Ordeal By Innocence: Bir adam işlemediği suçtan öldü ve katil hala içlerinde

Ordeal By Innocence: Bir adam işlemediği suçtan öldü ve katil hala içlerinde
Agatha Christie'nin eserlerinden uyarlama yapımlar bir süredir ekranda kendisine yeniden yer bulmaya başladı. Hatta Doğu Ekpresi'nde Cinayet (Murder on the Orient Express) filmini geçtiğimiz yılın sonlarına doğru izlemiştik ve filmin bekleneni vermesiyle Nil'de Ölüm'ün (Death on the Nile) uyarlamasına onay çıkmıştı. BBC One ise daha öncesinde mini dizi yapmaya başladı.

Partners in Crime, And Then There Were None (On Küçük Zenci) ve The Witness for the Prosecution derken sıra 1958'de raflarda yerini alan, ülkemizde Şahidin Gözleri ismiyle yayımlanan Ordeal by Innocence'a geldi.

Hatta bir ara az kalsın izleyemiyorduk diziyi... Çünkü Gossip Girl dizisinde oynadığı Chuck karakteriyle bilinen Ed Westwick de hakkında taciz iddiası çıkan isimlerden biri oldu (Dört kadın). Son dönemde ortalığı kasıp kavuran olaylara Westwick de bulaşınca BBC, diziyi yayınlamaktan vazgeçtiğini duyurup Noel programından çıkardı. Birkaç hafta sonra neyse ki kararın üstünden geçip Westwick'i kovdu, yerine Christian Cooke'u getirdiler ve 35 sahnesini baştan çektiler.

Üç bölümlük mini dizi bu sebeple nisan ayında ekrana geldi ve kısa süre önce yayın hayatını tamamladı. Peki, nasıl bir diziden bahsediyoruz? Roman Miss Marple veya Hercule Poirot’ya ait değil, bağımsız romanlardan. Kadrosu: Bill Nighy, Catherine Keener, Matthew Goode, Christian Cooke, Luke Treadaway, Anthony Boyle, Eleanor Tomlinson, Morven Christie, Crystal Clarke, Ella Purnell ve Alice Eve. Konusu:


1954 Noeli'ndeyiz. Londra’nın zengin ailelerinden Argyll’ların malikânesinde korkunç bir cinayet işlenir ve Rachel Argyll öldürülür. Katil zanlısı olarak oğlu Jack Argyll (Anthony Boyle) tutuklanıp hapse atılır. Ortadaki deliller onun yaptığını göstermektedir.

Jack, cinayet öncesi evden çıktığını ve otostopla bir arabaya atlayarak uzaklaştığını iddia etmektedir ama hem araba bulunamaz hem de ailenin hayırsızı olduğundan inandırıcılığı pek yoktur. Sabıkası kabarıktır. Üstelik Jack, fazla zaman geçmeden bir hapishane kavgasında hayatını kaybeder.

Aradan geçen 1.5 yılın ardından bir gün Argyll ailesinin kapısına Doktor Arthur Calgary (Luke Treadaway) dayanır ve Jack'in aslında suçsuz olduğunu iddia eder. Bahsi geçen arabadaki kişi kendisidir ve birkaç saat içinde ülkeyi terk edip uzun süre sonra dönünce yaşananlardan haberi olmamıştır. Daha önce de böyle tiplerle karşılaştıkları için başta ciddiye almasalar bile verdiği detaylarla ve inatçılığıyla ailenin içine şüphe düşürmeye başlar. Ortalık karışır, geçmiş deşilir.

İyi de katil Jack değilse o zaman kim?


Karakterler (Olağan Şüpheliler):

Yıllarca bir çocuğu olsun isteyen ama olmayan Rachel Argyll (Anna Chancellor), İkinci Dünya Savaşı sırasında evini çocuklar için yurt haline getirir. Ailesi olmayan veya ailesinin vazgeçtiği çocuklarla ilgilenen Bayan Argyll, bunlardan beşini evlat edinip büyütür: Mary, Mickey, Tina, Hester ve Jack.

