Not: Seni kıskanıyorum...

“Sen bir gelsene tenhaya gel gel” MR& MRS iplikçi iç ses
Defne’yi olayın başından beri haklı buluyorum çünkü bence her kadının zihnini kurcalayabilecek bir soruyu açık yüreklilik ile sordu, "Ya ben olmasaydım?” Her kadın bu soruyu sorar da, her erkek “Evet” der mi? Orası meçhul. Şu noktada Ömer’in kadın ruhundan anlayıp, anlamayışını sorgularken buldum kendimi çünkü Sinan Ömer’in hayatında adeta bir İsmail görevi görürken çok da güzel açıkladı durumu. Ömer de hiç bozuntuya vermiyor onu anlamadım. Yahu bu Fikret sana ayaküstü ilişki teklif etmedi mi? Neyse.. Ertesi sabah soluğu Defne’sinde alan Ömer o “Seni seviyorum”un hakkını veremedi arkadaş! Olmadı yani. Ama Ömer bu elbet hakkını vere vere seni seviyorum diyecektir, 42'de hadi olmadı 43'de. ^^
 
Selim’den sonrası tam bir kahkaha tufanı, gerçekten kıskanç Ömer’i çok seviyorum galiba. Kıskanç Defne de güzel ancak kantarın topuzunu kaçırıyor. Kıskanç Ömer susarken, kıskanç Defne’ler Fikret’in yanında bile özelini ortaya dökebiliyor. Bu da sinir kat sayımı arttırıyor. Zaten AB’de ikincilik verme verme sebebim de Defne’nin bu tutumu ve değinmekten bile kaçındığım o rüya sahneleridir. Rüyaların şöyle güzel bir etkisi oldu; bizimkiler artık abarttıklarının farkına vardı. Bölüm sonu marshmallow kıvamını almıştık ki tam buzları eritmişken Fikret’in Ömer’in elini tutmasıyla Defne’nin gözler yine hüzün ve özgüvensizlik ile karışık bir ifadeyle buğulandı. Artık biz 42. bölümde ne yaparız, orası Meriç Acemi ve ekibinin inisiyatifinde.
 
Her şeye rağmen ilk gerçek kavgalarını yaptılar ya ciddili ciddili uzata uzata, Defne hep biraz trip atsa ya diye düşünürken, Bizim Defo olimpiyatlarda altın madalyayı kaptı resmen. ^^
 
Kısa kısa

Sude’nin Defne ve Ömer’den bir an olsun uzaklaşması bir tık sevindirdi ancak Sinan ve Yasemin için üzülsem de Yaso üstesinden gelecektir. Az kötülüğünü görmedik sonuçta. Bir de Sude’nin Deniz’den bahsedildiğinde pis pis sırıtmıştı gözümden kaçmadı bakalım bakalım.
 
Bizim bir Deniz vardı Defne’yi tehdit eden ne oldu o? Bence de uzak olsun ama daha mı sağlam temellere oturtarak ilerlesek?
 
Sanıyorum Türkan sultan bizim Defo’dan önce bir İplikçi olacak ya da biz oyun ortaya çıktığında oradan ekmek yer miyiz acaba? ^^
 
16 Haziran’da bir düğün var hepimiz okeyiz. Ama Sude mi, Yasemin mi, Defne mi? Muallâk. Sağolsun Meriç Acemi bütün ihtimallere mavi boncuk dağıtıyor. (Benim oyum Defne’ye.)
 
Eymen gitmiş mi? Nasıl gitti? Neden gitti? Sude yine tutturdu “Seninle ben evlenicem” demeye Sinan’a, bakalım bakalım aman ucu bize dokunmasın DefÖm’ümün tadı kaçmasın Ali Rıza bey! ^^
 
Emeği geçen herkesin ellerine sağlık, çok şahane bir bölüm izledik. Barış Arduç ve Elçin Sangu’ya ayrı bir parantez açmak istiyorum, her saniyesinden ayrı haz aldım.
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER