“Türkiye’den korku filmi çıkmaz” diyenleri bu tarafa alabilir miyiz lütfen? Zira ilk filmi ‘Baskın: Karabasan’ ile izleyiciyi gerim gerim geren, ‘gore’ kavramını Türk Sineması’na işleyen Can Evrenol, ikinci filmi ‘Housewife’ın çekimlerini geçtiğimiz günlerde tamamladı.

‘Baskın: Karabasan’ ile Toronto Film Festivali de dâhil olmak üzere sayısız festival gezip ödüllerle dönen Evrenol, ikinci uzun metrajı ‘Housewife’ta izleyiciyi rüyalarıyla baş başa bırakacak.

Filmin ana karakteri Holly, yedi yaşındayken korkunç bir travma yaşamıştır. Annesi, kız kardeşi ve babasını öldürmüştür. Bu olayın üzerinden 20 yıl geçmesine rağmen Holly, bu travmayı bir türlü atlatamamış ve gerçeklik ile kabusları arasında sıkışıp kalmıştır. “Sadece sen ve rüyaların” cümlesinden yola çıkan filmde Holly karakterini, Ranini’nin MIPCOM fuarı sırasında röportaj yapma şansı yakaladığı, National Geographic’in etkileyici serisi ‘Mars’ın oyuncularından Clémentine Poidatz canlandırıyor. Poidatz’a David Sakurai’nin eşlik ettiği filmde Can Bonomo, sürpriz küçük bir rolle karşımıza çıkmaya hazırlanırken, ‘Medcezir’ ile büyük beğeni toplayan Ali Aksöz ise yazar/ressam Timuçin Erguvan karakterine hayat veriyor.

Housewife, henüz yedi yaşındayken, ablası ve babası, annesi tarafından hunharca öldürülen Holly’nin hikayesini anlatıyor. Holly’nin dünyaca ünlü genç ve yakışıklı bir tarikat lideriyle tanışmasıyla rayından çıkacak olan filmin cümlesi; “Sadece rüyaların ve sen”.