* Mary (Eleanor Tomlinson): Evlat alınan ilk çocuk, başkalarının da gelmesiyle yeni hayatını paylaşmak zorunda kalmış. Biraz huysuz, maddi olarak o da Bayan Argyll'a bağımlı sayılır. Çünkü kocası Philip Durrant (Matthew Goode) kaza geçirince tekerlekli sandalyeye mahkum olmuş.

* Tina (Crystal Clarke): Kütüphanede çalışan, kendine ait monoton bir düzeni olan, sessiz biri. Diğerlerine göre Rachel'a karşı daha ılımlı. Mickey ile arası gergin.

* Mickey (Christian Cooke): Annelik tarzı nedeniyle Rachel'a karşı biraz mesafeli. Ticaretle uğraşıyor ve aileden uzakta yaşıyor.

* Leo Argyll (Bill Nighy): Rachel'ın kocası. Çocukların resme girmesiyle Rachel için geri plana düşmüş, evliliğinde gittikçe mutsuz olmaya başlamış. Şimdiki zamanda Rachel hayattayken sekreterliklerini yapan Gwenda Vaughan (Alice Eve) ile evlilik hazırlığında. Dr. Calgary'nin gelişi onları da etkiliyor.

* Hester (Ella Purnell): Rachel'ın kendisinin farkında olmadığı veya pek önemsemediği kimi zaman otoriter ve bunaltıcı anneliği nedeniyle özgürlüğünün peşinde olsa da henüz hayattaki amacını bulamamış.

* Kirsten Lindstrom (Morven Christie): Çocukların küçüklüğünden beri evde çalışıyor, onlara bağlı biri. Rachel'ın ölüsünü o buluyor ve büyük şok geçiriyor.


Ordeal By Innonce, iki farklı açıdan değerlendirilebilecek bir dizi.

Eğer kitabı bir kenara bırakırsak gerçekten beğendiğimi söyleyebilirim, hatta biraz fazla beğenmiş bile olabilirim. BBC, bir devlet kanalı olarak reklam vermediğinden dizileri 57-59 dakika civarı sürüyor. Ben bir de canlı yayınla izlediğimden oturduğum yerde çakılmama rağmen izletti bölümler. Özellikle final bölümünde sağlam olduğunu düşündüğüm şaşırtmacalara girişmişler.

Kadrosu da birçok açıdan beklentimi aşan bir unsur oldu. Morven Christie'nin hayat verdiği Kirsten başta olmak üzere Rachel ve Jack karakterleri en sağlam ve sürükleyen karakterler olmuşlar. Elbette hikayenin biraz hızlı gittiğini ve bazı noktaların altının doldurulmadığını, karanlıkta kaldığını düşündüğüm oldu. Ancak bütün olarak düşündüğümüzde göze batan ve sorun yaratıcı noktalar değiller.

Diğer açı ise kitap uyarlaması olarak değerlendirme. Şahidin Gözleri'ni ekim civarı okuduğumdan pek çok detayını halen hatırlıyorum ve izlerken karşılaştırma yapmadan edemedim haliyle. Ordeal By Innocence, diğer BBC uyarlamalarının aksine romana sadık bir uyarlama değil. Basit farklılıklardan bahsetmiyorum açıkçası, karşılaştırma yaptığımız takdirde çok büyük arızalar çıkabilir derecesinde farklılıklar var aslında. Kitabının sonunun ve genel hikayesinin de yeterince beklenmedik olduğunu düşündüğümden neden uyarlarken bu kadar değişikliğe gitmişler merak etmiyor değilim.

Bu yüzden kitabı okuyan ve sadık olmasını bekleyenler bekletiyi ona göre ayarlarsa daha iyi olacak. Dizi, Agatha Christie sevenlere kesinlikle, geri kalanlara da denenmesi için tavsiyedir. Ordeal By Innocence genel olarak böyle bir dizi işte.

BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER