Kanal D’nin, başrollerini
Kadir Doğulu ve Serra Arıtürk’ün paylaştığı, yapımını NTC Medya- Mehmet Yiğit
Alp’in üstlendiği yeni dizisi Aşkın Tarifi ilk bölümü ile (07 Haziran) bu akşam
ekrana geliyor.
Yönetmen koltuğuna Deniz Koloş’un
oturduğu, proje yaratıcı yapımcılığını Birsel Çıkıncı’nın yaptığı, senaryosunu
Leyla Oter ve Doruk Erengül kaleme aldığı dizinin oyuncu kadrosunda Cem Davran,
Alper Saldıran, Yasemin Baştan’ın yanı sıra Ümmü Putgül, İdil
Sivritepe, Atakan Yılmaz, Elif Melda Yılmaz, Mehmet Şeker, Deniz
Gürkan, Gökhan Niğdeli, Selim Akgül, Onur Yakıcı ve Batuhan
Bayır yer alıyor.
Aşkın Tarifi’nin başrol oyuncuları Kadir
Doğulu ve Serra Arıtürk yeni projelerini anlattılar.
KADİR DOĞULU
Aşkın Tarifi'nde izleyiciyi neler
bekliyor?
Çok eğlenceli, seyir zevki yüksek ve
izleyen herkesi tüm dertlerinden uzaklaştıracak kadar samimi güzel bir hikaye
bekliyor.
Diziye dahil olma sürecinde sizi etkileyen
ne oldu ?
Yönetmenimiz Deniz Koloş bu işi seçmemde
büyük etken oldu. Fırat’ı çok sevdim, yeni bir şeyler gösterebilirim heyecanını
da çok derinden hissettim.
Fırat Şef'in yolculuğunu sizden
dinleyebilir miyiz ?
Fırat, Antepli ve iyi yemekler yiyerek,
gerçek bir kültürün ve samimi bir ailenin içerisinde büyümüş. Aile işi olan
restorancılık, mesleği olmuş ve kendisini geliştirmek için İstanbul’a gelip çok
başarılı bir şef haline gelmiş. Fransız mutfağı konusunda uzman.
Serra Arıtürk ile güzel bir çift oldunuz.
Partneriniz hakkında neler söylersiniz ?
İlk deneyimi olmasına rağmen, bu kadar
ciddi bir projenin içerisinde, ona düşen görevi fazlasıyla yerine getiren, yetenekli,
İstekli ve açık fikirli biri. Sizin dediğiniz gibi iyi anlaştık ve ekranlarda da
böyle görünmesini isteriz. Partner olmak her anlamda uyumlu davranmayı
gerektiriyor. Biz de bu uyumu yakaladığımız ve işe yansıttığımız için memnunuz.
SERRA ARITÜK
Aşkın Tarifi'nde izleyiciyi neler
bekliyor?
Aşkın Tarifi dizisinde sadece ana karakterlerin
birbirlerine duyduğu aşkı ve bunun nasıl bir sürece evrildiğini değil, bunun
yanında çok fazla özel ilişkiler ve sürpriz kurulan bağlar göreceğiz.
Karakterlerin dostlarına, arkadaşlarına, ailelerine duydukları aşkı ve en çok
ta en ağır basan yemeğe ve mutfakta olmaya duyduğu aşkı ve tutkuyu göreceğiz.
Bütün farklılıklarına rağmen hayatlarındaki en büyük tutku olan yemeğin yan yana
durması zor olan iki insanı nasıl birleştirdiğini ve nasıl bir arada tuttuğunu,
nasıl zorlukların üstesinden ortak bir noktayla geldiklerini göreceğiz.
Naz karakterinin yolculuğunu sizden
dinleyebilir miyiz?
Naz Soyluer, kendine ait küçük bir
dünyaya sahip, üstüne titreterek yetiştirilmiş, küçük bir ailesi olan, kendi
ayakları üzerinde durmaya çalışan, sırtını kimseye yaslamamaya gayret eden ve
işini çok özenle yapan genç bir kadın. Yalnızlığını unutmak için mutfağa
giriyor ve yemek aşkını keşfediyor. Mutfak; Naz için kendisini en özgür ifade
edebildiği yer. Elinin lezzetini ve yeteneğini, gastronomi ile ilgili aldığı
eğitimi birleştirerek ailesine yaslanmadan en yakın arkadaşı Şebnem ile ortak
bir Fransız restoranı kuruyor. Restoranın sallantılı olduğu bir dönemde
hayatına Fırat şef giriyor. Fırat şef; hem Naz’ın hayatına giriyor, hem de
restoranın kaderini değiştiriyor. Dizide iki ayrı dünyaya ait insanın, ortak
aşkları olan yemekle bir araya geldikleri ve bir arada kalma mücadelelerini
izleyeceğiz.
Diziye dahil olma sürecinde sizi
etkileyen ne oldu?
Tabi ki beni etkileyen bir sürü şey oldu.
Yönetmenimiz Deniz Koloş’un bana güvenmesi ve beni inandırması çok büyük etken
oldu. Deniz hoca bana ilk günden itibaren, karakterle, oyunculukla ve kamera
önüyle ilgili verebileceği her şeyi en hızlı şekilde vermeye çalıştı. Bende
verilen her şeyi en hızlı şekilde almaya ve bunları kamera önünde ekrana
yansıtmaya gayret ediyorum.
Kadir Doğulu ile güzel bir çift oldunuz.
Partneriniz hakkında neler söylersiniz?
Öncelikle; Kadir ile ilk tanıştığımız
andan itibaren çok güzel bir muhabbetimiz oldu. Hem sette hem de kamera
arkasında bana son derece destek oluyor. Tecrübelerini aktarmaktan hiç
çekinmiyor. Buna ayrı bir zaman ve mesai de ayırıyor. Bende tabi ki bu
desteğinden ve yardımından olabildiğince çok faydalanmaya gayret ediyorum.
Bunun yanında gerçekten çok eğlenceli de biri, o yüzden hem sette hem de
beklerken çok eğleniyoruz. Hem kafa dağıtıyoruz hem de beraber konsantrasyon
sağlıyoruz ve bu da bence çok güzel bir uyumumuz olduğu anlamına geliyor. Uyum
zaten bu tarz projelerde şart ve kesinlikle çok önemli, eksikliğinde hemen fark
edilen ve uyum olduğu zaman da hemen görünen ve insanı içine çeken bir unsur.
Bizde bunu aslında en güzel şekilde yakalayabildiğimize inanıyoruz çünkü bu
enerjiyi sette ortaya çıkıyor. O yüzden bu projede birbirimizle karşılaştığımız
için çok şanslı olduğumuzu düşünüyorum.