The Vampire Diaries: Life sucks, get a helmet

The Vampire Diaries: Life sucks, get a helmet
Ah ah…8 yıl olmuş. 8 koca yıl. “Vampir Günlükleri” ismiyle hayatıma girdiği gün dün gibi aklımda. Damon(Ian Somerhalder), Elena(Nina Dobrev) ve Stefan(Paul Wesley) isimlerini ilk duyduğumda “Hangisi Stefan’dı, hangisi Damon’du bunların?” diye az sormadım kendime. Diziyle bu kadar ilgiliydim işte ilk başlarda. Sonra… Sonra işte kendimi Mystic Falls diye bir kasabaya kaptırdım. Kaptırış o kaptırış. Milletin paket halinde ilköğretimle ortaöğretimi bitirdiği 8 yıl süresince kopamadım. Peh! Yalan! Külliyen Y A L A N. Kendimi gayet de ilk başlarda Damon Salvatore’a kaptırdım. Kaptıramaz mıyım? Kaptırırım. İtirazı olan? Aferin, iyi de yapmışım, güzel de yapmışım. Yakışıklı mı? Yakışıklı. Ne yani şimdi yalan söyleyecek halim yok. Masmavi gözleri, dağınık simsiyah saçları ve üzerindeki kıyafeti çıkarmak suretiyle Antep yöremizin meşhur tatlısını bize sunan Damon Salvatore Bey’e yakışıklı demeyeceksek kime diyeceğiz? Adam yakışıklı. Ama o iş sandığınız gibi değil. Bu, neden böyle oluyor, inan hiç bilmiyorum. Ya, biz o kadar sığ insanlar değiliz kardeşim. Her yakışıklıya ölüp bittiğimiz falan yok. Böyle genel bir algı var ya dudak büzerek “Hı hı, hı hı adam yakışıklı tabii, ondan hep.” diye. Senin bildiğin seyircilerden değiliz biz, NO!

Damon Salvatore(1840-1864), Katherine isimli bir genç kıza duyduğu aşk uğruna vampir olmayı göze almış olup, aşık olduğu kadın ölünce vazgeçtiği halde, yalnız kalmak istemeyen -vampire dönüşmüş olan- erkek kardeşi tarafından vampire dönüştürülen adam. Ama gerçek hayatta vampir diye bir şey yok ki, lala lala laaaala. Ama sen bütün sırrı bozdun ya.

100 küsür sene aynı kadına aşık kalmış bir adam Damon. O kadını bulmak için her şeyi yapmış bir erkek. Sahi bir erkek bu kadar çok sevebilir mi gerçekten? Yoksa dizinin fantastik yönü bu “aşk” konusunu da içeriyor mu? Ölümsüz bir adam yıllarca tek bir kadına bağlı kalabilir mi? Kalabilirmiş. Sonunda o kadına kavuşmak için her şeyi yapabilirmiş. Katherine Pierce da Damon’u gerçekten sevseydi belki unutulmaz aşıklara adını yazdırırdı bu ikili ama üzgünüm, olmadı. O, Damonla Stefan’ı birarada idare edip sonunda da Stefan’ı seçti. Her zaman olduğu gibi, o da, Stefan’ı seçti. Stefan’ı ilk gördüğüm an sevmedim, hala da sevmiyorum, sevmeyeceğim de. Fazla mükemmel karakterlerden nefret ettiğim için belki de sevemedim onu. Çocuk mu kandırıyorsunuz yani? Ay hep en doğru seçimler, hep en iyi seçimler, hep bir iyilik falan filan. Sen vampirsin. Sincap kanıyla beslenmek de ne demek? Vampirsen vampirliğini bil. O ne öyle, mafya babasının Barbie bebeklerle oynayan oğlu gibi? Tamam, sen seviyorsun, sen bayılıyorsun, Stefan Elena’ya aşık bla bla bla. Sıkıntı yok. Hayırlı, uğurlu olsun. Tepe tepe kullan kardeşim. Gidip Kızılay’ın kan stoklarından kan falan alın beraber, şömine karşısında tokuşturursunuz artık. Adamın ölümsüzlüğü bile sıkıcı. Tamam, sustum.

Ölümsüzlük... U uvvv. Tüylerim diken diken oldu. Ölememek ne kadar berbat bir şey. Ölmek için yaşanılan bir dünyada sonsuza kadar yaşamak… Bir insanın sahip olabileceği en acımasız ceza. İstemezdim. Asla istemezdim. Beni bırak, düşmanımın başına bile gelsin istemezdim. Gerçi Stefan’ın başına geldiği iyi oldu, zaaaTamam, onun da başına gelsin istemezdim. Ölümsüz olsan ne yapardın? A) Dizi izlerdim. B) Kitap okurdum(Aferin, çocuğum.). C) Ders çalışırdım(Yürü,git!). D) Dedikodu yapardım(Dedikodudan zehirlenerek ölürdün belki, kim bilir?). E)Diğer(Fantezi dünyana bıraktım geri kalanını). F)Şıkların vizyonsuzluğundan gözleri kanayanlar buraya. Bir gün öleceğiz diye ne yani, hayatı yaşamayalım mı? Makinelerin gece kapanacağını biliyorsun diye lunaparka gidip eğlenmeyecek misin? Tabii ki eğleneceksin. Belki de bunu bu kadar eğlenceli yapan o makinelerin bir süre sonra kapanacak olması, kim bilir?
Elena Gilbert. Katherine’e her ne kadar benzemek istemese de gerek dış görünüşü, gerek kaderiyle bundan kaçamayan Elena. Stefan’ın sevgilisi Elena. Damon’a deli gibi aşık olan Elena. Çoğu zaman Delena ve Stelenacıların kendisine gıcık olarak ittifak yaptığı Elena. O da ilk Stefan’ı seçti(Al-kııııııışşşş). İlk Damonla tanıştığını hatırlasaydı, o ilk karşılaşmada ondan ne kadar çok etkilendiğini hatırlasaydı, hikaye belki de çok daha farklı gerçekleşirdi. Ama sonucu hep aynı olurdu. Elena için her yol, sonunda Damon’a çıkardı. Dünyanın en bencil(!) adamına aşık oldu o. Üff öyle bencil ki anlat, anlat bitmez. Stefan’ı hayata döndürmek için ölen, herkes hayata dönerken zamanında yetişemediği için sonsuz bir hapishaneye mahkum olan bir bencil o. Elena’yı ilk kendisi görmesine rağmen, bunu Elena’ya söylemeyen-ki o sırada Elena ilk Damon'la tanışsaydı her şeyin farklı olacağını söylüyordu, iki erkek kardeş olası bir ölümle karşı karşıya olup Elena Stefan’ın yanında olmayı seçerken- bencil herif. Aşık olduğu kadının hayatını kurtarmak pahasına nefret edilen kişi olmayı göze alan bencilin teki. Bizim bencil Damon Salvatore işte. Söz konusu sevdikleri olduğu her seferinde kendi hayatını hiçe sayan dünyanın en bencil herifi. 

Yazı devam ediyor..
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER