Zengin ve Yoksul | Rich Man, Poor Man

Sıra gelsin Zengin ve Yoksul'a! Onu en sona bıraktım çünkü kelimenin tam anlamıyla bir hit diziydi. Evde sessizlik hakim olur, eğer bölümü kaçırmamızı sağlayacak bir etkinlik varsa ancak hayati derecede ise katılım sağlanırdı. Tam olarak olayı  anlamakta zorlanacaklara şöyle izah edeyim; annem konken gecelerinin gününü değiştirmişti bu dizi yüzünden. O derece!

Dizinin başrolleri de daha o zamandan stardılar yani bu dizi ile parlamadılar. Peter Strauss, Nick Nolte, Susan Blakely! Adeta ölüm grubu. Ve Falkonetti... Bu kötü adamı kabuslarımızın baş köşesine oturtan, günlük hayatımıza sokan unsurlar arasında William Smith'in şahane performansının payı kuşkusuz tartışılmaz.. Dallas'ın Jr'ı ne kadar kalbimizi kırdıysa Falkonetti de aynı derecede kalbimizi kırdı. Üstelik bir farkla, ondan hayli korkuyorduk da..

"Bir dramanın gücü kötüsüyle doğru orantılıdır, lafı o zaman icad edilmiş olmalı.. Ancak Smith bu rolden sonra sayısız projelerde, çok nitelikli yapımlarda yer almasına rağmen ne ekranda, ne de sinemada ikinci bir patlama yapamadı. Tıpkı Peter Strauss ve Susan Blakely gibi.. Ekibin içinden sivrilen ve A List oyuncu kaşelerine ulaşan tek isim de Nick Nolte oldu.

Dizi, yayınlandığı süre içince memleketi sanki az bölünmüşüz gibi bir de "Rudiciler" ve "Tomcular" diye ikiye ayırdığı gibi mahalle aralarında adı "Falkonetti'nin dizisi" diye anılır olmuştu. İki sezon önce Kuzey ve Güney diye yerli ekranımıza suyunun suyunun suyu olarak uyarlanmaya çalışılmıştı. Olmadı.

İşin tuhafı sanki yıllarca hep bu diziyi izlemişiz gibi hafızalarımızda sağlam yer tutan bu ABC dizisi yani Rich Man& Poor Mann sadece 9 bölümlük bir mini seri. Irvin Shaw'un aynı adlı çok satan romanından uyarlanmış. Yayınlandığı dönemde sayısız ödüller kazanmış, sayısız ülkeye satılmış.. Ne derler, süresi değil işlevi önemli ^^