Jennifer Aniston, Courteney Cox, David Schwimmer, Matthew Perry, Lisa Kudrow, Matt LaBlanc.. Dizi ekrana gelmeden önce yönetmen James Burrow alıyor hepsini Las Vegas’a götürüyor, ardından da diyor ki ‘Ünlü olmadan önceki son şansınız..’ ve ekliyor, ‘Dizi yayına başladıktan sonra bir daha insanlar etrafınızı sarmadan hiçbir yere gidemeyeceksiniz’.
Gerçekten de öyle oluyor.. 22 Eylül 1994 akşamında hayatımıza giriyorlar ve bir daha da çıkmıyorlar.
Yayınlandığı dönemde fırtınalar estirdi Friends. 10 sezonluk ekran macerası boyunca herkes hiç sıkılmadan evlerine konuk etti bu 6 arkadaşı. Her bölümü ayrı olay, finali ise başka bir olay yarattı. Peki şimdi? Bitişinin üzerinden neredeyse 14 yıl geçse bile hala çok seviliyor Friends, hala izleniyor. 1994 yılında başlayan bir diziden bahsediyoruz. Çekimler, kıyafetler, saçlar hatta yer yer güldüğümüz espriler bile çok farklı. Başka bir dizi olsa belki eski deriz modası geçti deriz ve izlemeyiz ama Friends öyle değil.. Friends sevdiriyor, Friends izletiyor, Friends bağımlılık yapıyor.. Başladıktan sonra o 10 sezonu bir çırpıda bitiriveriyorsun yetmiyor baştan başlayıp bir daha bitiriyorsun..
Hepimizin hayatının bir noktasında vardır bence Friends. Tamamını izlememiş olsan bile bir yerden bir bölümüne mutlaka takılmışsındır ya da bir şekilde arkadaşımız dediğimiz o karakterleri bir yerden tanıyorsundur. Bende her konusu geçtiğinde aynı cümleyi kurarım, herkesten de aynı cümleyi duyarım, ‘Friends başkadır..’
Diziyi bu kadar yeri doldurulamaz, bu kadar farklı yapan evlerimize ilk geldikleri günden beri aslında bizimde arkadaşımız olan o 6 karakterin samimiliği ve gerçekliği bence. Hiç biri mükemmel değil, hataları, kusurları var.. 10 yıl boyunca onların değişimini, hayatlarını şekillendirişlerini, yeri geldiğinde birbirlerine kırıldıklarını küstüklerini ama dostluklarından asla vazgeçmediklerini görüyoruz. Onlarda biz gibi aslında.. Hepimiz bir yerde bir karakterden bir parça buluyoruz kendimizde.
Rachel, Monica, Ross, Chandler, Phoebe ve Joey.. Hepsi ayrı olay.. Hangisini en çok seviyorsun diye sorsalar cevap veremem. Sanki birini söylesem diğerine haksızlık etmişim gibi gelir. Hepsinin içimde doldurduğu yer başkadır.
Ross ve Rachel’ın imkansız gibi görünen, ilk baktığımızda ‘Bu kız bu çocuğa bakmaz’ ile başlayıp bize bambaşka bir hikaye izleten aşkı, Monica ve Chandler gibi iki zıt karakterin dostlukla başlayıp bir yerde aşka dönüşen hikayeleri, Phoebe ve Joey’nin o saf görüntülerinin altında gülmekten yerlere yatıran karşılıklı diyalogları..
Dizinin finalinde ‘SON’ yazısını gördükten sonra hüngür hüngür ağlamıştım. Sanki izlediğim bir dizi bitiyormuş gibi değil de kendi en yakın arkadaşlarım taşınıyor ve ben onları bir daha göremeyeceğim gibi hissetmiştim. O boş evi gördüğüm an içime bir şey oturmuştu. Çünkü o evde yaşananlar sadece onların değil hepimizin anıları olmuştu. Aslında kötü de bitmemişti dizi, o evden taşınacaklarını zaten biliyorduk son bölümlerde. En büyük korkum Rachel ve Ross’un kavuşamayacak olmasıydı ama hala kulağımda çınlayan ‘I got off the plane’ repliğiyle Rachel geri dönmüştü Ross’a J Dediğim gibi asıl üzen mutsuz son değil onları bir daha göremeyecek olmaktı. O evden son kez çıkıp kapıyı kapattıkları an bizim de masalımız bitmişti.
Bu masal gibi hikayeyi ortaya çıkaran senaristlerin yanı sıra oyuncuların da hakkını vermek lazım. Hepsi nokta atışı olmuş aslında, öyle bir benimsettiler ki oynadıkları karakterleri ben hiç birinin yerinde bir başkasını düşünemiyorum. Daha en başında söz vermişler birbirlerine, eğer birimiz bile ayrılacak olursa devam etmeyeceğiz diye. Özel hayatlarında çok zor şeyler atlatsalar da yarı yolda bırakmayı düşünmemiş hiç biri. Zaten öyle güzel bir dostluk oluşmuş ki aralarında biri düşecek gibi olsa diğerleri elinden tutup kaldırmış hep. Onların bu samimiyeti, içtenlikleri de zaten hep olumlu yansımış ekrana, dizide bunu hissedebiliyoruz. Eğer izlemediyseniz kamera arkası görüntülerini mutlaka izleyin derim. Onlarda en az bölümler kadar komik ve eğlenceli. J Biz onları artık Ross, Rachel, Monica, Joey, Chandler ve Phoebe olarak izleyemesekte, Jennifer, Lisa, Courteney, Matt, David ve Matthew olarak sık sık görüyoruz bir arada. Aradan geçen yıllar bağları koparmamış yani.
Hepimiz çok isterdik aslında onlardan bir ‘reuninon’ görmeyi ama ben kafamda onları bir yere yerleştirdim ve onları 2004 yılında ki o final görüntüleriyle kazıdım aklıma. Biliyorum ki onlar şu an bir yerlerde hep beraberler ve mutlular. O yüzden bırakalım da öyle kalsınlar hafızamızda.. Televizyon ekranlarından silinip gitseler bile içimizde bir yerlerde zaten hala yaşıyorlar çünkü hep dedikleri gibi; Efsaneler ölmez…