Yazının ismini çok düşündüm. "Pek de düşünmüş olamazsın, dizide vardı bu kelime (Nekes)..." diyebilirsiniz, ama öyle olmadı.
Nasıl mı oldu?
Türkiye'nin en iyi komedyeninin, ne yaparsa yapsa izleyeceğim bir kişinin Erşan Kuneri'yi yaparken "nekes" davranmasını anlayamadım.
(Nekes: Cimri)
Altı film, bir de kabare varken dizide nasıl olur da cimri derim bu sezona?
Erşan Kuneri'nin dizisi geliyor dediklerinde çok heyecanlanmıştım. Çünkü biz bu adamı Gora filminden 2-3 dakika arasında görmüş ve çok eğlenmiştik.
Şimdi hal böyleyken.. ha pardon bir de Arif V 216'da da gördük. Unuttum bir an.
Şimdi hal böyleyken Erşan'ın hikayesini izleyeceğimiz zaman bir sürü fikir canlandı benim kafamda. Ama aradan geçen uzun zamanın ardından ve yaş konusundan da kaynaklı daha farklı bir Erşan gördük. Çünkü biz bu adamın neci olduğunu biliyorduk...
Darbe sonrasında tutuklanan Erşan'ın dışarı çıkması ile başladı ilk sezon. Ve "Ben erotik filmden öte başka türlerde de filmler yapacağım..." demesi ile de devam etti.
Erşan bir maceraya atıldı, yani kahramanın yolculuğu başladı...
İlk sezon boyunca Erşan'ın ekibini kurmasını, yaşadığı zorlukları, başarıp başaramayacağını, çektiği filmleri gördük. Yani Erşan'ın dünyası vardı... İkinci olarak da keyifle izlediğimiz yaptığı filmler. Benim favorim "Kooperatif Kemal"di.
Süre bakımından da eğer bir saat bölüm yapmışsa eşit bir şekilde ayarlanmıştı Erşan'ın dünyası ile filmlerin süreleri...
Vurgulamam gerekirse, önemli konu baştan sonra bir hikaye bütünlüğünün olmasıydı... Ben ilk sezonu çok sevmiştim...
Ama 2. sezona geldiğimizde bölüm süreleri örneğin 50 dakika ise Erşan'ın dünyasına 7-8 dakikalık yer ayrılmıştı. Ve bu böyle olunca baştan sona bir hikaye bütünlüğünden söz edemez noktaya gelmiti. İşte bu yüzden yazının adında "nekes" geçiyor. Cem Yılmaz burada cimri davranmış.
Evet Erşan'ın abisi ile ilgili konu var, evet Erşan'ın ekibine katılan yeni oyuncuların konusu var, evet ufak ufak konular var ama hepsi çok çok az ve bir bütün değil.
Naçizane bir fikir geldi aklıma. 2. sezonu belki de bir bütün halinde altında toplayabilcek konu kabare yapma olabilirdi... Bu fikir tüm sezona yayılsaydı nasıl olurdu? (Tabii ki filmlerden ödün vermeden.)
Erşan nasıl ilk sezonda ben başka türler deneyeceğim, deyip atılmıştı. Burda da kabare hayaline atılsa, yani hikayeyi ve olayları büyüterek atılsa. Çünkü biz biliyoruz ki Erşan Kuneri böyle biri. "Kooperatif Kemal" filmi öncesinde "Benim filmim Anadolu kokmalı..." demişti... (Mami de "Sen daha karşıya geçmedin..." minvalinde konuşmuştu tabii orası ayrı.)
Oynayacakları oyunu bulunma, yazılma olayları, abisi de var zaten, ki onun oyununu oynadılar. Bu oyunların red yemesi, bir sürü yol denemeleri. Üst üste gelen bir sürü aksilik ve oyunun son bölümde sahneye konması. Kısacası demek istediğim bu olay genişleterek bir sezona yayılabilir ve bahsettiğim bütünlük korunabilirdi, hadsizlik olmayacaksa bu söylemim...
Ne demek istediğim "Sahne Tozu" bölümünde net bir şekilde belli oluyor. Çünkü film yok o bölümde. Kabare hazırlığı var... Böyle olunca Erşan'ın dünyasına zaman kalıyor...
Bir de şunu hissettim. Kabare 2 bölüm sürüyor. Sonra bir anda "Şeker Paşa" filmi ve kapanış. Bana kurguda yer değiştirme olmuş hissi geldi. Çünkü bütünlük olmadığı için buna imkan veriliyor. Ve kabare daha büyük bir etki olduğu için de onunla final yapsa daha şık olurdu. Tabii bir de alkışlık mesajlar içerdiği için...
Bu sezonun en sevdiğim filmi Hamur İşi oldu açık ara. Yaprak Sarması ve Acı Baba en az beğendiğim oldu. Nekes Hayat güzeldi. Diğerleri de yer yer güzeldi.
Son olarak yaşlı Erşan Kuneri'yi görmek harika bir düşünüş ve uygulama olmuş. Bu evren genişledi...
Sanat, kostüm, müzikler, oyunculuklar... Hepsi için emeklere sağlık!
Not: Kesinlikle Türkiye'nin 1 Numarası Cem Yılmaz'dır!
Okuduğunuz için teşekkürler,
Naim C.