American Crime Story: Versace vs. Cunanan

American Crime Story: Versace vs. Cunanan
İlk sezonunda O.J. Simpson'ın ünlü davasını işleyen American Crime Story, büyük bir başarı ve birçok ödül kazanmıştı. Takip eden ikinci sezonunda Gianni Versace'nin cinayetini ekrana getireceklerini duyurduklarında büyük bir beklenti yaratmış oldular. Kadroyla da bu beklentiyi desteklemeye devam ettiler. Zira Penelope Cruz'u bir diziye getirmek kolay bir şey olmasa gerek.

Tam ismi "The Assassination of Gianni Versace: American Crime Story" olan sezon, dokuz bölümlük ekran macerasını kısa bir süre önce noktaladı. Doğrusuyla veya yanlışıyla -genel olarak- bakarsak kötü bir sezon geçirdiğimizi zannetmiyorum. İlk sezon gibi etkili bir sezon izlediğimizi ise zaten düşünmüyorum. Moda dünyasının en önemli isimlerinden birinin ölümünü izlemiş olduk da hakkını ne derece verdikleri biraz tartışmalı kaldı. Bu da esasında biraz can sıkıcı. Çünkü beklenti yüksekliğinin de etkisiyle sezon boyunca sürekli daha iyi iş çıkarılabilirmiş gibi bir hava esti durdu benim için.

ACS'nin sezonları belli bir kitabı ana kaynak alarak hazırlanıyor. İkinci sezon Maureen Orth'un Vulgar Favors kitabı üzerinden hazırlandı. Hatta Versace'den daha seri başlamadan ekrana geleceklerin gerçeği yansıtmadığı ve kendileriyle bir alakası olmadığına dair bazı açıklamalar bile geldi. Kanal ve Ryan Murphy ise çalışmalarının arkasında olduklarını duyurmuşlardı. Esasında bu kısımda bir sorun yok. Sorun, sezonun kendisinde.

Sezon finali olan bölümü bitirdikten sonra bu sezonu ilk bölümü ve son bölümü için çekmişler gibi bir his geldi. Açılışı da kapanışı da ayrı beğendiğimi itiraf etmem lazım. İkinci bölümü de iyiydi. Oyunculuklardan da rahatsız olduğumu iddia edemeyeceğim. Ricky Martin ekran için yeni bir isim olduğundan fazla bir şey beklemedim mesela. Darren Criss'in Andrew Cunanan'a bürünmesi ise asıl eleştirileri ikiye bölen kısım oldu, ben pozitif tarafta kaldım. Bu sezonun problemli tarafı daha çok orta kısmı oldu. İsmi 'Versace' olan bir sezon için fazla Cunanan ağırlıklı bir akış izlediğimizi düşünüyorum.

İkinci bölümden sonrasında Andrew'un işlediği diğer dört cinayetin hikayesini, çevresindekilerle olan ilişkisini, aile hayatını izledik. Bu bölümler boyunca Versace tarafını neredeyse görmedik bile. Eğer Versace'den bağımsız bir şekilde değerlendirirsek kendi içinde sahiden de iyi bir sezon oldu. Hak yemeyelim. Ama işte farklı bir hikaye beklerken bunu bulmak da biraz tuhaf oldu. İçimde kalacağına burada dursun diye aklımdakini yazayım dedim.

Bu da elbette kullanılan kaynak kitabın etkisinden olabilir. Versace ailesiyle fazla ters düşmemek için yaptıkları düzenlemelerden dolayı da olabilir. Ancak seriye koydukları başlık da bu hususta reklama ve biraz da aldatmacaya giriyor, söylemezsem olmaz. Dolayısıyla Versace cinayeti için başına oturmamak da gerekiyor. En nihayetinde Penelope Cruz’un bir şekilde adaylık kazanabileceğini düşünüyorum, bir ihtimal Darren Criss’i de bir yerden çıkarabilirler. Gerisi lazım değil esasen.
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER