin bir diğer önemlisi olarak yer alıyor.

Çığlık film serisinden tanıyıp sevdiğim Neve Campbell'ın oynadığı Joanna karakteri de Titanic'in 'pazarlamacısı' olarak izleyicinin karşısına çıkan gazeteci bir karakter olarak diziye renk katmakta.


** Ben Titanic: Blood and Steel'i vakti zamanında yayınlanmasından kısa süre sonra izlemiştim. Hatta yeni kurulmuş olan şimdiki ismiyle teve2 yayınlamıştı ve dublajlıydı. Diziyi internet ortamında Türkçe altyazılı bulabilir misiniz bilmiyorum ama dublajlı bir şekilde dilerseniz mevcut. Hatta Youtube'ta orijinal haliyle bile var şu an.

İçinde birçok karakter olmasına rağmen diziye kısa sürede alışılabiliyor ve hatta sürüklenmeye başladığınız için zevk alınıyor. Dönem dizisiyle pembe diziyi harmanlayıp izleyici önüne getirmişler sanki. Barındırdığı konuları ve karakter hikayelerini de finaliyle birlikte kapatmayı ihmal etmiyor. Fazla kapattığını bile söyleyebiliriz, çünkü dizinin finalinin nereye gittiği malumunuz...

Üstelik dizi boyunca tanıdığımız karakterlerin bir kısmı da gemiye binmesin mi? :( Aklıma şu an Aşk-ı Memnu'daki "Ölüyorum, anlasana! Gözlerimin önünde birbirlerini seviyorlar. Ben işkenceler içinde kıvranırken, onların mutluluğundan ölüyorum. Anne ben ölüyorum, yardım et." replikleri geldi. Alın bunu diziye uyarlayın işte. Bazısının ogemiye biniyor olması o dönemki psikolojime hiç iyi gelmemişti, hala hatırlıyorum. Zaten yazıyı yazmaya karar vermemin bir nedeni de bunu hatırlamam oldu.

Titanic'in bildiğimiz efsanesine karşı sempati duyuyorsanız ve ben gibi batışına odaklı olmayan bir şey 'de' izlemek isterseniz bu dizi size de tavsiyedir efenim.

BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER