Poyraz ve Ayşegül cephesinde pek olay göremedik bu
bölüm; ama Poyraz’ın Eda tarafından vurulmuş olması haftaya dengeleri
değiştirecektir diye düşünüyorum.
Gerçi onlar tüm engelleri aşıp mutlu olmaya kalkarlarsa ya işlenecek konu
kalmaz ve sıradan bir yerli dizi gibi final yapar Poyraz Karayel; ya da
olaylar iyice sarpa sarar ve biz aklımızın ucundan dahi geçmeyen
problemlerle karşılaşırız. Bilemiyorum sen ne düşünüyorsun
Karayel’ci; fakat adı geçen arkadaşlar artık bir yakınlaşsa ve ülkece
rahatlasak iyi olacak gibi.
Bu platformda hiç Zülfikar ve Meltem’den bahsetmedim.
O konuda da biraz kafalar karışık zannedersem. Önce Meltem’i hapse
sokup kaçırttılar, sonra Zülfikar’la
dere olayının çözümüne zemin hazırlamak için köye
sahte öğretmen olarak gönderdiler,
bu esnada polisten kaçıyorlardı filan derken en son sahte kimlikle
evine geri getirdiler. Bu süreçten kazancımız ne oldu, sadece
Yıldız’ın ölümüne şahitlik mi? Tüm bunların dışında, Bana
Ellerini Ver düeti çok şık olmuş. Ellerinize sağlık.
AyRaz cephesinde son sürat devam eden, ardı arkası kesilmeyen
bakışmalar.
Unutmadan, Poyraz’ın Machiavelli
alıntılaması ne güzel ayrıntıydı yahu. Vicdansızlık size pek gelmiyor
olsa da, amaca giden her yol bence de mübah Poyrazcım Karayel. Sonuç araçları meşrulaştırabilir
yani, bir deneyin derim ben.
Bu haftalık yazımı noktalamadan önce,
elindeki silahla saçlarını düzelten Eda detayının altını çizmek
istiyor ve hepinize iyi bir hafta diliyorum. Bir sonraki kutsal çarşambada görüşmek üzere, hoşça kalın.