Kiralık Aşk: Yine Yazı Bekleriz*

"Altını çiziyorum, istemedikleri halde."
Bu aşkın karşısında kim durursa alnını karışlarım. Defne'yi üzeni üzerim, hele Ömer'i üzeni daha çok üzerim, ikisini birden üzeni ise silerim. Yani İsmail Bey, seninle tüm ilişkilerimi bitiriyorum. Yeniden başlar mıyız? Hiç zannetmiyorum. Çünkü şu an gözümde gereksizden bile kötüsün. Ay dur bir dakika, çok görmedim diyeymiş o. Tamam, hala en çok nefret ettiğim gereksiz.

"Bay Ego Ömer'e bağırdıkça ben 😒😒"

Neden mi bu kadar sinirliyim sana? At gözlüğün yüzünden. Ömer'in acılarını hiçe sayan furyadan olduğundan. Defne'yi uçuruma kadar itip sonra da uçurumun dibinde onu bekleyen Ömer tutacak diye kolundan çekiştirdin diye. Umarım anlatabilmişimdir. Defne oyunun içinde can çekişirken hiçbir yardımın dokunmayıp şimdi ahkam kesiyorsun diye. Çalı çiziğinden huylanıp Yasemin'i terk eden biri olmana rağmen, hayattan sürgün edilen Ömer'i yargıladığın için. Ve en önemlisi sana İso olduğun için kızıyorum. Meğerse bizim İso'muz olmak istemiyormuşsun. Sen seçtin bunu, itiraz etmeyeceksin o zaman.

Şimdi şöyle bir şey var ki, tamam anlardım Defne'nin bir zamanlar yaptığı gibi sadece fikrini söyleseydin. Ama Defne'nin yüzüne kapı kapatmak, "Git ya! Allah aşkına git!" diye bağırmak da ne demek? Sadece Ömer'e bağırsan anlayacağım yine de, madem can dostun bu kadar Defne'yi ağlatmaya nasıl gönlün razı oldu? Yani şu an verdiğin tepki, sanki Ömer'le sen eskiden birlikteymişsiniz Ömer sürekli seni üzmüş de Defne şu an seni zorla Ömer'le evlendirmeye çalışıyor gibi. Saçmasapan.

Severim ben. Sevdiğimi korurum. İnanırım. Hatta bana yaptığı hatalara bahane bulurum. Kırılsam da çok kolay affederim. Açıkçası şu son iki bölümdür biraz kırıldım. Ama sorun değil, bir yaramaz yaramaz sırıtan Ömer, masum masum bakan Defneler, tatlı tatlı cilveleşen DefÖm verin her şeyi sineye çekerim. Laf edenin de alnını karışlarım. Kiralık Aşk çok kıymetli çünkü benim için, çok çok kıymetli.

"Baksanıza, birlikteyken 'Su' gibiler, 'Güneş' gibiler... Onlar için değer."

Tatsız mevzulardan çok bahsettim neyse, biraz tatlı yiyelim.^^

Bu bölüm o uçurumdan atlayan Defne var ya işte o gerçek Defne'ydi. Oyun veya korkuları yüzünden kendini sıkıştırmayan sonunda yaşamaya karar vermiş Defne. Bulutların üzerinde tatlı tatlı salınan Defne. Çocuksu, tatlı, masum Defne. Kanatlanmıştı tam da, kırılan kanatlarını Ömerle tamir etmeye karar vermişti. Sonunda mutlu bir şekilde başını yastığa koyabilmişti. İçinden ılık bir şeyler akıyordu yeniden.

Peki ya Ömer, sürekli hayatla ölüm, acı ve mutluluk arasındaki ince çizgide gezinen adam sonunda Defne'nin eline tutarak aşk yolundan yürümeye başlamıştı. Tatlı tatlı Defne'sine bakarken, karşılıklı büyülenmeyle ikisinin de ayakları yerden kesilmişti. Ay durun şu an yazarken bağlamdan çıktım. Ay siz ne tatlısınız! Gelin bak ben sizi yiyeyim, siz kurtulun bu insanlardan.^^

Uzun zamandan sonra 'Mucize' şarkımız çalmaya başlamıştı. Uyuyamayan Ömer'in mutlu bir şekilde uyanıp, uyurken de zaten aklında olan (Kimbilir ne rüyalar gördü yine? :)) Defne'sine "Özledim." mesajı atmıştı. Rüzgar esiyordu ılık ılık. Salınıyorduk birlikte.

Sonra ne mi oldu? Mucize şarkısının akordu bozuldu, öfkenin yanında. Hiç hakkı olmadan malum şahıs (Yazmaya üşendim çok uzun.^^) tatlı tatlı salınan, mutlulukla gülümseyen bizim paçalarımızdan tuttu, çaktı yere. "Cidden, ne hakla?"

Her ne kadar at gözlüklü şahsa sinirlensem de yüzleşme sahneleri tek kelimeyle, şahaneydi. "Bu bizim yolumuz. Ve ikimizin arasında başka hiç kimsenin yeri yok!" lafını duydum a dostlar, daha ne istesin bu kız?

Ay Defne'm orda öylece kalıverdin ya, ne kadar üzüldüm sana. Ay yok ben yine döndüm dolandım buraya geldim. Başka konuya geçeyim yoksa o gözyaşlarının hesabını çok fena ödeteceğim! Ben Defne'me Ömer'ime döneyim, o şahıs da öylece mendebur mendebur tek başına takılsın!

Ay siz ponçik misiniz ya? Yavru kedi bakışı atan Defneler, çaktırmadan Defne’sini izleyen Ömerler. Ömer'cim anlıyorum çok gerdi seni İso da, Defne’min suçu yok ki canım. Gerçi zaten sonra hemen pişman olup "İyi misin?" diye sordu ama. Allahım şu an aşırı doz tatlılıktan gidiyorum ben. Bak bak şuna bak bir de Ömer'den güç almak istermiş, sarılmak istermiş de kızdırdığından korkup çekinerek sorarmış. Bana bu Defne'yi verin onu da yatağımın altında besleyeceğim. 


Yazı devam ediyor..
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER