26 Nisan 1986'da yaşanan Çernobil felaketini konu alan bir dizi haliyle. HBO'da ekrana geldi ve beş bölümlük sezonunu tamamladı. Hatta şu vakte kadar ülkemizde o kadar popüler oldu ki acaba olmasa mıydı diye düşündüğüm oldu, o derece. Bölümler Digiturk bünyesinde mevcut.

Bugünlerde Ukrayna topraklarında yer alan, ama 86'da hala ayakta olan Sovyetler'deki Pripyat bölgesindeki Çernobil Nükleer Santrali. Santralda  patlamanın yaşanmasıyla insan yapımı en büyük felaketlerden birisi meydana geldi. Ülkemiz de Karadeniz Bölgesi başta olmak üzere vakti zamanında yeterince etkilendi.

Chernobyl de patlamayla başlayıp felkatin üstesinden gelebilmek için yapılan çalışmaları anlatıyor. Patlama nasıl oldu? Neden yaşandı? Yıkıcı etkisini engellemek için neler yapabiliriz? Gerçek hayattan esinlenilerek bu ve bunun gibi soruların cevabı aranıyor. 

Kaliteli senaryosunu destekleyen güçlü kadrosu da cabası. Jared Harris, Stellan Skarsgård, Jessie Buckley, Emily Watson, Paul Ritter, Barry Keoghan, Con O’Neill, Adrian Rawlins, Sam Troughton ve David Dencik gibi isimler yer alıyor. Diziyi Craig Mazin (Hangover II, III, Identitty Thief) kaleme aldı, Johan Renck yönetti.

* Hani oldu da diziyi bir şekilde duymadıysanız veya izlemeye başlamadıysanız kesinlikle deneyin. En olmadı ülkemize karşı oynanan komplolara (?!) vakıf olursunuz.

Kaliteli bir dizi olduğu inkar edilemez, olanları gerçekçi ve etkileyici bir şekilde anlatıyorlar. İzlerken içim çok kez daraldı. Dördüncü bölüm konusunda hayvanseverlerin dikkatli olmasında fayda var. IMDb’si şu an için 9.7 ama yine de beklentiyi o kadar da yükseltmemek en iyisi.

Güçlü bir oyuncu kadrosu kurmuşlar, o nedenle alacakları ödüllere muhtemelen itiraz etmeyeceğim. Makyaj ve Saç Tasarımı da oyuncuların altında kalmamış. Olumsuz eleştirilerden nükleer santralin kendisi ve zararları değil de Sovyet bürokrasisi daha çok nasip alıyor. Benim de izlerken insan faktörüne söylendiğim çok oldu. Ama dizideki 'Amerikan yapımı' dozu da kaçmış değil. Her şey kararında yer alıyor.