Bu Şehir Arkadan Gelecek: Bu şehir ellerini uzatıyor sana, tut sımsıkı… Sakın bırakma!

Bu Şehir Arkadan Gelecek: Bu şehir ellerini uzatıyor sana, tut sımsıkı… Sakın bırakma!
Ali’nin bu şehirde kapana kısılması temalı her serzenişinde “Bu şehir ellerini uzatıyor sana, tut sımsıkı… Sakın bırakma…” diye seslendim ona… Demir atılan bu şehir sürprizlere gebe demiştim ilk bölüm yazısında bu bölüm sürprizler birer birer işaret veriyor Ali’yi nelerin bekleyeceğine dair…

Bu şehir, İstanbul, en sevdiğim… Öyle güzel resim verir ki Boğaziçi, dizi genelinde de en güzel sevdiğim kareler Ali’nin ömrünün ilk beş yılı hariç nerdeyse tamamının geçtiği denize koşması oldu. Şahin’in evi her ne kadar üç göz bir gecekondu da olsa değme milyon dolarlık evlerle kıyaslanmayacak bir Boğaz manzarası var, keza Rauf Anne’nin yattığı hastanede öyle… Ayrıca Ali kaybolduğunu hissettiğinde Hisar’da almadı mı soluğu…

Diğer bölüm yazısı zaten detaylı, ben biraz daha farklı olarak bölümden bana kalanlara değineyim…

Aşk hikayelerini oldum olası çok severim. İkinci bölümü izlerken fark ettim ki ilk bölümü sevabıyla günahıyla ama Ali Derin özelinde izlemişim. Halbuki hikaye daha derin, daha doğrusu derinleşmeye müsait güzel işlenirse… 

Bizi hikayenin içine çekecek kancalar elbette ki flashbackler… Ali’nin Şahin’le Veysel’i izlediği ve Rauf anneyle ilk günlerine döndüğü çocukluk sahnesi haricinde diğer kancalar hiç mi hiç içime sinmedi. Bölüme serpiştirilen flashbackler farklı filtre kullanılıp oyunculara peruk takmaktan öte olmalıdır. Hele ki Tekin’in Şahin’in can düşmanı olması ile ilgili flashback. Biliyorum ki iki karakter arasındaki bu bağ hikayeyi derinleştireceğine benim gözümde basitleştirecek.



Flashbacklerden konu açılmışken Rauf Anne’nin küçük çocuğun öfkesini kumtorbasına yönlendirmesi ne güzeldi.Ne kadar acı varsa çıkart içinden…

Bir önceki yazıdaki soruma bu bölümde de yanıt alamadım. Rauf Anne Ali’nin şampiyonla bağlantısı olduğunu biliyordu ama bize verilen flashbacklere göre hikayenin tamamını yani Ali’nin gerçek babasının şampiyon olduğunu bilemeyeceğine göre Ali’yi şampiyonla tanıştırma amacı hastalığının etkisiyle onu - baba bildiği adamı öldürmüş olsa da annesinin sevdiği adamla bir araya getirmek miydi?  Üstelik Şahin Vargı neden sokaktaki adamın umudu, onu da anlamadım… Üzerine kafa yoracak en ufak bir bilgi kırıntısı da olmayınca şimdilik söylemiş olmak için söylenen bir laf olarak kaldı dağarcığımda…



Şampiyon herkesin umudu mu bilemeyeceğim ama onun umudu Ali, bu net. “Burada kaldığım sürece ne iş verirseniz yaparım ağabey.” demesinde Şahin’in içinde kopan fırtınaları ben hissedebildim ya siz… Hele ki Rauf Anne’yi “Hem annem, hem de babam” olarak tanımladığı sahnede içinde kopan fırtınalar… Gürkan Uygun herhangi bir repliğe ihtiyaç duymadan da izleyiciye duygularını geçirebiliyor. Yakın çekimler çok daha sıklıkla kullanılmalı, duygularını öyle güzel ifade ediyor ki… 

Yazı devam ediyor..
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER