Çok iddialı bir başlık oldu sanırım ama bu yazı bittiğinde sizin de bana hak vermeye başlayacağınızı, diziyi izledikten sonra da şiddetle hak vereceğinizi umuyorum^^
Dizimizin konusunu hala bilmeyenleriniz, Twitter'daki hashtaglerine (#DescendantsOfTheSun gözlüklüaskeremojisi ) denk gelmeyenleriniz için kısa bir özet yazalım önce;
"Kore ordusunda yüzbaşı olan Yoo Si Jin'in yolu (ki kendisini Song Joong-Ki canlandırmakta) bir gün Gangnam şehrindeki özel bir hastaneye düşer, hastanenin idealist ve hümanist duyguları son derece kuvvetli olan güzel doktoru Kang Mo Yeon'la (Song Hye Kyo adlı güzel oyuncu canlandırıyor doktorumuzu da) karşılaşırlar. Birbirlerinden hoşlanan ve birlikte olmak için çaba sarf etmeye başlayan ikilinin ilişkileri ne yazık ki başlayamadan bitiyor. Ardından Yüzbaşı askeri sebeplerden, güzel doktorumuzda biraz insani yardım bazlı sebeplerden biraz da senaristimizin ağlarını örmesinden mütevellit Balkanlarda Uruk adlı hayali bir köyde buluyorlar kendilerini.Ardından gelsin mayınlar, gitsin flörtleşmeler"
Sonrasını anlatmıyorum zira spoilera gerek yok ^^
Twitter bile sana aşık DotS ekibi, şu hashtaglerin güzelliğine gel^^
Şimdi böyle okuyunca haliyle "Ee bunun neresi dünyanın yarısının favorisi şimdi?" diyenler için kendimce bir liste oluşturdum, izninizle başlıyoruz;
● Önceliklee hayatında hiç Kore dizisi izlememiş, bu çılgınlığa bulaşmamışlar için gelsin ilk madde: Tebrikler, bence Kore'nin en sevimli adamıyla bu dünyaya giriş yaptınız (alkışlar, ıslıklar, konfetiler). İzlerken "pekte sevimliymiş/ ay ne de güzel gülüyormuş" diye diye ilk bölümü bitiriceksiniz. Yalnız tabii esas kızımızın hakkını yememek lazım, o da Kore'nin a-list güzellerinden. Daha önce Kore dizisi izlemiş olanlarda ise yorumlardan gördüğüm kadarıyla Song Joong-Ki'den yana sıkıntı yaşamıyorlar ama Song Hye Kyo'yu pek yakıştıramayanlar olmuş. Üzüldük:(
● Gelelim ikinci maddeye; dizinin neredeyse 10 bölümü sinema filmi tadında geçiyor. Siz ilk bölümü izledikten sonra hunharca "2. bölüm nerde!?" derken buluyorsunuz kendinizi. Bu noktada Kore dizisi izleyenler çok iyi anlayacaklar, Kore dizilerinin sonu başından bellidir. Senaristleri derli toplu bir şekilde yazarlar hikayelerini. Türk dizilerinde asla göremediğimiz bu durum Kore için çok normaldir. Dolayısıyla sinema filmi tadında senaryonun climaxleri, inişleri-çıkışları her şeyi planlı programlıdır. İzlerken zevkten dört köşe olmanız çok doğaldır.
● Bu maddemiz alaylı izleyiciler için; başrol kızımız, güzel doktorumuz Kore dizilerininin yüzde 75'inde olduğu gibi mıymıy, ağzını açıp iki kelime edemeyen, sakarlık üstüne sakarlık yapan, esas çoğunun kolundan sürükleyerek her yerciklere götürdüğü stereotip esas kızların tam tersi. (OLLEY) Kızımız akıllı fikirli, kriz anlarında çıkış yolu bulabilen, anlayışlı, çat çat konuşan, tatlı mı tatlı bir başrol^^
Şuraya da biraz Song Joong-Ki koyalım da gözümüz gönlümüz açılsın^_^
● En sevdiğim maddeye döne döne geldim, en çok ben geldim:) Bu dizinin bu kadar popüler olmasının sebebiyle alakalı milyonlarca sebep bulabiliriz bu sebeplerin hepsi hakkında saatlerce tartışadabiliriz. Fekat Song Joong-Ki'nin şahane oyunculuğunu göz ardı edemeyiz. Konu kilit üzgünüm^^ Kendisi 1 saatlik bölüm içinde hem evimizin zıpırı çocuğu, hem aşkından büyülenmiş şahane bir aşık, hem aşırı derecede cool bir Yüzbaşı, hem kankasıyla takılan best bro, hem rapor yazmaktan nefret eden A4 kağıtlarından ve kağıt kesiğinden korkan ama silahlardan ve patlayıcılardan korkmayan çılgın askerimiz, (hem hem hem diye uzayıp gidiyor bu liste, yazarımız toparlayamadı). Ve bütün bu saydıklarımı yaparken aynı zamanda çok sevimli, çok tatlı, çok yakışıklı ve çok karizmatik. Sonuç hemcinslerimin hepsi iptal, hepsi depresyonda.
Yazı devam ediyor..